قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ تَعَالَى عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَا نَحَلَ وَالِدٌ وَلَدَهُ أَفْضَلَ مِنْ أَدَبٍ حَسَنٍ. (ك)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : هجبر ( آنا و ) بابا ، أولادنا كوزل آخلاقدان دها دكرلى بر شى باغشلامامش ، ورممشدر . "
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “ Hiçbir (ana ve) baba, evladına güzel ahlâktan daha değerli bir şey bağışlamamış, vermemiştir.”
(Hâkim, el-Müstedrek)
Hicrî: 22 Şevval 1442 Fazilet Takvim
İLLÂ EDEP, İLLÂ EDEP
Allâhü Teâlâ, Tahrîm Sûresi’nin 6. âyet-i kerîmesinde (meâlen): “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi ateşten (cehennemden) koruyun…” buyurmuştur. Yani onları, cehennem ateşine sürüklenmelerine sebep olacak fitne ve isyandan koruyarak Allâh’ın emirlerine, ibadetine sevk edin. Çünkü kişi, kendinden mesul olduğu gibi ailesinden de mesuldür.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: “Her bireriniz râîdir (elinin altında ne varsa onu lâyıkıyla muhafaza ve korumakla mükelleftir) ve her bireriniz elinin altındakilerden hesaba çekilecektir.”
Hazret-i Ali (k.v.), yukarıdaki âyet-i kerîmede geçen “ehlinizi (ailenizi) koruyun” emrini, “Onları edeplendirin ve onlara ilim öğretin.” diye tefsir etmişler, kurtuluşun edep ve ilim ile olacağını ifade buyurmuşlardır.
Hz. Ömer (r.a.): “Önce edebinizi güzelleştirin, sonra ilim öğrenin.” buyurmuştur.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Hiçbir (ana ve) baba, evladına güzel ahlâktan daha değerli bir şey bağışlamamış, vermemiştir.” Çocuğun terbiyesi, zamanında yapılmalıdır. Demir tavında dövülür. Ağaç yaş iken eğilir. “Her iş, vaktine ve mevsimine merhûndur.” Yani bir iş, vaktinde yapıldığında kâmil netice elde edilir. Bunun için, verilecek terbiyenin vaktini de gözetmek gerekir. Nitekim, Hasan-ı Basrî (rah.), “Küçük yaşlardaki öğrenme, taş üzerine yapılan nakış gibidir.” buyurmuştur.
Abdullah bin Mübârek (rah.) şöyle buyurur: “Kendisinde, öncekilerin ve sonrakilerin ilmi olan bir kimse olsa, onunla görüşemediğime üzülmem. Ancak ilim yolunun edebini öğrenmiş bir kimse olduğunu duysam, onunla görüşmeyi arzu ederim, görüşemediğim zaman da üzülürüm.”
İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri “Edepten ârî ve uzak olanların Allâhü Teâlâ’ya vâsıl olmaları mümkün değildir.” buyurmuşlardır.
Ebu’l-Fâruk Süleyman Hilmi TUNAHAN (k.s.) (SİLİSTREVÎ) Hazretleri de: “Manevî yolun tamamı edeptir. Hiç bî-edeb, vâsıl-ı Hudâ olamaz.” buyurmuşlardır.
Hicrî: 22 Şevval 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder