11 Haziran 2021 Cuma

PEYGAMBERLERİN MİRASI İLİMDİR


 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ تَعَالَى عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:  إِنَّ اللهَ قَالَ مَنْ عَادَى لِي وَلِيًّا فَقَدْ آذَنْتُهُ بِالْحَرْبِ. (خ)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  : نمازده إكن صاغه صوله باقمقدان صاقننز . زيرى برينز نماز إيجنده اولديغى متدتجه ، ربنه مناجعت أدر  . "

Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “ Allâhü Teâlâ buyurdu ki: Kim benim velî bir kuluma düşmanlık ederse, muhakkak ben de ona harp ilan ederim.”

(Sahîh-i Buhârî)

Hicrî:   01   Zilkâde    1442    Fazilet Takvim

 

PEYGAMBERLERİN MİRASI İLİMDİR

 

Tâbiîn’den Kesir bin Kays (rah.)’dan şöyle rivâyet olundu: Biz, Ebu’d-Derdâ (r.a.) ile birlikte Dımaşk mescidinde oturuyorduk. Bir zât geldi ve dedi ki: “Ey Ebu’d-Derdâ! Ben Resûlullah (s.a.v.)’in şehri Medîne’den, sizden rivayet edilen bir hadîs-i şerîfi öğrenmek için geldim.”

Ebu’d-Derdâ (r.a.): “Ticaret veya başka bir maksatla değil de sırf bu hadîs-i şerîf için geldin, öyle mi?” diye sorunca o zât, “Evet! Sadece bu hadîs-i şerîf için geldim.” dedi. Bunun üzerine Ebu’d-Derdâ (r.a.) şöyle buyurdu: “Ben, Resûlullah (s.a.v.)’den şöyle işittim: ‘Kim ilim öğrenmek için bir yola girerse, Allâhü Teâlâ (sâlih amele muvaffak kılarak) ona cennet yolunu kolaylaştırır. Melekler, ilim talebesinin yaptığı işe razı olduklarından, onlar için kanatlarını sererler. Âlim için, göklerde ve yerde ne varsa hattâ suyun içerisindeki balıklar dahi istiğfar eder. Âlimin, (câhil) âbid üzerine fazileti on dördüncü günde ayın, diğer yıldızlar üzerine olan üstünlüğü gibidir. Âlimler, Peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler, miras olarak dirhem ve dinar bırakmazlar. Ancak ilim miras bırakırlar. O hâlde kim ki ilim öğrenirse (Peygamberlerin mirasından) büyük bir pay almış olur.”

Muhammed bin Sîrîn (rah.)’dan şöyle naklolundu: Bir gün Basra mescidine girdim. Esved bin Serîğ, önünde toplanan kişilere kıssa anlatıyor, vaaz ediyordu. Onun arkasında, mescidin diğer tarafında da fıkıh ilmi ile meşgul olan bir topluluk vardı. Fıkhî meseleler konuşup, müzakere ediyorlardı. Biraz namaz kıldım. Namazı bitirdikten sonra kendi kendime dedim ki, Esved’in yanına varayım. Umulur ki onlara bir rahmet isabet eder, bana da isabet etsin. Sonra dedim ki, fıkıh halkasına varayım. Hiç duymadığım bir mesele duyar, onunla amel ederim. Hangisinin benim için daha faydalı olacağını bilemedim. Bir müddet tereddüt ettim. Sonunda o iki meclisten hiçbirisine varamadım. O günün gecesinde rüyamda şöyle bir ses işittim:

“Haberin olsun ki; şayet sen fıkıh müzakere edilen halkaya gelmiş olsaydın, elbette o halkada Cebrâil (a.s.) ile beraber oturacaktın.”

Hicrî:   01   Zilkâde    1442    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder