4 Ocak 2023 Çarşamba

NESÎBE BİNTİ KA‘B RADIYALLÂHÜ ANHÂ -1

قَالَ اللهُ تَعَالَى : إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ اُولٰٓئِكَ هُمْ خَيْرُ الْبَرِيَّةِ. (سورة البينة، ٧)

الله تعالى شويله بيوردى ( مئالا ) :  محقق إيمان أديب صالح عمللر إشلين كمسلر إيسه إشته اونلار ، ياراطلمشلرين أك خيرلسيدر  . "

Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen):  Muhakkak iman edip sâlih ameller işleyen kimseler ise işte onlar, yaratılmışların en hayırlısıdırlar.”

(Beyyine Sûresi, âyet 7)

Hicrî:  12   Cemaziyelahir    1444 Fazilet Takvim

 

NESÎBE BİNTİ KA‘B RADIYALLÂHÜ ANHÂ -1

 

Peygamber Efendimizin (s.a.v.) bi‘setinin (peygamber olarak gönderilmesinin) on üçüncü senesinde Medîne-i Münevvere halkından bir topluluk, Mekke’de Mina civarında bulunan Akabe mevkiinde Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem ile buluştular. Resûl-i Zîşân Efendimizin (s.a.v.) mübarek elini tutarak, “Sizi hak peygamber olarak gönderen Allâh’a yemin olsun ki kendimizi ve ailemizi koruduğumuz gibi sizi de koruyacağız.” diyerek bîat ettiler.

Bu bîati yapanlar, 73’ü erkek, ikisi de hanım olmak üzere 75 kişi idi. Hanımlardan biri Ümmü Umâre nâmındaki Nesîbe radıyallâhü anhâ, diğeri de Benî Seleme’den Esmâ binti Amr (r. anhâ) idi. Bu hanımlardan Nesîbe (r. anhâ), mücahidlere su dağıtmak gibi vazifeler için bazı harplere katılmıştı. Eşi ve iki oğlu Habîb ve Abdullah ile birlikte Uhud Harbi’ne de iştirâk etmişti.

Uhud Harbi’nde, Müslümanlar galip iken sonradan düşman ordusu toparlanmış ve Müslüman mücâhidlerini dağıtarak Peygamber Efendimize (s.a.v.) doğru hücum etmişlerdi. Peygamber Efendimiz ise yerinden hiç kıpırdamayarak düşmana karşı koyuyorlardı. Ashâb-ı Kirâm’dan bazıları da etrafında pervane olmuşlar, var güçleri ile Peygamber Efendimizi müdafaa ediyorlardı. Bu esnâda Nesîbe (r. anhâ) da meydana çıktı, gayet cesur bir şekilde savaşıyordu. Hattâ Peygamber Efendimize (s.a.v.) hücum eden bir düşman askerinin ayağını yaralayıp attan düşürerek öldürdü. Kendisi de birkaç yerinden yaralanıp kanlar içinde kaldığı hâlde çekinmeden kocasını ve oğullarını cenge teşvik ediyor ve onlara cesaret veriyordu. Düşman ne tarafa hücum etse hemen kocası ve oğulları ile o tarafa yetişip müdafaa ediyordu. Bu sebeple de Resûlullah Efendimizin, “Yâ Rabbi! Bunları Cennet’te bana komşu eyle!” duasına mazhar oldular. Yine Resûlullah Efendimizin (s.a.v.), “O gün nereye baksam, Ümmü Umâre’nin, beni korumak için savaştığını görüyordum.” buyurdukları rivâyet olunmuştur. (Devamı yarın)

Hicrî:     12 Cemaziyelahir  1444 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder