قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : خِيَارُ أُمَّتِي الْقَانِعُ وَشِرَارُهُمْ اَلطَّامِعُ. (الجامع الصغير)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : أمتميك أك خيرليلرى ، قناعتكار اولانلردر . أك شرليلرى ده تامحكار ( آج كوزلى ) اولانلردر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Ümmetimin en hayırlıları, kanaatkâr olanlardır. En şerlileri de tamahkâr (açgözlü) olanlardır.”
(Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr)
Hicrî: 13 Cemâziyelâhir 1445 Fazilet Takvim
BEHLÛL-İ DÂNÂ’DAN HARUN REŞİD’E NASİHAT
Abbâsî Halifesi Harun Reşid (rah.), Allah dostlarını sever, onlarla sohbet eder, nasihatlerini dinlerdi. Fudayl bin İyaz, Süfyân-ı Sevrî, İbnü’s-Semmâk, Behlûl-i Dânâ (r. aleyhim) gibi büyük zatlarla zaman zaman görüşür; onlardan kendisine nasihat etmelerini isterdi.
Bir gün Halife Harun Reşid, Behlûl-i Dânâ’nın evine gitmişti. Oturup sohbet ederlerken Behlûl (rah.), Halife’ye, “Ey Harun Reşid, yer altında, yeryüzünde ve semada çok olan nedir?” dedi.
Harun Reşid de: “Yer altında çok olan, ölülerdir; yeryüzünde çok olan, canlılardır; semâda çok olan ise meleklerdir. Zira onların adedini ve hesabını Allâhü Teâlâ’dan başka kimse bilemez.” diye cevap verdi. Bunun üzerine Behlûl-i Dânâ (rah.): “Hayır, bilemediniz. Zira yer altında çok olan şey, ölüler değil, ölülerin pişmanlıklarıdır. Onlar, dünya menzillerinin sonu olan kabre girdiklerinde kötü amelleri ve ömürlerini kulluk vazifeleri ile geçirmedikleri için çok pişmanlık duyarlar.
Ey Harun! Yeryüzünde çok olan şey, canlılar değil, bilakis insanların hırs ve tamahıdır. Zira insanın türlü türlü emeli ve tamahı olup karıncalar misali açgözlülüğe dalar, âhiretinden gâfil olarak dünya düşünceleri ile ömrünü geçirir. Lâkin son nefesinde Hakk’ın huzuruna eli boş olarak döner. Sen, emelini kısa ve amelini çok eyle ki, ayrılık yeri olan kabirde pişmanlık üzere kalmayasın.
Ey Harun! Semâda çok olan, melekler değil, bilakis Melik-i Âdil olan Allâhü Teâlâ’nın, adaletinden tecellî eden sevap ve ecirlerdir ki bunların adedi, meleklerin adedinden çoktur.
Ey Halife! Eğer adalet kaftanını giyer, halk arasında adalet gösterirsen dünyada düşmanlarını kahredip cihangir olmakla sevinir ve Ömeru’l-Fâruk Hazretlerinin adalet sancağı altında haşr olunursun. Kabre girdiğin zaman da ‘Ey adaleti sayesinde beldeler ve kullar selâmet bulan kimse, kabrinde rahat et.’ diye bir nidâ duyarsın.”
Harun Reşid rahimehullah, bu sözleri işitince gözlerinden yaşlar akmaya başladı.
Hicrî: 13 Cemâziyelâhir 1445 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder