قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : دَعْ مَا يَرِيبُكَ إِلَى مَا لَا يَرِيبُكَ. (ت)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : صنه شبهه ورن شئ ترك أت ده شبهه ورمينى آل . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “ Sana şüphe veren şeyi terk et de şüphe vermeyeni al.”
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 05 Şevval 1443 Fazilet Takvim
BÜYÜK ÂLİMLERİN İMÂM-I ÂZAM HAZRETLERİ HAKKINDAKİ SÖZLERİ
İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri buyurmuştur ki:
“Ebû Hanîfe (rah.), fıkhın bânîsidir. Fıkhın dörtte üçü ona teslim edilmiş olup diğer müctehidlerin tamamı, geri kalan dörtte birde ona ortaktır. İmâm-ı Âzam Hazretleri, fıkıhta ev sahibi ve aile büyüğü, diğerleri onun evlatları mesâbesindedir.”
İmâm Mâlik Hazretlerine, “Ebû Hanîfe’yi gördün mü?” diye sorulunca “Evet! O öyle bir zât ki sana şu direğin altın olduğunu söylese idi elbette bunu delilleriyle ispat ederdi.” cevabını verdi.
İmâm Şâfiî (rah.) buyurmuştur ki: “İnsanlar fıkıhta, Ebû Hanîfe’nin çoluk çocuğu gibidirler.”
“Ebû Hanîfe (rah.) ile teberrük ederim. Bir müşkilim olduğunda, -sevabını ona hediye etmek için- iki rekât namaz kılarım. Sonra kabrini ziyarete gidip orada Allah’tan ihtiyacımı isterim ve fazla geçmeden istediğim verilir.”
Hadîs âlimi Hureybî (rah.) buyurdu ki: “Müslümanların, namazlarında Ebû Hanîfe’ye dua etmeleri vaciptir.”
Bir gün Dâvûd-i Tâî’nin (rah.) yanında, İmâm-ı Âzam Hazretlerinden bahsediliyordu. O, şöyle buyurdu:
“Ebû Hanîfe, yolunu kaybeden yolcular için, yol bulmaya yarayan yıldız gibiydi. O, öyle bir âlimdi ki, onun sevgisini, bütün müminlerin kalbi kabul etmiştir.”
Bir gün Tâbiîn’den İmâm A’meş’e (rah.) bir sual soruldu. O, şöyle dedi: “Böyle suallere güzel cevap vermek Ebû Hanîfe Numan bin Sâbit’in işidir.” Orada bulunanlardan Yahyâ bin Âdem, İmâm A’meş’e: ‘Onun aleyhinde konuşanlara ne dersiniz?’ diye sorunca, İmâm A’meş: “İlmî meselelerde onların düşünüp bilemediklerini, İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe (rah.) akıl ettiği için, ona haset ediyorlar.” dedi.
Hicrî: 06 Şevval 1443 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder