28 Kasım 2019 Perşembe

ZOR ZAMANLARDA SABRIN DERECESİ



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اَلْمُؤْمِنُ الَّذِي يُخَالِطُ النَّاسَ وَيَصْبِرُ عَلَى أَذَاهُمْ أَعْظَمُ أَجْرًا مِنَ الْمُؤْمِنِ الَّذِي لَا يُخَالِطُ النَّاسَ وَلَا يَصْبِرُ عَلَى أَذَاهُمْ. (ه)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر   ،:  "  إنسانلر آراسنه قارشب ده اونلريك أزالرينه قارشى صبر أدن مؤمن ، إنسانلر آراسنه قارشمايان و اونلريك أزالرينه قارشى صبر أتمين مؤمن دن أجر باقمندان دها أؤستون در  . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “İnsanlar arasına karışıp da onların ezâlarına karşı sabreden mümin, insanlar arasına karışmayan ve onların ezâlarına karşı sabretmeyen müminden ecir bakımından daha üstündür.” 
(Sünen-i İbn-i Mâce)
Hicrî:   29   Rebiulevvel   1441  Fazilet Takvimi 

ZOR ZAMANLARDA SABRIN DERECESİ

 
As’as bin Selâme’den (rahimehullah) rivâyet olundu ki:
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) bir seferde iken ashâbından birisini göremeyince sordular. Bir müddet sonra huzura getirilince:
“(Yâ Resûlallah,) ben Rabbime ibâdet etmek için yalnız kalmak istemiştim. Bu sebeple uzaklaştım.” dedi.
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) de buyurdu ki:
“Bir daha böyle yapma ve sizden hiçbiriniz de böyle yapmasın. (Bunu üç defa tekrar ettiler.) Muhakkak Müslümanların düştüğü sıkıntılı hâllerde onlarla beraber bir saat sabretmek, kırk sene (nâfile) ibâdet etmekten daha hayırlıdır.” 
(Müsned-i Tayâlisi)
 
SAYILI GÜNLERİN KIYMETİNİ BİLMEK
 
İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri şöyle buyurmuşlardır:
“… Evlâdım, sâlih ameller işleyeceğimiz vakitler geçiyor. Her bir anın geçmesiyle ömrümüz de noksanlaşıyor ve bizim için takdir olunmuş ecel yaklaşıyor. Şayet bugün gafletten uyanılmazsa, yarın geriye hasret ve pişmanlıktan başka bir şey kalmaz. Onun için bu sayılı günlerde şerîat-i garrâ’ya (dînimize) muvâfık amellere ihtimam göstermek lâzım gelir ki kurtuluş düşünülebilsin.
Bu vakit (dünya hayatı) rahatlık vakti değil, sâlih amel işleme vaktidir. Çünkü amellerin karşılığı olan (âhiret) rahatlığı önümüzdedir. Sâlih amellerin işleneceği vakitte istirahat etmek, zirâati (ekilecek şeyi) zayi’ etmek ve mahsul vermesine mâni olmak olur.
Bu sözler üzerine bir şeyler söylemek baş ağrıtmaktır, zâittir. Allâhü Sübhânehû’dan sûrî ve mânevî devletin hâsıl olmasını isteriz.” 
(Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî, 2/m.89)
Hicrî:   29   Rebiulevvel   1441  Fazilet Takvimi 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder