İMÂM MUHAMMED BİN HASAN EŞ-ŞEYBÂNÎ (RAH.)

 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : خَيْرُ مَا يُخَلِّفُ الرَّجُلُ مِنْ بَعْدِهِ ثَلَاثٌ وَلَدٌ صَالِحٌ يَدْعُو لَهُ وَصَدَقَةٌ تَجْرِي يَبْلُغُهُ أَجْرُهَا وَعِلْمٌ يُعْمَلُ بِهِ مِنْ بَعْدِهِ. (هـ)

رسول الله  ( ﷺ ) بيوردولر :  إنسانيك أؤلدكدن صكره كريده براقديغى شيلرين أك خيرلسى شو أؤج شيدر : كندسى إيجن دعا أدن صالح بر أولات ، أجرى ( ثوابى ) كندسنه اولاشمايا دوام أدن صدقه وكندسندن صكره عمل اولنمايا دوام أدن علم . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “ İnsanın öldükten sonra geride bıraktığı şeylerin en hayırlısı şu üç şeydir: Kendisi için dua eden sâlih bir evlat, ecri (sevabı) kendisine ulaşmaya devam eden sadaka ve kendisinden sonra amel olunmaya devam eden ilim.” (Sünen-i İbn-i Mâce)

Hicrî:  16   Şevval   1443 Fazilet Takvim

 

İMÂM MUHAMMED BİN HASAN EŞ-ŞEYBÂNÎ (RAH.)

 

İmâm-ı Âzam Hazretlerinin talebelerinden ve Hanefî müctehidlerinin en önde gelenlerinden birisi de İmâm Muhammed bin Hasan eş-Şeybânî’dir (rah.). Fıkıh ilmini öğrenmek için İmâm-ı Âzam (rah.)’ın huzuruna geldiği zaman İmâm-ı Âzam Hazretleri, ona ilk olarak, “Kur’ân-ı Kerîm’i ezbere biliyor musun; hâfız mısın?” diye sordu. O da, “Hayır efendim.” deyince, “Öyleyse git, evvelâ Kur’ân-ı Kerîm’i ezberle, öyle gel.” dedi.

İmâm Muhammed (rah.), Kur’ân-ı Kerîm’in tamamını ezberleyerek yedi gün sonra tekrar huzura geldi. İmâm-ı Âzam (rah.), onu kısa zaman sonra tekrar karşısında görünce, “Ben, sana Kur’ân-ı Kerîm’i ezberle öyle gel, demedim mi?” dedi. İmâm Muhammed (rah.) da, “Ezberledim efendim.” dedi ve daha sonra İmâm-ı Âzam’ın müsadesiyle ders halkasına oturdu.

İmâm Muhammed (rah.), “Babam, vefat edince bana otuz bin dirhem miras kaldı. Bunun on beş binini nahiv ve belâğat ilimlerini öğrenirken, on beş binini de hadîs ve fıkıh ilimlerini öğrenirken harcadım.” demiştir.

İmâm Muhammed Hazretlerinin talebelerinden Ebû Ubeyd (rah.) der ki: “Bir gün İmâm Muhammed Hazretlerinin yanına vardım. İmâm Şâfiî (rah.) da onun yanında idi. Şâfiî (rah.), ona bir sual sordu ve aldığı cevaptan memnun olarak bir kâğıda yazdı. İmâm Muhammed (rah.) onun bu ilme olan merak ve iştiyakını görünce yüz dirhem çıkarıp ona hediye etti ve ‘Eğer ilim öğrenmeyi arzu ediyorsan, derslerimize devam et.’ dedi.”

İmâm Şâfiî (rah.), on dört yaşında İmâm Muhammed Hazretlerinin ders halkasına katılmış ve on sene kendisinden ders almıştır ve demiştir ki: “Ben, İmâm Muhammed’den öğrendiklerimle bir deve yükü kitap yazdım. Eğer o olmasaydı ilimden hiçbir şey elde edemezdim. Bütün insanlar fıkıhta Iraklıların ıyâli (çocukları, talebesi), Iraklılar da Kûfelilerin ıyâli, Kûfeliler de İmâm-ı Âzam’ın ıyâli gibidir.”

Hicrî:  16  Şevval   1443 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"