كَانَ عُمَرُ يَقُولُ: أَبُو بَكْرٍ سَيِّدُنَا وَأَعْتَقَ سَيِّدَنَا يَعْنِي بِلَالًا. (خ)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) بيوردولر ، " أبو بكر ، بزم أفندمزدر و ( بر ديكر ) أفندمزى آزاد أتمشدر ." در و بونونله حضرتى بلالى قصد أدر . "
Hazret-i Ömer (r.a.): " Ebûbekir, bizim efendimizdir ve (bir diğer) efendimizi âzâd etmiştir.” der ve bununla Hazret-i Bilâl’i kastederdi.
(Sahîh-i Buhârî)
Hicrî: 02 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
HAZRET-İ BİLÂL’İN BORCU -1
Abdullah Hûrînî (r.a.) anlattı: Haleb’de Resûlullâh’ın (s.a.v.) müezzini Bilâl (r.a.) ile karşılaştım. Ona:
“Yâ Bilâl! Resûlullâh’ın mâlî harcamaları nasıl idi, bana anlatır mısın?” dedim. Şöyle anlattı:
“Peygamberliğinden vefatına kadar, harcamalarına dair olan şeylerin vazifelisi bendim. Bir Müslüman ona geldiğinde, eğer onun elbiseye muhtaç olduğunu gördü ise bana emrederdi, verecek bir şey olmazsa gider bir miktar borç alır, onunla elbise vesâir şeyler alırdım. Sonra o geleni giydirir ve yedirirdim. Hatta bir gün müşriklerden bir adam karşıma çıktı ve dedi ki: “Yâ Bilâl! Ben hâli vakti yerinde bir kimseyim. Bir daha borç alacağında başkasına gitme, benden al.” Ben de artık ondan borç alıyordum.
Bir gün abdest alıp ezân okumak için gidiyordum. O müşrik, tüccarların bulunduğu bir topluluğun arasında idi. Beni görünce yüzünü ekşitti ve: “Ey Habeşli!” dedi. Ben “Buyur.” dedim. Bana ağır sözler söyledi ve “Ay sonuna ne kadar vaktin kaldığını bilir misin?” dedi. Ben “Yakındır.” dedim. “İyi bil ki ay sonuna dört gece kaldı. Sana verdiğim borçların hepsini alacağım. Çünkü ben sana verdiklerimi, ne senin ne de inandığın zâtın iyiliği için vermedim. Ben, ancak benim kölem olasın da, eskiden çobanlık yaptığın gibi koyunlarımı güdesin diye verdim” dedi.
Bu, benim çok gücüme gitti. Yoluma devam edip ezanı okudum. Yatsı namazını kıldıktan sonra, Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) hâne-i saâdetlerine gitmişlerdi, ben de yanına gittim. İzin alıp huzuruna girdim.
“Anam babam sana fedâ olsun yâ Resûlallâh! Size borç aldığımı söylediğim müşrik, bana şöyle şöyle söyledi. Benim de sizin de yanınızda bunları ödeyecek bir şey yoktur. O müşrik beni rezil etmek istiyor. Bana izin verin, civarda Müslüman olmuş köylere gideyim. Cenâb-ı Hak, borçlarımı ödeyecek kadar mal ihsan edince geri döneyim.” dedim.
Sonra huzurundan çıkıp evime döndüm.... Yüzümü ufka çevirerek uzandım. Her ne vakit beni uyku kaplasa uyanıveriyordum. Bu halde sabahı bekleyerek geceyi geçirdim.
(Devamı yarın)”
Hicrî: 02 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder