قَالَ
اللهُ تَعَالَى: إِنَّا أَعْطَيْنَاكَ الْكَوْثَرَ. (سورة الكوثر، ۱ )
الله
تعالى شويلع بيوردى ( مآلاً ) : "(
حبيبم آحمد ) شبهه يوق كى بز صنه كوثرى ورديك ."
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “(Habîbim Ahmed) Şüphe yok ki biz sana Kevser’i verdik.”
(Kevser Sûresi, âyet 1)
(Kevser Sûresi, âyet 1)
Hicrî: 13 Rabiulevvel 1440 Fazilet
Takvimi
CENNETE KİM GİRER?
Bir kimse Peygamber Efendimize (sallallâhü aleyhi ve sellem) gelerek:
“Ya Resûlallah, ben ancak Ramazân-ı Şerîf orucunu tutabiliyorum, üzerine ilâve edemiyorum. Ve beş vakit namazı kılabiliyorum üzerine ilâve edemiyorum. Zekât ve hac farz olacak kadar malım olmadığı gibi sadaka vermeye imkânım da yok. Bu halde ben öldüğüm zaman nerede olacağım?” dedi.
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) “Cennettesin” buyurdular.
O kişi tekrar: “Ya Resûlallah, sizinle beraber mi?” diye sorunca Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) tebessüm ederek:
“Eğer kalbini kin ve hasetten, lisanını gıybet ve yalandan, gözlerini de Allâhü Teâlâ’nın haram kıldığı şeylere ve bir mü’mine hakîr görerek bakmaktan muhâfaza edersen (ellerini birleştirerek) benimle beraber şu iki elimin avuçları gibi cennete girersin.” buyurdular. (Kûtü’l-Kulûb)
FAKÎH A’RÂBÎ
Enes bin Mâlik (radıyallâhü anh) şöyle anlattı:
Bir A’râbî, Peygamber Efendimize (s.a.v.): “Ya Resûlallah, (kıyâmet günü) mahlûkâtı hesaba kim çeker? diye sordu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.):
“Allah Azze ve Celle” buyurdular
“Bizzat kendisi mi?” dedi.
“Evet” buyurdular.
A’râbî tebessüm etti. Peygamber Efendimiz (s.a.v.):
“Neden güldün ey A’râbî” diye sordular. A’râbî:
“Muhakkak kerîm ve cömert olan kimse, gücü yettiği zaman affeder, hesâba çekeceği zaman da yumuşak ve müsâmahalı davranır.” dedi.
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem):
“Doğru, ancak dikkat et, Allah Azze ve Celle’den daha kerîm kimse yoktur. O cömertlerin en cömerdidir.” buyurduktan sonra “A’râbî çok iyi anladı.” buyurdular.
(Kûtü’l-Kulûb)
Hicrî: 13 Rabiulevvel 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder