27 Şubat 2013 Çarşamba

İLK MÜSLÜMANLARIN HABEŞİSTAN’A HİCRETİ




Hadîs-i Şerîf,:  “Kim bir müslümanın dünya sıkıntılarından bir sıkıntısını giderirse, Allah da onun kıyâmet sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir.” (Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 17 Rebîulahır 1434   •Fazilet Takvim

İLK MÜSLÜMANLARIN HABEŞİSTAN’A HİCRETİ


Müşrikler, Müslümanlara eziyetlerini şiddetlendirince Cafer bin Ebî Tâlib ile bazı Müslümanlar Habeşistan’a hicret ettiler. Kureyşliler onları geri getirmek üzere Amr bin el-Âs ve Umâre bin Velîd’i Necâşî’ye ve eşrafa hediyelerle gönderdiler. Amr ve Umâre, Necâşî’ye;
 “Memleketinize sizin ve bizim dinimiz üzere olmayan kavmimizden bazıları geldi, onları bize teslîm ediniz.” dediler. Meclisteki eşrâf da teslîm etmesini tavsiye ettiler. Necâşî “Ben onları dinleyip ne olduklarını anlamadan size teslîm etmem” dedi. Sonra Hz. Cafer ve diğer Müslümanları huzuruna getirtti.

Hz. Cafer, meclise girdiğinde selâm verdi, fakat orada âdet olduğu üzere secde etmedi. Necaşi;
“Ey topluluk! Söyleyiniz, niçin benim yanıma kavminizden şunlar gibi girmediniz, Îsâ bin Meryem hakkında ne dersiniz, sizin dininiz nedir?” diye sordu. Şöyle cevap verdiler:
“Dînimiz İslâm’dır. Bunu bize nesebini ve evsâfını pek iyi bildiğimiz içimizden bir zât getirdi. Allâh, bizden öncekilere nasıl resûller gönderdi ise bize de onu gönderdi. O bize, ana babaya iyiliği, doğruluğu, ahde vefâyı, emânetleri edâyı emreder, putlara tapmaktan men eder, sadece bir olan Allâh’a ibâdet etmemizi ve ona ortak koşmamamızı emreder. Biz onu tasdîk ettik, Allâh’ın kelâmını anladık ve bildik ki onun getirdikleri Allâh katındandır. Biz böyle yaptığımızda kavmimiz bize ve sâdık Peygambere düşman oldular, Onu yalanladılar ve öldürmek istediler, bizleri putlarına taptırmak istediler. Biz de dinimiz ve kanımız için sizin yanınıza hicret ettik.
Sizin huzurunuza selâm ile girmemiz ise; Peygamberimiz bildirdi ki cennet ehlinin tahiyyesi selâmdır. Bizlere de karşılaştığımızda böyle yapmamızı emretti.
Hz. Îsâ’ya gelince o sadece Allâh’ın kulu ve resûlü, Meryem’e ilkâ ettiği kelimesi ve ondan bir ruhtur, pek iffetli Meryem’in oğludur.” dedi.
Necaşi, Amr’a hediyelerini iâde ettirdi ve “Bunları teslim etmem için bana dağlar ağırlığınca altın verseniz kabûl etmem” dedi, Müslümanlara da emân verdi. Daha sonra kendisi de Müslüman olmuştur. Allah ondan razı olsun. 
Hicrî: 17 Rebîulahır 1434   •Fazilet Takvim


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder