رقم
الحديث: 3144
(حديث مرفوع) حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ ، حَدَّثَنَا جَرِيرٌ ،
عَنْ مَنْصُورٍ ، عَنْ الْمِنْهَالِ ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ ، عَنْ ابْنِ
عَبَّاسٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُمَا ، قَالَ : " كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يُعَوِّذُ الْحَسَنَ وَالْحُسَيْنَ ، وَيَقُولُ :
إِنَّ أَبَاكُمَا كَانَ يُعَوِّذُ بِهَا إِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَاقَ أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ
اللَّهِ التَّامَّةِ مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ وَهَامَّةٍ وَمِنْ كُلِّ عَيْنٍ
لَامَّةٍ
"Euzu
bi kelimâtillâhi't-tâmmeti min kulli şeytanin ve hammetin ve min külli aynin
lammeh."
"Her
türlü şeytandan, zararlı şeylerden ve kem gözlerden bütün kelimeleri yüzü hürmetine
Allah'a sığınırım."
Peygamber
efendimiz nazar için ( Allahümme barik fihi ve la tedarruhü ) okurdu. (İbni
Sünni)
"Allâh'im,
bunu mübârek eyle. Ona zarar dokunmasina izin verme."
Büyük velîlerden Hasan Basrî Hazretleri göz
değmesine karşı (Kalem Sûresinin 51-52. ayetleri olan) şu âyetleri okurdu:
"Ve in
yekadullezîne keferû leyuzlikûneke biebsarihim lemmâ semiu'z-zikre ve yekulûne
innehu le mecnûnun ve ma huve illâ zikrun lil âlemîn."
"Gerçekten o küfredenler
Kur'an-ı işittikleri zaman az kaldı seni gözleriyle yıkacaklardı. "O,
mutlaka bir mecnundur" diyorlar. Oysa Kur'an bütün alemler için büyük bir
uyarıcıdır.." (Kalem Sûresi, 51-52)
Nazar haktır
Sual: (Görülmeyen
şeylere, mesela nazara inanmak yanlıştır. Sadece, sevgisiz bakan bir göz,
insanı yorar) diyenler çıkıyor. Nazar hak değil mi?
CEVAP: Nazar
haktır. Beğenerek, imrenerek veya kıskanarak bakılan şeylere nazar değer.
İnsana, hayvana ve hatta cansıza da nazar değer. Nazar hastalık yapar, hatta
öldürür. Kadınlara ve çocuklara daha çok tesir eder.
Peygamber
efendimizin zamanında Esed oğullarından nazarı değen bir kimse var idi. Üç gün
bir şey yemez, sonra çadırın bir tarafını kaldırıp oradan geçen bir deveye
bakıp, (Bunun gibi bir deve hiç görmedim) der demez, deve yere düşer
hastalanırdı. Müşrikler, bu adamı bulup Peygamber efendimizi nazarla
öldürmesini istediler. Cenab-ı Hak da Resulullahı bunun nazarından korumuştur.
Bu hususta
Kalem suresinin { وَإِن يَكَادُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَيُزْلِقُونَكَ
بِأَبْصَارِهِمْ }
(Nerede ise, kâfirler seni gözleri ile
yıkacaklardı) mealindeki 51. âyeti inmiştir.
Birkaç
hadis-i şerif meali şöyledir:
(Nazar
haktır.) [Müslim]
(Nazar
insanı mezara, deveyi kazana sokar.) [İbni Adiy]
(İnsanların
yarısı nazardan ölür.) [Taberani]
(Hoşa giden
bir şeyi görünce, “Mâşâallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar
değemez.) [Beyheki, İbni Sünni]
Nazar
neredeyse kaderi geçecekti. Nazardan Allahü teâlâya sığının.) [Deylemi]
(Kaderi
geçecek bir şey olsaydı nazar geçerdi.) [Müslim]
Görülmeyen
şeylere yok demek, bugünkü bilime de aykırıdır. Günümüzde, aletlerden çıkan
şuaların iş yaptığı tespit edilmiştir. Mesela, TV’yi çalıştıran, kanallarını
değiştiren veya arabaları açan kumandalar vardır. Onlardan çıkan şualar, iş
yapmaktadır. Lazer denilen şualarla ameliyatlar yapılmaktadır. Bunlar gibi,
gözden çıkan ve mahiyeti tam açıklanmayan şualardan da nazar değerek, bakılan
şey zarar görebilir. Göremediğimiz şeylere yok demek ise, çok cahilce bir
sözdür.
Kendine
nazarı değmek
Sual:
İnsanın kendi kendine nazarı değer mi?
CEVAP: Evet,
değebilir.
Sual:
Nazardan korunmak için ne yapmak gerekir?
CEVAP: Kendisine
nazar değen kimse, aşağıda bildirilen duaların birini veya tamamını okumalıdır.
1- Fatiha, Âyet-el kürsi ve dört süre
[Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri] yedişer defa okunup hastaya üflenirse,
büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de
olur. Bir hadis-i şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar
değmez) buyuruldu. (Deylemi)
|
2- Bir hadis-i şerifte, (Sabah akşam, [Besmele ile] 3 defa “Bismillâhillezi lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil Erdı ve lâ fissemâi ve hüvessemi’ul alim” okuyan, büyü ve nazardan korunur) buyuruldu. (İbni Mace)
3- Âyet-el-kürsi, Fatiha, iki Kul euzü ve Kalem suresinin sonunu okumak çok iyi gelir. (Medaric)
4- Peygamber efendimiz, iki Kul euzüyü okuyup buyurdu ki:
(Bu iki sure ile [belalardan, nazardan] korunun! Hiç kimse, bu iki sure ile korunduğu gibi, başka şeyle korunamaz.) [Ebu Davud]
5- (Euzü bi-kelimâtillahittâmmeti min şerri külli şeytânin ve hâmmetin ve min şerri külli aynin lâmmetin)
tavizini, sabah akşam 3 defa okunup kendine veya hastaya üflenirse,
nazardan, cin, şeytan ve hayvanların zararından korur. (Mevahib)
6- Peygamber efendimiz nazar için (Allahümme barik fihi ve la tedarruhü) okurdu. (İbni Sünni)
7- Nazarı değen kimse veya herkes, beğendiği bir şeyi görünce Mâşâallah demeli, ondan sonra o şeyi söylemelidir. Önce Mâşâallah deyince, nazar değmez. Hadis-i şerifte, (Hoşa giden bir şeyi görünce, “Mâşâallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar değemez) buyurdu. (Beyheki, İbni Sünni)
Ukbe-tübni Amir radıyallahü anh anlatır:
Resulullah efendimiz, (Kendisine Allah’ın nimet verdiği kimse, bu nimetin devamını isterse çok “La havle vela kuvvete illa billah” desin) buyurdu. Sonra “ Bahçene girdiğin zaman mâşâallah la kuvvete illa billah demeliydin değil mi?” [mealindeki] Kehf suresinin 39. âyetini okudu. (Taberani)
وَلَوْلا إِذْ دَخَلْتَ
جَنَّتَكَ قُلْتَ مَا شَاءَ اللَّهُ لا قُوَّةَ إِلا بِاللَّهِ إِنْ تَرَنِ أَنَا
أَقَلَّ مِنْكَ مَالا وَوَلَدًا ( (٣٩
Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kendisine
Allahü teâlânın rızık verdiği kimse, çok ”Elhamdülillah” desin. Rızkı
azalan da çok “İstiğfar” etsin. Bir şey de kendisine üzüntü, sıkıntı
verirse “la havle vela kuvvete illa billah” desin.) [Beyheki, Hatib]
8- Nazardan korunmak için âyât-i hırz denilen âyetleri okumalı ve üzerinde taşımalıdır.
Abdest
alıp, 7 istiğfar ( Estagfîrullah el'azîm ellezî lâ ilâhe
illâ huv el-hayyel-kayyûme ve etebü ileyh) ve 11 salevat ( Allahümme
salli alâ seyyidina Muhammedin ve alâ âli seyyidina Muhammed) okuyup, hastanın sıhhatine niyet ederek,
güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra, günde iki defa hasta
üzerine okumalı, işaretli yerlerde, hasta üzerine hü diye hafifce üflemeli, şifa
buluncaya kadar [kırk gün kadar] devam etmeli. Her defa okuduktan sonra,
bir Fatiha okuyarak sevabı, Peygamber efendimizin ve imam-ı Rabbani hazretlerinin ruhuna veSilsile-i saadat efendilerimizin ruhlarına hediye edilmesi daha etkili olur.
Ayat-i hırz nedir?
Ayat-i hırz, şu sure ve ayetlerdir:
Fatiha, Bekara 1,2,3,4,5 ve 163,164 ve 255, 256,257 ve 285,286, Al-i İmran 18,19. ayetten sadece: “İnneddine indellah-il-islâm” kısmı, Al-i İmran 26,27, Al-i İmran 154, Enam 17, Araf 54, 55,56, Tevbe 51, Tevbe 128,129, Yunüs 107, Hud 56, İbrahim 12, İsra 43 ve 110,111, Müminun 116,117,118, Ankebut 60, Rum 17,18, Fatır 2, Yasin 83, Saffat 1,2,3,4, 5,6,7,8,9,10,11, Saffat 180,181,182, Feth 27, 28,29, Rahman 33,34,35,36, Hadid 1,2,3,4,5, Haşr 21,22,23,24, Cin 1,2,3,4,5,6, Buruc 20, 21,22, İhlas, Felak ve Nas sureleri.
Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuştur:
“Her kim bu Hirz Ayetlerini okursa, o
gün ve gecede o kimseye ne cinni ne insan nede hayvan şerri dokunur.
Cenabu Hak bu Ayeti kerimelerin hürmetine, o kişiye her hususta yardım
eder. Kendisine olduğu gibi, malını ve çocuğunuda muhafaza eder.”
İstiğfar
Estağfirullah (7 defa) ( Estagfîrullah el'azîm ellezî lâ ilâhe
illâ huv el-hayyel-kayyûme ve etebü ileyh)
Salavat ı şerife (7 defa)
“Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin ve alâ âli seyyidina Muhammed ”
Fatiha
Elhamdü lillâhi rabbil’alemin. Errahmânir’rahim. Mâliki yevmiddin.
İyyâke na’budü ve iyyâke neste’în, İhdinessırâtel müstakîm.
Sırâtellezine en’amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn.
Bakara
1. Elif lam mim
2. Zalikel kitabü la raybe fıh* hüdel lil müttekıyn
3. Ellezıne yü’minune bil ğaybi ve yükıymunas salate ve mimma razaknahüm yünfikun
4. Vellezine yü’minune bi ma ünzile ileyke ve ma ünzile min kablik* ve bil ahırati hüm yukınun
5. Ülaike ala hüdem mir rabbihim ve ülaike hümül müflihun
163. Ve ilahüküm ilahüv vahıd* la ilahe illa hüver rahmanür rahıym
164. İnne fı halkıs semavati vel erdı vahtilafil leyli ven nehari vel
fülkilletı tecrı fil bahri bima yenfeun nase ve ma enzelellahü mines
semai mim main fe ahya bihil erda ba’de mevtiha ve besse fıha min külli
dabbetiv ve tasrıfir riyahı ves sehabil müsahhari beynes semai vel erdı
le ayatil li kavmiy ya’kılun
255. Allahü la ilahe illa hüvel hayyül kayyum* la te’huzühu sinetüv vela
nevm* lehu ma fis semavati ve ma fil ard* men zellezı yeşfeu ındehu
illa bi iznih* ya’lemü ma beyne eydıhim ve ma halfehüm* ve la yühıytune
bi şey’im min ılmihı illa bi ma şa’* vesia kürsiyyühüs semavati vel ard*
ve la yeudühu hıfzuhüma* ve hüvel alıyyül azıym
256. La ikrahe fid dıni kad tebeyyener ruşdü minel ğayy* fe mey yekfür
bit tağuti ve yü’mim billahi fe kadistemseke bil urvetil vüska lenfisame
leha* vallahü semıun alım
257. Allahü veliyyüllezıne amenu yuhricühüm minez zulümati ilen nur*
vellezıne keferu evliyaühümüt tağutü yuhricunehüm minen nuri ilez
zulümat* ülaike ashabün nar* hüm fıha halidun
285. Amener rasulü bi ma ünzile ileyhi mir rabbihı vel mü’minun* küllün
amene billahi ve melaiketihı ve kütübihı ve rusülih* la nüferriku beyne
ehadim mir rusülih* ve kalu semı’na ve eta’na ğufraneke rabbena ve
ileykel masıyr
286. La yükellifüllahü nefsen illa vüs’aha* leha ma kesebet ve aleyha
mektesebet* rabbena la tüahızna in nesına ev ahta’na* rabbena ve la
tahmil aleyna ısran kema hameltehu alellezıne min kablina* rabbena ve la
tühammilna ma la takate lena bih* va’fü anna* vağfir lena* verhamna
ente mevlane fensurna alel kavmil kafirın
Al i İmran
18. Şehıdellahü ennehu la ilahe illa hüve vel melaiketü ve ülül ılmi kaimem bil kıst* la ilahe illa hüvel azızül hakım
19. İnned dıne indellahil İslam
26. Kulillahümme malikel mülki tü’til mülke men teşaü ve tenziul mülke
mimmen teşa’* ve tüızzü men teşaü ve tüzillü men teşa’* bi yedikel hayr*
inneke ala külli şey’in kadır
27. Tulicül leyle fin nehari ve tulicün nehara fil leyl* ve tuhricül
hayye minel meyyiti ve tuhricül meyyite minel hayy* ve terzüku men teşaü
bi ğayri hısab
154. Sümme enzele aleyküm mim ba’dil ğammi emeneten nüasey yağşa
taifetem minküm ve taifetün kad ehemmethüm enfüsühüm yezunnune billahi
ğayral hakkı zannel cahiliyyeh* yekulune hel lena minel emri min şey’*
kul innel emra küllehu lillah* yuhfune fı enfüsihim ma la yübdune lek*
yekulune lev kane lena minel emri şey’üm ma kutilna hahüna* kul lev
küntüm fı büyutiküm le berazellezıne kütibe aleyhimül katlü ila
medaciıhim* ve li yebteliyellahü ma fı suduriküm ve li yümehhısa ma fı
kulubiküm* vallahü alımüm bi zatis sudur
Enam
17. Ve iy yemseskellahü bi durrin fe la kaşife lehu illa hu ve iy yemseske bi hayrin fe hüve ala külli şey’in kadır
Araf
54. İnne rabbekümüllahüllezı halekas semavati vel erda fı sitteti
eyyamin sümmesteva alel arşi yuğşil leylen nehara yatlübühu hasısev veş
şemse vel kamera ven nücume müsehharatim bi emrih ela lehül halku vel
emr tebarakellahü rabbül alemın
55. Üd’u rabbeküm tedarruav ve hufyeh innehu la yühıbbül mu’tedın
56. Ve la tüfsidu fil erdı ba’de ıslahıha ved’uhü havfev ve tamea inne rahmetellahi karıbüm minel muhsinın
Tevbe
51. kul ley yüsıybena illa ma ketebellahü lena hüve mevlana ve alellahi fel yetevekkelil mü’minun
128. le kad caeküm rasulüm min enfüsiküm azızün aleyhi ma anittüm harısun aleyküm bil mü’minıne raufür rahıym
129. fe in tevellev fe kul hasbiyallahü la ilahe illa hu aleyhi tevekkeltü ve hüve rabbül arşil azıym
Yunus
107. Ve iy yemseskellahü bi durrin fe la kaşife lehu illa hu ve iy
yüridke bi hayrin fe la radde li fadlih yüsıybü bihı mey yeşaü min
ıbadih ve hüvel ğafurur rahıym
Hud
56. innı tevekkeltü alellahi rabbı ve rabbiküm ma min dabbetin illa hüve ahızüm binasıyetiha inne rabbı ala sıratım müstekıym
İbrahim
12. Ve ma lena ella netevekkele alellahi ve kad hedana sübülena ve
lenasbiranne ala ma azeytümuna ve alellahi fel yetevekkelil
müteveklkilun
İsra
43. Sübhanehu ve teala amma yekulune ulüvven kebıra
110. Kulid’ullahe evid’ur rahman eyyem ma ted’u fe lehül esmaül husna ve
la techer bi salatike ve la tühafit biha vebteğı beyne zalike sebıla
111. Ve kulil hamdü lillahillezı lem yettehız veledev ve lem yekül lehu
şerıkün fil mülki ve lem yekül lehu veliyyüm minez zülli ve kebbirhü
tekbıra
Muminun
116. Fe teallellahül melikül hakk la ilahe illa hu rabbül arşil kerım
117. Ve mey yed’u meallahi ilahen ahara la bürhane lehu bihı fe innema hısabühu ınde rabbih innehu la yüflihul kafirun
118. Ve kur rabbığfir verham ve ente hayrur rahımın
Ankebut
60. Ve keeyyim min dabbetil la tahmilü rizkahellahü yerzükuha ve iyyaküm ve hüves semıul alım
Rum
17. Fe sübhanellahi hıyne tübsune ve hıyne tusbihun
18. Ve lehül hamdü fis semavati vel erdı ve aşiyyev ve hıyne tuzhirun
Fatır
2. Ma yeftehıllahü lin nasi mir rahmetin fe la mümsike leha ve ma yümsik fe la mürsile lehu mim ba’dih ve hüvel azızül hakım
Yasin
83. Fe sübhanellezı bi yedihı melekutü külli şey’iv ve ileyhi türceun
Saffat
1. Vessaffati saffa
2. Fezzacirati zecra
3. Fettaliyati zikra
4. İnne ilaheküm le vahıd
5. Rabbüs semavati vel erdı ve ma beynehüma ve rabbül meşarık
6. İnna zeyyennes semaed dünya bi zınetinil kevakib
7. Ve hıfzam min külli şeytanim marid
8. La yessemmeune ilel meleil a’la ve yukzefune min külli canib
9. Dühurav ve lehüm azabüv vasıb
10. İlla men hatfel hatfete fe etbeahu şihabün sakıb
11. Festeftihim ehüm eşddü halkan em men halakna inna halaknahüm min tıynil lazib
180. Sübhane rabbike rabbil ızzeti amma yesfun
181. Ve selamün alel murselın
182. Vel hamdü lillahi rabbil alemın
Fetih
27. Le kad sadekallahü rasulehür ru’ya bil hakk le tedhulünnel
mescidel harame in şaellahü aminıne muhallikıyne ruuseküm ve
mükassıriyne la tehafun fe alime ma lem ta’lemu fe ceale min duni zalike
fethan karıba
28. Hüvellezı ersele rasulehu bil hüda ve dınil hakkı li yuzhirahu aled dıni küllih Ve kefa billahi şehıda
29. Muhammedür rasulüllah vellezıne meahu eşiddaü alel küffari ruhamaü
beynehüm terahüm rukkean süccedey yebteğune fadlem minellahi ve rıdvana
sımahüm fı vücuhihim min eseris sücud zalike meselühüm fit tevrati ve
meselühüm fil incıl ke zer’ın ahrace şat’ehu fe azerahu festağleza
festeva ala sukıhı yu’cibüz zürraa li yeğıyza bihimül küffar
veadellahüllezıne amenu ve amilus salihati minhüm mağfiratev ve ecran
azıyma
Rahman
33. Ya ma’şerelcinni vel’insi inisteta’tum en tenfusu min aktarissemavati vel’ardı fenfuzu la tenfizune illa bisultanin.
34. Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
35. Yurselu ‘aleykuma şuvazun min narin ve nuhasun fela tentesırani.
36. Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Hadid
1. Sebbeha lillahi ma fiyssemavati velardı ve huvel’aziyzulhakiymu.
2. Lehu mulkussemavati vel’ardı yuhyiy ve yumiytu ve huve ‘ala kulli şey’in kadiyrun.
3. Huvel’evvelu vel’ahıru vezzahiru velbatınu ve huve bikulli şey’in ‘aliymun.
4. Huvelleziy halekassemavati vel’arda fiy sitteti eyyamin summesteva
‘alel’arşi ya’lemu ma yelicu fiylardı ve ma yahrucu minha ve ma yenzilu
minessemai ve ma ya’rucu fiyha ve huve me’akum eyne ma kuntum vallahu
bima ta’melune besıyrun.
5. Lehu mulkussemavati vel’ardı ve ilellahi turce’ul’umuru.
Haşr
21. Lev enzelna hazelkur’ane ‘ala cebelin lereeytehu haşi’an
mutesaddi ‘an min haşyetillahi ve tilkel’emsalu nadribuha linnasi
le’allehum yetefekkerune.
22. Huvallahulleziy la ilahe illa huve ‘alimulğaybi veşşehadeti huverrahmanurrahıymu.
23. Huvallahulleziy la ilahe illa huve elmelikulkuddususselamul mu’minul
muheyminul ‘aziyzul cebbarul mutekebbiru subhanallahi ‘amma yuşrikune.
24. Huvallahul halikul – bariy-ulmusavviru lehum’esma ulhusna yusebbihu lehu ma fiyssemavati vel’ardı. Ve huvel’aziyzulhakiymu.
Cin
1. kul uhıye ileyye ennehusteme’a neferun minelcinni fekalu inna semı’na kur’anen ‘aceben.
2. yehdiy ilerruşdi feamenna bihi ve len nuşrike birabbina ehaden.
3. ve ennehu te’ala ceddu rabbina mettehaze sahıbeten ve la veleden.
4. ve ennehu kane yekulu sefiyhuna ‘alellahi şetatatan.
5. ve enna zanenna en len tekulen’insu velcinnu ‘alellahi keziben.
6. ve ennehu kane ricalun minel’insi ye’uzune biricalin minelcinni fezaduhum rehekan.
Buruc
20. Vallahü min veraihim muhıytun.
21. Bel hüve kur’anün meciydün.
22. Fiy levhın mahfuzın.
İhlas
Kul hüvellâhü ehad. Allâhüssamed. Lem yelid ve lem yûled. Ve lem yekün lehû küfüven ehad.
Felak
Kul e’ûzü birabbilfelak. Min şerri mâ halak. Ve min şerri ğâsikin
izâ vekab. Ve min şerrinneffâsâti fil’ukad. Ve min şerri hâsidin izâ
hased.
Nas
Kul e’uzü birabbinnâsi. Melikinnâsi. İlâhinnâs. Min serrilvesvâsilhannâs. Ellezî yüvesvisü fî sudûrinnâsi. Minelcinneti vennâs.
SONRA BU DUA OKUNUR ve hastaya hü diye üflenir
“Allahü tealaya hamd olsun ki, göğü yüksek, yeri alçak ve dağları
dik yarattı. Rüzgârlar gönderdi. Geceyi karanlık ve gündüzü aydınlık
yaptı. Görülen ve görülmeyen varlıkları yarattı. Bunları,
yarattıklarından hiçbirinin yardımına muhtaç olmadan yaptı.
Ya Rabbi! Seni tesbih ederim (noksan sıfatlardan tenzih ederim).
Kudretini düşünen için, senin şanın ne yücedir. Sen kendine mahsus
yücelikle yücesin, kendine mahsus yakınlıkla yakınsın. Sen
yarattıklarına kudretinle galipsin. Sana isyan eden, Cehennemde, sana
itaat eden ise, Cennettedir.
Ya Rabbi! Dua etmeyi emrettin ve edilen duaları kabul edeceğini
bildirdin. Yaptığımız dualar senin kazanı geri çevirdi. Dualarımızı
kabul eyle! Sen, güç ve kuvvet sahibisin. Senden daha güçlü ve kudretli
kimse yoktur. Sen, Rahimsin. Senden daha merhametlisi yoktur. Sen, Yakub
aleyhisselama merhamet edip tekrar görmesini sağladın. Yusuf
aleyhisselama da merhamet edip, onu kuyudan kurtardın. Eyyüb
aleyhisselama da acıyıp bela ve musibetlerni kaldırdın.
Ya Rabbi, ben de senden istiyorum, sana yalvarıyorum. Çünkü
kendisinden bir şey istenilenlerin en hayırlısı sensin. Ey zorbaları
kahreden, kıyamet günü amellerin karşılığını veren, çürümüş kemikleri
dirilten Rabbim, sen yarattıklarının geçmesi için, Cehennem üzerine
kıldan ince ve kılıçtan keskin köprü kurdun! Sen, [filan oğlu filanı
veya filan hanımın kızı filanı], bu acılara, şu sıkıntılara, bu
hastalıklara müptela kıldın. Sen onları gidermeye kadirsin, Ya
Erhamerrahimin (Ey merhametlilerin en merhametlisi)!”
(O inkârcıların durumu, tıpkı bağırıp çağırmadan başka bir şey
işitmeyenlere [işittiği sesin manasını anlamayan hayvanlara] haykıran
çobanın durumuna benzer. O inkârcılar sağır, dilsiz ve kördürler. Çünkü
onlar düşünmezler.) [Bekara171]
Ahmed bin Salih hazretleri buyurdu ki:
Bu dua suya okunup, hasta ondan içer ve onunla abdest alırsa biiznillah
iyileşir. Bu dua vasıtasıyla iki cariyeyi tedavi ettim. Bir hafta
geçmeden, ikisi de sıhhatlerine kavuştu. Her hastaya bu duayı okuyorum,
Allahü tealanın izniyle iyileşiyorlar. Elhamdülillahi Rabbil âlemin.
9- İbni Âbidin hazretleri
(Tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymalı. Bir kadın,ürününe
nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan kimse, önce bunu görüp tarladaki ürünü sonra görür) buyuruyor. (Redd-ül-muhtar)
10-
Tivele, temime ve efsun caiz değildir. Manasız veya küfre sebep olan
rukyeyi okumaya Efsun denir. Nazarı bizzat önlediğine inanılan
nazarlıklara Temime denir. Şirinlik muskası denilen rukyelere Tivele
denir. Rukye, okuyup üflemek veya üzerinde taşımak demektir. Rukye, âyet
ve hadis ile bildirilen dualarla yapılırsa taviz denir. Taviz ise
caizdir. Hadis-i şerifte, (İlaçların en iyisi Kur’an-ı kerimdir) buyuruldu (İbni Mace)
11- İmam-ı
Rabbani hazretleri, talebeleri ile, uzak bir yere giderken, gece, bir
handa kaldılar. (Bu gece bir bela zuhur edecektir. [Besmele ile] ( Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm)
duasını üç defa okuyun) buyurdu. Gece büyük yangın oldu. Her odada
eşyalar yandı. Duayı okuyanlara bir şey olmadı. Dert, bela, fitne,
hastalık, nazar, sihir ve zalimlerin şerrinden korunmak için, sabah
akşam, imam-ı Rabbani hazretlerinin bildirdiğini hatırlayarak, 3 defa
okumalıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını sabah 3 kere okuyana, akşama kadar, akşam okuyana da, sabaha kadar hiç bela gelmez.) [İbni Mace]
Hastalanınca
Sual: Gözlerden
çıkan şualar nazar değdirerek zararlara sebebiyet verdiği gibi,
hastalıklara da şifa olduğu söyleniyor. Bu doğru mudur?
CEVAP
Evet, doğrudur. Nazarın hak olduğu, doğru olduğu, Kur'an-ı kerim ile ve hadis-i şeriflerle sabittir.
Mümin
rahatsızlanırsa, hasta olursa, salih bir arkadaşının evine gider,
onunla biraz sohbet eder, muteber bir kitap okursa, mutlaka iyileştiği,
tecrübe ile görülmüştür. Müminin yüzüne bakmak şifadır. Müminin gözünden
çıkan şualar, karşısındaki kişinin iyileşmesine sebep olur. Eğer o
kimse cömertse bir bardak suyu içilirse, bu da şifaya kavuşturur. Bir
hadis-i şerifte, (Cömerdin yemeği şifadır) buyuruluyor. O suyun bir kısmı içilmişse, artık olduğu için o, şifaya sebeptir. Yine bir hadis-i şerifte, (Müminin artığı şifadır) buyurulmuştur.
|
Komşumuzun nazarı çok değiyor ondan sakınmak için çünkü hergün kapıyı açınca onunla karşılaşıyoruz çare nedir baktığı her eşya bozuluyor yada kırılıyor
YanıtlaSilmsn aftonay@hotmail.com