عَنِ ابْنِ عُمَرَ رَضِىَ اللهُ عَنْهُمَا قَالَ : إِذَا أَمْسَيْتَ فَلَا تَنْتَظِرِ الصَّبَاحَ وَإِذَا أَصْبَحْتَ فَلَا تَنْتَظِرِ الْمَسَاءَ وَخَذْ مِنْ صِحَّتِكَ لِمَرْضِكَ وَمِنْ حَيَاتِكَ لِمَوْتِكَ. (خ)
اِبْنِ عُمَرَ رَضِىَ اللهُ عَنْهُمَا شُويله بيوردى : كيم علم أؤكرنمك إيجن بر يوله كيررسه الله تعالى ( صالح عمله موفق قلارق ) اونه جنت يولونى قولايلاشترير . "
İbn-i Ömer radıyallâhü anhümâ şöyle buyurdu: “Kim ilim öğrenmek için bir yola girerse Allâhü Teâlâ (sâlih amele muvaffak kılarak) ona Cennet yolunu kolaylaştırır.”
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 27 Cemâziyelevvel 1445 Fazilet Takvim
EBEDÎ KURTULUŞ İLİM, AMEL VE İHLAS İLEDİR
İmâm-ı Rabbânî kuddise sirruh Hazretleri buyurdular:
“İnsanın ebedî kurtuluşa erebilmesi için üç şey lâzımdır:
İlim, amel ve ihlas.
İlim iki kısımdır:
Birincisi, amel etmek için öğrenilen ilim ki bu, fıkıh ilmidir.
İkincisi ise sadece itikâd (inanç) ile alâkalı kısımdır. Bununla alâkalı mevzular, fırka-i nâciye (kurtuluşa eren topluluk) olan Ehl-i Sünnet ve Cemâat Mezhebi’nin görüşleri olup, ilm-i kelâmda (Akâid kitaplarında) tafsîlâtıyla anlatılmıştır.
Ehl-i Sünnet ve Cemâat’in büyüklerine tâbi olmadan kurtuluşa imkân (ve ihtimâl) yoktur. Eğer onlara kıl kadar bir muhâlefet olursa iş büyük bir tehlike içindedir. Hem de ne tehlike!.. Bu söz, sahîh keşif ve sarih ilham ile sıhhat cihetinden yakîn mertebesine ulaşmıştır. Bu sözlerin yanlış olma ihtimâli de yoktur.
Ehl-i Sünnet ve Cemâat’e tâbi olmaya ve onların yolundan gitmeye muvaffak olanlara müjdeler olsun!
Şu kimselere de yazıklar olsun:
Ehl-i Sünnet ve Cemâat büyüklerine muhalefet eden, onlardan yüz çeviren, onların usûllerini terk edip onların zümresinden çıkarak dalâlete düşen ve düşürenlere,
Ru’yeti (müminlerin Cennet’te Cemâl-i İlâhî ile müşerref olacağını) ve şefaati inkâr edenlere,
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ile sohbetin faziletini ve Sahâbe-i Kirâm Hazretlerinin üstünlüğünü anlamayanlara,
Resûlullah Efendimizin Ehl-i Beyt’ine muhabbetten ve Hazret-i Fâtıma’nın evlatlarına sevgiden mahrum olup da Ehl-i Sünnet’in nâil olduğu birçok hayırdan mahrum olanlara.
İşte bunlara yazıklar olsun.
(Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî, Fazilet Neşriyat, c. 1, m.59)
Hicrî: 27 Cemâziyelevvel 1445 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder