قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: طَعَامُ الْوَاحِدِ يَكْفِي الِاثْنَيْنِ وَطَعَامُ الِاثْنَيْنِ يَكْفِي الْأَرْبَعَةَ وَطَعَامُ الْأَرْبَعَةِ يَكْفِي الثَّمَانِيَةَ. (م)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : ... بر كشنك يمكى إيكى كشيه يتر إيكى كشنك يمكى دورت كشيه يتر ، دورت كشنك يمكى سكز كشيه يتر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “… Bir kişinin yemeği iki kişiye yeter, iki kişinin yemeği dört kişiye yeter, dört kişinin yemeği sekiz kişiye yeter.”
(Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 27 Şaban 1442 Fazilet Takvim
MÜSLÜMANLARIN MÜHİM VAZİFESİ: YEMEK İKRAM ETMEK
Müslümanlar, daima müsafirperver, eli açık ve cömert olmalıdırlar. Hâli vakti yerinde olanlar, fakirlere ve zayıflara yardım etmeli, onlara, Allâhü Teâlâ’nın, kendilerine ihsan ettiği nimetlerden ikram etmeyi bir insanlık vazifesi bilmelidirler. Refah içinde yaşayanlar, münasip zamanlarda ikram sofraları tertip etmelidirler. Zira bu gibi ikramlar, muhabbet ve dayanışmanın artmasına vesile olur, medenî hayatın takdirlere şâyân bir surette gelişmesine hizmet eder.
Kur’ân-ı Kerîm’de, Müslümanların bu yoldaki güzel hareketleri takdir edilerek şöyle buyuruluyor (meâlen): “Ve onlar (ihtiyaçlarına rağmen) miskine, yetime ve esîre seve seve yemek yedirirler.” (İnsan Sûresi, âyet 8) Yani bu zümreden olan Müslümanlar, geçimlerini teminden âciz fakirlere, yetimlere, esirlere seve seve yemek yedirirler. Bu yolda harcadıkları şeylere kendilerinin ihtiyacı, kalben meyli bulunsa bile mallarını, o muhtaç kimselere sarf etmekten geri durmazlar. Sonra o güzîde Müslümanlar, muhtaç kimselere yedirdikleri yemekleri, verdikleri malları sırf Allâh’ın rızası için infak ederler. Bunların karşılığında, muhtaç kimselerden ne bir mükâfat, ne de bir teşekkür beklerler. Bütün bu yaptıkları iyilikleri, dinî ve insanî bir vazifeyi yerine getirmek, Hak Teâlâ’nın rızasını kazanmak gibi ulvî bir maksatla yaparlar. Nitekim İnsan Sûresi’nin, “O ebrâr (iyiler) şüphe yok, biz size ancak Allâh’ın rızasını kazanmak için yediriyoruz, sizden bir mükâfat ve bir teşekkür istemiyoruz (derler).” meâlindeki 9. âyet-i kerîmesi bu ulvî maksadı açıklamaktadır.
Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadîs-i şerîflerinde, “Yemek yedirmek ve sözün güzelce olması, cennete nâil olmayı icap eder.” buyurmaktadır. Binaenaleyh lâyık olan kimselere yemek yediren, ikram ve infakta bulunan Müslümanların yarın âhirette büyük mükâfatlara nâil, cennetlere dâhil olacakları şüphesizdir. Yüce dinimizin bu hususlara dair gösterdiği yolu ihlâsla takip edenler şüphe yok ki cennette, Cemâlullâh’ı görmek şerefine nâil olacaklardır.
Hicrî: 27 Şaban 1442 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder