1 Temmuz 2024 Pazartesi

YALANCILIK FECÂATTİR

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِذَا كَذَبَ الْعَبْدُ تَبَاعَدَ عَنْهُ الْمَلَكُ مِيلًا مِنْ نَتْنِ مَا جَاءَ بِهِ. (ت)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : قل ، يالان سويلديكى زمان ( آغزندان جقان ) بس قوقى سببيله ملكلر اوندان بر مل اوزاقلاشرلر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  “Kul, yalan söylediği zaman (ağzından çıkan) pis koku sebebiyle melekler ondan bir mil uzaklaşırlar.”

(Sünen-i Tirmizî)

Hicrî:    25  Zilhicce  1445  Fazilet Takvim

 

YALANCILIK FECÂATTİR

 

Yalan söylemek, bir şeyin bile bile doğrusunu söylememek, demektir. Yalan söylemek, dilsiz olmaktan daha fenadır ve büyük günahlardandır. Yalan; dedikodu, iftira, gıybet ve söz taşıma gibi kötü ahlâklara sebep olur.

Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlardır: “(Sözünde, işinde) doğruluk, insanı hayra götürür, hayırlı işler de Cennet’e kılavuzluk eder. Doğruluk, kendisinin şiârı olan kimse, (bu seciyesiyle) sıddîk (vasfına müstehak) olur. Yalancılık da muhakkak insanı fücûra (şerre, ahlâksızlığa) sürükler, şer de Cehennem’e götürür. Şiârı yalancılık olan kimse de Allah indinde kezzâb (yalancılar) defterine yazılır.”

Bu kötü hastalığın ilacı, yalan söyleyenin, insanların kendisini hakir göreceğini, ayıplayacağını ve haysiyetinin beş paralık olacağını hatırından çıkarmamasıdır. Çünkü yalandan herkes tabîî olarak nefret eder. Hattâ bizzât yalancı, kendisine yalancılık isnat olunmasına razı olmaz. Biri kendisine, “yalancı” dese canı sıkılır. Zira yalancının, kimsenin yanında itibarı yoktur.

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurmuşlardır ki:

“Dört şey her kimde bulunursa o, tam bir münâfık olur. Her kimde de bunlardan sadece biri bulunursa, onu terk edinceye kadar, kendisinde münâfıklıktan bir huy kalmış olur. Bunlar; kendisine bir şey emanet edildiği zaman hıyânet etmek, konuştuğunda yalan söylemek, bir söz verdiğinde sözünü bozmak, birisiyle mücadele ettiği zaman haktan ayrılmaktır.”

Şurası da düşünülmelidir ki konuşmak nimeti, Cenâb-ı Hak tarafından insanlara husûsî olarak bahşolunmuş bir fazilettir. Bu fazilet ile yapılması gereken, hayırlı şeyleri insanlara anlatmaktır. Yalan, işte bu maksadı mahveder. İnsanın, Allâhü Teâlâ’nın emaneti olan bir fazileti, bu suretle iptal etmesi küfrân-ı nimet olup büyük bir vebaldir.

Hicrî:    25 Zilhicce  1445  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder