İSA ALEYHİSSELÂM VE HAVÂRÎLER

قَالَ اللهُ تَعَالَى : وَاِذْ قَالَ عِيسٰى ابْنُ مَرْيَمَ يَا بَنِي اِسْرَٓاءِيلَ اِنِّي رَسُولُ اللهِ اِلَيْكُمْ مُصَدِّقًا لِمَا بَيْنَ يَدَيَّ مِنَ التَّوْرٰيةِ وَمُبَشِّرًا بِرَسُولٍ يَأْتِي مِنْ بَعْدِي اسْمُهُٓ اَحْمَدُ... (سورة الصف ، ٦ )

الله تعالى شويله بيوردى ( مئالا ) :  حنى مريم اوغلى عيسى دمشديكى : أى إسراءيل اوغوللرى ! شبهه يوق كى بن ، سزه ، الله يك رسولويم ، بندن أؤنجه اولان توراتى تصديق أدجى و بندن صكره كله جك بر بيغمبر إيله مجدليجيم كى اونون إسمى آحمد ، در . "

Allâhü Teâlâ buyurdu (meâlen) :  “ Hani Meryem oğlu İsa demişti ki: ‘Ey İsrâîloğulları! Şüphe yok ki ben, size, Allâh’ın Resûlüyüm, benden önce olan Tevrat’ı tasdik edici ve benden sonra gelecek bir peygamber ile müjdeleyiciyim ki onun ismi Ahmed’dir...”

(Saf Sûresi, âyet 6)

Hicrî:  27   Rebiulahir    1444 Fazilet Takvim

 

İSA ALEYHİSSELÂM VE HAVÂRÎLER

 

Hazret-i İsa aleyhisselâm, üç sene kavmini hak dine davet etti. Mucize olarak bir ölüyü diriltti ve anadan doğma körlerin gözlerini açtı. Su üzerinde yürüdü ve daha buna benzer çok mucize gösterdi. Ona yalnız on iki kişi iman etti ki onlara Havârî denilir. Hak yolunda ona yoldaş oldular. Diğer Yahûdîler, imana gelmek şöyle dursun Hazret-i İsa’yı öldürmeye karar verdiler. Havârîlerden biri, Yahûdîlerden bir miktar rüşvet alıp Hazret-i İsa’nın yerini haber verdi.

Yahûdîler, hemen koşarak oraya gittiler. Hırs ve telaş ile yanıldılar da haber veren haini tuttular. Çünkü Allâhü Teâlâ, o anda onun sûretini değiştirmiş, onu Hz. İsa’ya benzetmişti. Onu astılar ve Hazret-i İsa’yı astıklarını zannettiler.

Allâhü Teâlâ ise Hz. İsa aleyhisselâm’ı, İdrîs aleyhisselâm gibi göğe kaldırdı; onu dünya gâilesinden kurtardı.

Ondan sonra Havârîler, İsa aleyhisselâm’ın vasiyeti üzerine etrafa dağıldılar ve dini, insanlara tebliğ ile meşgul oldular. Havârîler, dağılıp uzak yerlere giderek İsa aleyhisselâm’ın şerîatını insanlara öğretmişlerse de o vakitler dünya küfür ve şirk ile doluydu. Hazret-i İsa’nın dini, açıkça yaşanamayıp üç yüz seneden fazla gizli tutuldu. Îsevîler, yer altında, mağara ve mahzen gibi yerlerde gizlice ibadet ederlerdi. Duyulup yakalananlar cefa görürler ve bazen işkenceye çarptırılırlardı.

Hz. İsa’nın tebliğ ettiği hak olan dîn, az zaman sonra Yahûdîler tarafından sinsice değiştirilmiş ve bozulmuştur.

İsa aleyhisselâm’ın doğum tarihinden 310 sene sonra ise Roma İmparatoru Konstantin, bu bozulmuş dine girdi ve dinin açıkça yaşanmasına izin verdi. Sonra Bizans (Konstantîniyye) şehrini yeniden imar ettirip sağlam surlarla çevirtti. Roma Devleti’nin eski başşehri olan Roma’yı terk ederek İstanbul şehrini başşehir edindi. Ondan sonra aslından uzaklaşmış olan bu dine iman edenler çoğaldı, din pek çok yerlere yayıldı. Bu dinde olanlara Nasârâ (Hristiyan) denildi. Bozulmuş olan bu dinin esasları, papazlar tarafından iyice tahrip edildi.

Hicrî:     27 Rebiulahir   1444 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"