PEYGAMBERİMİZİN (S.A.V.) MISIR MELİKİ MUKAVKIS’A MEKTUBU

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:  مَنْ قَرَأَ الْقُرْآنَ فَلْيَسْأَلِ اللهَ بِهِ فَإِنَّهُ سَيَجِيءُ أَقْوَامٌ يَقْرَؤُنَ الْقُرْآنَ يَسْأَلُونَ بِهِ النَّاسَ. (ت)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  : كيم قرآن كريمى اوقورسه ، قارشليغنى الله تعالى دان إستسين . جونكى أؤيله طوبلولقلر كلجككى ، قرآن كريم اوقوياجقلر و اونونله إنسانلردان بر شيلر إستيه جكلر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kim Kur’ân-ı Kerîm’i okursa, karşılığını Allâhü Teâlâ’dan istesin. Çünkü öyle topluluklar gelecek ki, Kur’ân-ı Kerîm okuyacaklar ve onunla insanlardan bir şeyler isteyecekler.”

(Sünen-i Tirmizî)

Hicrî:   08   Ramazan     1442    Fazilet Takvim

 

PEYGAMBERİMİZİN (S.A.V.) MISIR MELİKİ MUKAVKIS’A MEKTUBU

“

Peygamberimiz (s.a.v.), Mısır ve İskenderiye meliki olan Mukavkıs’a mektup yazmışlardır. Mektûb-ı şerîf şöyledir: “Rahman ve Rahim olan Allâh’ın ism-i şerîfiyle…

Allâh’ın kulu ve Resûlü Muhammed’den Kıbt kavminin büyüğü Mukavkıs’a:

Selam, hidâyete tâbi olanlara olsun. Seni, İslâm’a davet ederim. Müslüman ol ki selâmet bulasın ve Allâhü Teâlâ sana iki kat ecir ihsan etsin. Eğer yüz çevirirsen, senin ve Kıbtîlerin günâhı senin üstüne olur. “…Ey Ehl-i Kitab! Hepiniz, bizimle sizin aranızda müsâvî (ve âdil) bir kelimeye (şöyle) diyerek gelin: ‘Allah’tan başkasına ibâdet etmeyelim. Ona hiç bir şeyi eş tutmayalım, Allâh’ı bırakıp da bazımız bazımızı rab edinmesin.’ (Buna rağmen) eğer yine yüz çevirirlerse (o hâlde) deyin ki: ‘Şâhid olun, biz muhakkak Müslümanlarız.”

Bu mektubun maksadı, İslâm’a davet ve nasihattir. Rivâyet olunur ki Peygamberimiz (s.a.v.), bu mektûb-ı şerîfi, Hâtıb bin Ebû Beltea (r.a.) ile göndermişlerdi. Hâtıb (r.a.), mektubu Mukavkıs’a ulaştırdı ve ona:

“Senden önce, burada bir adam (Firavn), tanrılık davası güderdi. Hak Tebâreke ve Teâlâ Hazretleri, onu dünya ve âhiret belalarına müptela kıldı. Sen, başkasından ibret al da başkasına ibret olma!” dedi ve İslâm dininin fazilet ve şerefini beyan edip nasihat olacak çok şeyler söyledi. Sonra Mukavkıs şöyle dedi:

“Bu peygamberin hâlini dikkatlice inceledim. Emirlerinde ve nehiylerinde, makul olmayan bir şeyi aslâ görmedim. Ve bildim ki bu kişi sihirbaz, kâhin ve yalancı değildir. Bunda, nübüvvet alâmetlerinden bazı hâller buldum. Biraz düşüneyim.” dedi.

Mukavkıs, mektubu aldı ve fildişi bir hokkanın içine koydu, sakladı. Kâtibini çağırıp Resûlullah sallallâhü aleyhi ve sellem Hazretlerinin mektûb-ı şerîfine cevap yazdırdı. Elçiyi ağırladı. Peygamber Efendimize (s.a.v.) çeşitli hediyeler gönderdi. Fakat İslam ile şereflenemedi.

Hicrî:   08   Ramazan     1442    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"