31 Aralık 2019 Salı

İSLÂM’IN İSTİKBÂLİ PARLAKTIR



قَالَ النَّبِىُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اَلْإِسْلَامُ يَعْلُو وَلَا يُعْلَى. (خ)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر   ،:  "  إسلام دينى دائما يوكسلر و هجبر شى اوندان أؤستون اولاماز   ."
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “İslâm dîni daima yükselir ve hiçbir şey ondan üstün olamaz.” 
(Sahîh-i Buhârî)
Hicrî:   05   Cemâziyelevveel   1441  Fazilet Takvimi 

İSLÂM’IN İSTİKBÂLİ PARLAKTIR

Neml Sûresinin 93. âyet-i celîlesinde -meâlen-: “Ve de ki: Hamdolsun Allâh’a; O size âyetlerini gösterecek de onları tanıyacaksınız...” buyurulmuştur. Yani hamdolsun o Allâh’a ki; Kur’ân’da kudretinin delillerinden İslâm’a vaad buyurduğu hârikulâde zafer ve muvaffakiyetleri ileride fiilen gösterecek, şimdi tanımak istemediğiniz o hakîkatleri o vakit tanıyacaksınız.
Şimdi bir düşünmeli: Neml Sûresi’nin nâzil olduğu Mekke-i Mükerreme’de Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ne kadar yalnız, İslam ne kadar garîb idi. Hicret-i seniyyeden sonra İslâm tarihinin açtığı şevket ve saltanatın genişlik ve ehemmiyeti düşünülürse bu sûrenin ve bu âyetlerin ne kadar büyük mucizeleri ihtivâ ettiği görülür.
Tarihi mutâlaa edenler, Bedir’den başlayıp Hazret-i Ömer (r.a.) devrinden, Fâtih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selîm ve Kânûnî Sultan Süleyman Han devirlerine kadar Allâhü Teâlâ’nın âyetlerini nasıl gösterdiğini hiç şüphesiz görür ve hamdederler. Yavuz Sultan Selîm ve Kânûnî Sultan Süleyman Han saltanatlarının Hazret-i Dâvud ve Süleyman Aleyhimesselâm saltanatları gibi tecelli etmesi de bu sûredeki müjdelerin netîcelerinden olduğuna şüphe yoktur. Daha sonraki İslâm zaferleri de bunlardandır.
Bu âyetin işâretine nazaran İslâm’ın istikbâli gece değil, gündüzdür, sönük değil, parlaktır. Ara sıra basan gece zulmetleri onu dinlendirip tekrar uyandırmak içindir. Bu mâna meşhur bir hadîs-i şerîf ile şöyle beyan buyurulmuştur: “İslâm garip olarak başladı (yahut zuhur etti). İleride yine başladığı gibi garip olarak tekrar başlayacak (yahut yeniden zuhur edecek). Ne mutlu o gariplere.” Binâenaleyh bu hadîs-i şerîf o gariplere bu müjdeyi haber vermişlerdir. Çünkü onlar sâbikûnu evvelûn (ilk Müslümanlar) gibidirler. (Elmalılı Tefsîri, Fazilet Neş.)
Peygamber Efendimize (s.a.v.): “Garîbler kimlerdir Yâ Resûlallâh?” diye sorulmuş. “Her kabîlenin nezi’leridir” buyurmuşlardır. (Nezi’: Ailesinden uzak düşen manasınadır.)
Peygamberimiz garîb ile Allah ve Resûlullah aşkına ailelerinden uzak düşen muhâcirleri kasdetmiştir.
Hicrî:   05   Cemâziyelevveel   1441  Fazilet Takvimi 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder