قَالَ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ لِي رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: يَا بُنَيَّ إِنْ قَدَرْتَ أَنْ تُصْبِحَ وَتُمْسِيَ لَيْسَ فِي قَلْبِكَ غِشٌّ لِأَحَدٍ فَافْعَلْ. (ت)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : أى اوغلم ، قلبنده هجبر كمسيه قرش كين بسلمدن صباحلايب آقشاملامايه كوجون يترسه بويله ياب . "
Enes bin Mâlik radıyallâhü anh dedi ki: Peygamberimiz (s.a.v.) bana şöyle buyurdu: “ Ey oğlum, kalbinde hiçbir kimseye karşı kin beslemeden sabahlayıp akşamlamaya gücün yeterse böyle yap.”
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 12 Zilkâde 1442 Fazilet Takvim
SÜNNET-İ SENİYYEYE MÜTÂBAATIN FAZİLETİ
Şeyh Mahmûd el-Gaznevî, çıktığı bir yolculukta, bir ara uykuya dalar. Uyku esnâsında Bilâl radıyallâhü anh’ın sanki yüksek bir mekânda:
“Ey insanlar! Haydi, Resûlullah sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimize gelin.” diye seslendiğini görür. Devamını şöyle anlatır:
“Ben de hemen uyuduğum yerden çıkıp davet ettiği yere doğru koştum. Geniş bir meydana vardım. İnsanlar, meydanda büyük bir halka yapmışlardı. Takrîben dört yüz kişi vardı ki hepsi Ashâb-ı Kirâm’dan idi. Etrafıma bakındım ama Ebû Zer ve Ebu’d-Derdâ radıyallâhü anhümâ’dan başka kimseyi tanıyamadım. Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, halkanın başında oturmakta idi. Yanında bulunan Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri ile konuşuyorlardı. Bu sırada Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) başlarını kaldırdılar ve şöyle buyurdular:
‘Ümmetimin en hayırlıları; benim içinde bulunduğum asır (Ashâbın asrı), sonra onların peşinden gelenler (yani Tâbiîn), sonra da onların peşinden gelenler (yani Tebe-i Tâbiîn)dir.’ Sonra Ashâb-ı Kirâm’ına işaret ederek tekrar buyurdular ki:
‘Benim içinde bulunduğum asrın, sadece sizler olduğunu mu zannediyorsunuz! Bilakis kıyamete kadar benim sünnetimle amel eden ve bana tâbi olan herkes benim asrımdandır.”
NÜKTE: ÖLÇMÜŞ GİDİYOR!
Bir gün Nasreddin Hoca rahmetullâh’a:
“Sen âlim bir zâtsın. Şu bizim müşkilimizi hallediver. Acaba dünya kaç arşındır?” derler.
O esnada bir cenaze götürülüyormuş. Hoca merhum tabutu göstererek demiş ki:
“Bu sualin cevabını şu gidenden sorunuz. Bakınız, o ölçmüş, şimdi gidiyor.”
Hicrî: 12 Zilkâde 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder