24 Mart 2024 Pazar

İMÂM EBÛ YÛSUF’UN NASİHATLERİ


 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ عَلَّمَ عَبْدًا آيَةً مِنْ كِتَابِ اللّٰهِ فَهُوَ مَوْلَاهُ. (طب)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : الله يولنده بر كون نوبت طوطمق ، دنيا و اونون إيجنده كيلردن دها خيرليدر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  “Kim bir kula, Allâhü Teâlâ’nın Kitâb’ından bir âyet öğretirse o, onun efendisidir.”

(Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)

Hicrî:   14  Ramazân  1445  Fazilet Takvim

 

 

İMÂM EBÛ YÛSUF’UN NASİHATLERİ

 

Abbâsî halifesi Harun Reşîd (rah.), zulme düşmemek için başkâdısı olan İmâm Ebû Yûsuf (rah.) Hazretlerinden, öşür gibi, halktan toplanan mallar hakkındaki dînî esasları beyan eden bir kitap yazmasını istemişti. O da Kitâbü’l-Harâc ismindeki eseri kaleme almıştır. Bu eserin baş tarafında, halifeye bazı nasihatlerde bulunmuştur. Onlardan bazıları şöyledir:

Ey Müminlerin Emîri! Cenâb-ı Hak indinde, insanları hayra irşâd etmekten daha sevgili ve fesat çıkarmaktan da daha fena bir amel yoktur. Cenâb-ı Hakk’a isyan etmek, ona küfrân-ı nimet etmek demektir. İhsân olunan nimete nankörlük edip tevbe ve istiğfara da tenezzül etmeyen her kavim, muhakkak elindeki nimetten ve devletten mahrum kalmış, düşmanları elinde perişan olmuştur.

Ey Müminlerin Emîri! Sana bu devleti, bunca nimetleri ihsân eyleyen Cenâb-ı Hak’tan niyâzım şudur ki Cenâb-ı Hak, nasıl velî kullarının sahibiyse, senin işlerinde de seni nefsinin eline bırakmasın, fazl-ü kereminden senin yardımcın olsun. Zira muvaffakiyet ancak ondandır.

Ashâb-ı Kirâm’dan Şeddâd bin Evs Hazretleri bir gün insanlara hutbe okudu ve Allâhü Teâlâ’ya hamd ve senâ ettikten sonra şöyle buyurdu: “Dikkat edin! Ben, Resûlullah (s.a.v.) Efendimizin şöyle buyurduklarını işittim:

‘Muhakkak hayır, bütün cüzleriyle/etrafıyla Cennet’tedir. Şer de bütün cüzleriyle Cehennem’dedir. Dikkat edin! Cennet, yüce ve ulaşması güç bir yerdedir, Cehennem ise ulaşması kolay bir yerdedir. Cennet, nefsin hoşuna gitmeyen şeylerle çevrelenmiş, Cehennem ise nefsin hoşuna giden şeylerle çevrelenmiştir. Bir kimse, nefsinin hoşuna gitmeyen perdelerden birini açarak bunda sabır gösterdiğinde, Cennet’e yaklaşır, nihâyet Cennetliklerden olur. Bir kimse de nefsinin hoşuna giden bir perdeyi/şehvet perdesini açtığında, Cehennem’e yaklaşır, hattâ bu hâl üzere devam eder de Cehennemlik olur.

Dikkat edin! Haktan başka şey ile hükmolunmayacak kıyamet günü için dâimâ hak olan dinin hükümleri üzere amel işleyin. Böylece siz de dinin hükümlerine tâbi olanların yüce mertebelerine (Cennet’e) kavuşabilesiniz.”

Hicrî:    14 Ramazân 1445  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder