23 Kasım 2021 Salı

MÂZİDEN İBRET ALMAYA DAVET

 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : نِعْمَتِ الدَّارُ الدُّنْيَا لِمَنْ تَزَوَّدَ مِنْهَا لِآخِرَتِهِ حَتَّى يُرْضِيَ رَبَّهُ عَزَّ وَجَلَّ وَبِئْسَتِ الدَّارُ لِمَنْ صَدَّتْهُ عَنْ آخِرَتِهِ وَقَصَّرَتْ بِهِ عَنْ رِضَاءِ رَبِّهِ. (ك)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  :  دنيا ، ربى عز وجلي راضى أدنجيه قدار ، اوندان آخرتى إيجن آزغنى حضرلايان كمسيه نه كوزل بر يورتدر . دنيا ، كندسنى آخرت ( آزغى حظرلامق ) دان من أدب ربى نيك رضاسنى قزانمقدان آلقويان كمسه إيجنده نه كوتى بر يردر . "

Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:   Dünya, Rabb’i Azze ve Celle’yi razı edinceye kadar, ondan âhireti için azığını hazırlayan kimseye ne güzel bir yurttur. Dünya, kendisini âhiret (azığı hazırlamak)tan men edip Rabb’inin rızasını kazanmaktan alıkoyan kimse için de ne kötü bir yerdir.”

(Hâkim, el-Müstedrek)

Hicrî:   18   Rebiulahir   1443    Fazilet Takvim

 

MÂZİDEN İBRET ALMAYA DAVET

 

Allâhü Teâlâ, Muhammed Sûresi’nin 8 ve 9. âyet-i kerîmelerinde şöyle buyurmaktadır (meâlen):

Ve o kimseler ki, kâfir oldular. Artık yıkım (helâk) onlara! Ve onların amellerini (Allâhü Teâlâ) iptal etmiştir (boşa çıkarmıştır). O öyledir, çünkü şüphesiz onlar, Allâh’ın indirdiğini kerih gördüler (hoşlanmadılar). Artık (Allah da) onların amellerini iptal (heder) etmiştir.”

Bu âyet-i kerîmede Allah, kâfirler için yıkım ve helâk ile tehditte bulunmuştur. Ve onların bütün amellerini, çalışmalarını boşa gidermiştir. Bu, yıkım ve boşa giderme, Allâh’ın indirdiğinden hoşlanmamaları sebebiyledir. Binâenaleyh o kâfirler kendi irâdeleri ile Allâh’ın dinine hizmet ve yardımda bulunmayıp zıddına, aksine gitmişlerdir. Onun için Allah da onların amellerini boşa çıkarmış, heder etmiştir. Artık onların dünyadaki bazı işleri görünüşte faydalı, ahlâka uygun görülse de manen kıymeti ve faydası yoktur. Çünkü dinî bir esasa dayalı değildir. Cenâb-ı Hakk’a itaat için yapılmamıştır.

Allâhü Teâlâ, Muhammed Sûresi’nin 10. âyet-i kerîmesinde ise şöyle buyurmaktadır (meâlen):

Ya yeryüzünde hiç gezmediler mi ki, bakıversinler, kendilerinden evvelkilerin âkıbetleri ne olmuş? Allah onların kökünü kırmıştır. O kâfirlerin âkıbeti de bunun benzeridir.”

Bu âyette helâk olmuş, yıkılmış, çökmüş olan kavimlerin eserlerini ve onlardan kalan harabeleri tefekkür ile maziden ibret almaya davet vardır. Zira dünyanın çeşitli yerlerindeki batmış, helâk olmuş milletlerin âkıbetleri, yerleri ve izleri gözden geçirilirse görülür ki Allah, onların üzerlerine helâk yağdırmıştır. O kâfirlere de o âkıbetin benzeri olur. Yani o âkıbetin emsâli, yine onun gibi helâk ve yıkımdır.

Hicrî:   18   Rebiulahir   1443    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder