İLİM ÖĞRENMEK

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْهُومَانِ لَا يَشْبَعَانِ: مَنْهُومٌ فِي الْعِلْمِ لَا يَشْبَعُ مِنْهُ وَمَنْهُومٌ فِي الدُّنْيَا لَا يَشْبَعُ مِنْهَا. (هب)

رسول الله  أفندمز  ( صلى الله عليه وسلم )  بويوردولر  ,"  حرصلى إيكى كشى واردركى اونلر دويمازلر : علمه قارشى حرصلى اولان ، علمه دويماز : دنيايه قارشى حرصلى اولان دنيايه دويماز ."

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hırslı iki kişi vardır ki onlar doymazlar: İlme karşı hırslı olan, ilme doymaz; dünyaya karşı hırslı olan, dünyaya doymaz.”
(Beyhakî, Şuabü’l-Îmân)

Hicrî:   17  Cemaziyelevvel   1440  Fazilet Takvimi 

İLİM ÖĞRENMEK

Ehl-i Sünnet Mezhebini ve îtikâdını, ehlinden öğrenip inandıktan sonra, kötü huy ve ahlâktan sakınacak, güzel ahlâk ile ahlâklanacak kadar ilim sâhibi olmak, erkek, kadın bütün Müslümanlara lâzımdır. Her Müslüman, eşine, çoluk çocuğuna ve emri altındakilere ilmihâlini öğretip, onları dîne uymayan şeylerden korumalıdır. Mesela abdest, namaz, oruç, -zengin ise- zekât ve hac bilgilerinin öğretilmesi farzdır.
Her Müslüman, dînin hükümlerini; İslam dîninin kâidelerini bilmelidir.
Ömer bin Abdülaziz (rah.) buyurdular ki: “İlimsiz amel eden kimse, sanki yaptığı binanın çoğunu yıkmış gibidir.”
İlimle süslenmemiş olanlar, nefsine ve hevâsına tâbi olur ve nefsinin dilediğini yapar; ilim sahibi olmadığı için faydasız şeylerle uğraşmaktan kendini alamaz. Onun bu vaziyeti, boş ve harabe bir beldede bulunan kükremiş file teşbîh olunur ki, önüne her ne gelirse çiğner geçer. Fakat ilim süsüyle süslenmiş olanın ilmi, hevâsına mâni olup, nefsânî arzularını söküp atarak hak ve doğru yola meylettirir. Buna göre ilim, bağ ve zâbıta mesâbesindedir.
Akıl ile güçlenmeyen ve sahibini vakarlı yapmayan ilim, zillete sebep olur.
Hz. Allah, bir ümmet hakkında hayır murad ederse, o ümmetin idarecilerine ilmi, âlimlerine de mülkü verir.
İlim, hükümdarları koruyucudur. Zîra zulümden sakındırır ve yumuşaklığa meylettirir, ezâ ve cefâdan uzaklaştırarak, halka şefkat ve merhamet ettirir.
İbn-i Abbâs (radıyallâhü anhümâ) buyurdular ki: “Cenâb-ı Allah, Süleyman Aleyhisselâm’ı, -ilim ile mülkden- dilediğini alması hususunda serbest bıraktı. Hazret-i Süleyman, ilmi mülke tercih ettiği için Cenâb-ı Allah, ona ilim ile mülkü birlikte ikram eyledi.” 

Hicrî:   17  Cemaziyelevvel   1440  Fazilet Takvimi 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"