قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ صَلَّى عَلَيَّ حِينَ يُصْبِحُ عَشْرًا وَحِينَ يُمْسِي عَشْرًا أَدْرَكَتْهُ شَفَاعَتِي. (طب)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) بيوردولر ، " كيم
صباحه أرديكنده اون دفعه و آقشامه اولاشديغنده اون دفعه بانه صلوات اوقورسه شفاعتم اونه اولاشر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: "Kim, sabaha erdiğinde on defa ve akşama ulaştığında on defa bana salevât okursa şefâatim ona ulaşır.”
(Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)
Hicrî: 01 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
RESÛLULLAH EFENDİMİZİN ŞEFÂATİ
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular:
“Kıyâmet günü geldiği zaman insanlar deniz dalgaları gibi birbirine çarparak karışacaklar. Sonra Âdem Aleyhisselâm’a gelerek: ‘Zürriyetine şefâat et!’ diyecekler. Âdem Aleyhisselâm: ‘Ben ona ehil değilim, siz İbrahim Aleyhisselâm’a gidin; çünkü o Halîlullâh’tır’ diyecek. Bunun üzerine İbrahim Aleyhisselâm’a gelecekler. O da: ‘Ben buna ehil değilim, siz Mûsâ Aleyhisselâm’a gidin, çünkü o Kelîmullâh’tır’ diyecek. Müteâkiben Hz. Mûsâ’ya gelinecek. O da: ‘Ben buna ehil değilim; siz Îsâ Aleyhisselâm’a gidin; çünkü o Rûhullah’tır’ diyecek. Sonra Îsâ Aleyhisselâm’a gelecekler. O da: ‘Ben buna ehil değilim; siz Muhammed Aleyhisselâm’a gidin’ diyecek.
Nihayet bana gelecekler. Ben onlara: ‘(Evet) Ben buna ehilim’ diyerek hemen gidip Rabbimin huzuruna (çıkmak için) izin isteyeceğim. Bana izin verilecek. Ben de onun huzurunda durarak ona öyle hamd ve senâlarda bulunacağım ki, şimdi onları söylemeye gücüm yetmez; onları bana Allah ilhâm edecek. Sonra secdeye kapanacağım. Bana: ‘Yâ Muhammed, başını kaldır ve söyle ki, sözün dinlensin, iste (isteğin) verilsin, şefâat dile, sana şefâat hakkı verilsin’ denilecek. Bunun üzerine ben: ‘Yâ Rabbi! Ümmetimi! Ümmetimi!’ diyeceğim. Bana: Haydi git, kimin kalbinde bir buğday yahut arpa tanesi kadar iman varsa onu cehennemden çıkar, denilecek. Ben gidip bunu yapacağım. Sonra yine Rabbime dönerek aynı hamd ve senâlarla ona hamd edeceğim. Sonra ona secde ederek yere kapanacağım. Bana (yine:)
‘Yâ Muhammed, başını kaldır da söyle, sözün dinlensin, iste ki isteğin verilsin; şefâat dile, sana şefâat hakkı verilsin’ denilecek. Ben (yine) ‘Ümmetimi! Ümmetimi!’ diyeceğim. Bunun üzerine bana: ‘Haydi git, kimin kalbinde hardal tanesi kadar iman varsa onu cehennemden çıkar’ denilecek. Ben gidip bunu da yapacağım. Sonra Rabbime dönerek aynı hamdlerle ona hamdedeceğim ve secdeye kapanacağım.
Bana (tekrar): ‘Yâ Muhammed, başını kaldır söyle ki sözün dinlensin; iste isteğin verilsin. Şefaat dile, sana şefâat hakkı verilsin’ denilecek. Ben de: ‘Yâ Rabbi! Ümmetimi! Ümmetimi!’ diyeceğim. Bana: ‘Git, kalbinde hardal tanesinden çok daha az iman olan kim varsa onu da cehennemden çıkar’ denilecek. Ben hemen gidip bunu da yapacağım.”
(Sahîh-i Müslim)
”Hicrî: 01 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder