Hadîs-i Şerîf,: “Kim bir müslümanın dünya sıkıntılarından bir sıkıntısını
giderirse, Allah da onun kıyâmet sıkıntılarından bir sıkıntısını
giderir.” (Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 17 Rebîulahır 1434 •Fazilet Takvim
İLK MÜSLÜMANLARIN HABEŞİSTAN’A HİCRETİ
Müşrikler, Müslümanlara eziyetlerini şiddetlendirince Cafer bin Ebî
Tâlib ile bazı Müslümanlar Habeşistan’a hicret ettiler. Kureyşliler
onları geri getirmek üzere Amr bin el-Âs ve Umâre bin Velîd’i Necâşî’ye
ve eşrafa hediyelerle gönderdiler. Amr ve Umâre, Necâşî’ye;
“Memleketinize sizin ve bizim dinimiz üzere olmayan kavmimizden
bazıları geldi, onları bize teslîm ediniz.” dediler. Meclisteki eşrâf da
teslîm etmesini tavsiye ettiler. Necâşî “Ben onları dinleyip ne
olduklarını anlamadan size teslîm etmem” dedi. Sonra Hz. Cafer ve diğer
Müslümanları huzuruna getirtti.
Hz. Cafer, meclise girdiğinde selâm verdi, fakat orada âdet olduğu üzere secde etmedi. Necaşi;
“Ey topluluk! Söyleyiniz, niçin benim yanıma kavminizden şunlar gibi
girmediniz, Îsâ bin Meryem hakkında ne dersiniz, sizin dininiz nedir?”
diye sordu. Şöyle cevap verdiler:
“Dînimiz İslâm’dır. Bunu bize nesebini ve evsâfını pek iyi bildiğimiz
içimizden bir zât getirdi. Allâh, bizden öncekilere nasıl resûller
gönderdi ise bize de onu gönderdi. O bize, ana babaya iyiliği,
doğruluğu, ahde vefâyı, emânetleri edâyı emreder, putlara tapmaktan men
eder, sadece bir olan Allâh’a ibâdet etmemizi ve ona ortak koşmamamızı
emreder. Biz onu tasdîk ettik, Allâh’ın kelâmını anladık ve bildik ki
onun getirdikleri Allâh katındandır. Biz böyle yaptığımızda kavmimiz
bize ve sâdık Peygambere düşman oldular, Onu yalanladılar ve öldürmek
istediler, bizleri putlarına taptırmak istediler. Biz de dinimiz ve
kanımız için sizin yanınıza hicret ettik.
Sizin huzurunuza selâm ile girmemiz ise; Peygamberimiz bildirdi ki
cennet ehlinin tahiyyesi selâmdır. Bizlere de karşılaştığımızda böyle
yapmamızı emretti.
Hz. Îsâ’ya gelince o sadece Allâh’ın kulu ve resûlü, Meryem’e ilkâ
ettiği kelimesi ve ondan bir ruhtur, pek iffetli Meryem’in oğludur.”
dedi.
Necaşi, Amr’a hediyelerini iâde ettirdi ve “Bunları teslim etmem için
bana dağlar ağırlığınca altın verseniz kabûl etmem” dedi, Müslümanlara
da emân verdi. Daha sonra kendisi de Müslüman olmuştur. Allah ondan razı
olsun.
Hicrî: 17 Rebîulahır 1434 •Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder