21 Ağustos 2024 Çarşamba

TIBB-I NEBEVÎ’DEN: ŞİFA ARAMAK


 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّ اللهَ أَنْزَلَ الدَّاءَ وَالدَّوَاءَ وَجَعَلَ لِكُلِّ دَاءٍ دَوَاءً فَتَدَاوَوْا وَلَا تَدَاوَوْا بِحَرَامٍ. (د)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : محقق الله تعالى حصطليغى ده شفاي ده ياراتدى . هر حصطليغيك ( حلالدان ) دواسنى ده ياراتدى . بناء عليه سزده تداوى اولونوز . فقط حرام شيلرله تداوى اولماينز . "

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:  “Muhakkak Allâhü Teâlâ hastalığı da şifayı da yarattı. Her hastalığın (helâlden) devasını da yarattı. Binâenaleyh siz de tedavi olunuz. Fakat haram şeylerle tedavi olmayınız.”

(Sünen-i Ebû Dâvud)

Hicrî:    17  Safer  1446  Fazilet Takvim

 

TIBB-I NEBEVÎ’DEN: ŞİFA ARAMAK

 

Resûlullah sallallâhü aleyhi ve sellem Hazretleri buyurdular:

“Allâhü Teâlâ, indirdiği her hastalık için muhakkak onun şifasını da indirmiştir. Öyleyse ey Allâh’ın kulları, tedavi olunuz.”

“Ey Allâh’ın kulları! Tedavi olunuz. Çünkü, Allâhü Teâlâ, ihtiyarlık ve ölümden gayrı, her hastalık için bir şifa yaratmıştır.”

“Her hastalık için bir deva (ilaç) vardır. Deva, o hastalığa yetiştirilse Allâhü Teâlâ Hazretlerinin izniyle ondan şifa bulur.”

Ancak haram olan şeyle tedavi câiz değildir. Nitekim: “Muhakkak Allah, haram kıldığı şeylerde sizin için şifa yaratmamıştır” buyurulmuştur.

Her hastalık da şifa da hakikatte Hak Teâlâ Hazretlerinin emriyledir. Allâhü Teâlâ, tedaviyi ve ilacı, şifaya sebep kılmıştır. Sebebe yapışmak, tevekküle mâni değildir. Nitekim açlık ve susuzluğun giderilmesinde yemek ve su içmek, tevekküle zıt değildir.

Rivâyet olunduğuna göre İbrahim aleyhisselâm, “Yâ Rab! hastalık kimdendir?” dedi.

Hak Celle ve Alâ Hazretleri, “Bendendir.” buyurdu.

İbrahim aleyhisselâm, “Mademki hastalık sendendir ve deva sendendir, ya tabibin arada işi nedir?”

Hak Teâlâ Hazretleri, “Tabip bir vesiledir. Devayı, onun vasıtası ile gönderirim.” buyurdu.

Hâsılı; meşru olarak kullanılan her devanın, asıl şifası Hak Teâlâ Hazretlerinden umulur. Devanın sadece sebep olduğuna itikad olunsa, aslâ tevekküle zarar gelmez, yine tevekkül, yerindedir. Bu husûsta delil, Fahr-i Kâinat sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem Hazretlerinin fiili ve kavlidir.

Resûlullah sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem Hazretleri:

“Her hastalığın devası vardır.” buyurmuşlardır. Bunda hastanın ve tabibin kendilerini takviye etmelerine teşvik vardır ve deva arayışına ikna vardır. Çünkü Fahr-i Âlem sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem Hazretleri böyle buyurdu ise, bunun devasını bulalım diye her biri çalışırlar. Kalpleri kuvvet bulur, ümidi kesmezler.

Hicrî:    17 Safer  1446  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder