Hadîs-i Şerîf: “(Hakîkî) zenginlik, mal çokluğundan değildir. (Hakîkî) zenginlik
ancak nefis zenginliği (kanâat etmek)dir.” (Hadîs-i Şerîf,
Müttefekun aleyh)
Hicrî: 21 Rebîulevvel 1434 •Fazilet Takvim
HİÇBİR MÜSLÜMANI HAKİR GÖRME
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Hz. Ebû Bekir'e (r.a) şöyle buyurdular:
“Yâ Ebâ Bekir! İnsanların dünyaya koştuğunu gördüğün zaman sen âhiret için çalış.
Her zaman ve her yerde Allâhü Teâlâ’yı zikret.
Sen Allâhü Teâlâ’yı zikredersen o da seni zikreder (rahmet ve mağfiretiyle muâmele eder).
Müslümanlardan hiç kimseyi hakir görme.
Zira Müslümanların küçükleri Allâhü Teâlâ nezdinde daha büyüktür.”
Zira Müslümanların küçükleri Allâhü Teâlâ nezdinde daha büyüktür.”
“KANÂAT BİTMEZ TÜKENMEZ HAZİNEDİR.”
Allâhü Teâlâ -meâlen-: “Dünyâ hayâtındaki maîşetleri biz taksîm ettik.” (Zuhruf, 32) buyurdu.
Hadîs-i şerîfde: “Allâh’ın sana takdîr buyurduğuna râzı olursan
insanların en zengini olursun.” buyuruldu.
Muhakkak Allâh’ın taksîm
buyurduğuna râzı olanın kalbi zengin olur, başkasının elindekine bakmaz.
Kanâat bitmez tükenmez hazinedir.
Kanaatle zenginlik ve servete nail olunur.
Kanâat eden fakir ise de zengin olur.
Kim kanâat etmezse zengin ise de fakîrdir.
Yetecek kadara kanaat etmek iffete götürür.
Kim kadere razı olursa az bir şeye kanaat eder.
Dünyada insanın başına gelen şeyler zayıflığından değildir,
kurtulduğu şerlerden de kendi kuvvetiyle kurtulmuş değildir.
Kaçırdığını
zannettiği dünya fırsatlarından ümîdini kesen huzurlu olur.
Rahatın
tamamı Allâh’ın taksîmine rızâ göstermekte ve sadece vaktin icabına göre
hareket etmektedir.
Hüznün tamamı, geçmiş işlere eseflenmek ve dünyanın
gelecek işlerinin kaygısını çekmektedir.
Hasılı, saâdetin tamamı ve her türlü nâiliyyet Allâh’ın kazâsına rızâ
ve taksîm ettiğine kanâattedir.
Kul, efendisinin verdiğine razı olmalı
gelecekte nereden nasıl ve ne geleceğinin kaygısını çekmemelidir. Zira
bu ona ait bir iş değildir.
Hicrî: 21 Rebîulevvel 1434 •Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder