5 Kasım 2019 Salı

MUHABBETİN SERİNLİĞİ BIÇAĞIN HARARETİNİ ALDI



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: وَإِنَّ مِنْ شَرِّ النَّاسِ رَجُلًا فَاجِرًا يَقْرَأُ كِتَابَ اللهِ لَا يَرْعَوِي إِلَى شَيْءٍ مِنْهُ. (ن)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر   ،:  "  قرآن كريمى اوقويوب ده اونون ياسقلاديغى هجبر شيدن ساقنمايان كوناحكار كمسه محقق إنسانلريك أك شرلى لريندندر   ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kur’ân-ı Kerîm’i okuyup da onun yasakladığı hiçbir şeyden sakınmayan günahkâr kimse muhakkak insanların en şerlilerindendir.” 
(Sünen-i Nesâî)
Hicrî:   07   Rebiulevvel   1441  Fazilet Takvimi 


MUHABBETİN SERİNLİĞİ BIÇAĞIN HARARETİNİ ALDI

 
Tâbiînden Rufey’ bin Mihrân Hazretlerinin ayağında bir çıban çıkmıştı. Doktorlar ayağın kesilmesi gerektiğini söylediler. Fakat Rufey’ (r.a.) ilk başta bundan çekindi. Bir müddet sonra çıban bacağına kadar büyüdü. Doktorlar bu sefer: “Eğer kesmezsek baldırınıza kadar çıkar ve ölürsünüz. Kendi nefsinizin kâtili olursunuz.” dediler.
Rufey’ (r.a.): “Eğer mutlaka kesmeniz îcap ediyorsa yanıma Kur’ân-ı Kerîm okuyan birini getirin. O okurken benim rengimin kızardığını, gözlerimin bir noktada sabit kaldığını gördüğünüz an ne gerekiyorsa yapın.” dedi.
Kur’ân-ı Kerîm okuyacak birini getirdiler ve okumaya başladı. Bu sırada Rufey’ Hazretlerinin rengi değişmeye başladı, gözleri bir noktada sabitlendi. Bu hâlini gören doktorlar da hemen ayağını kestiler. O ise hâlini hiç değiştirmedi. Bir müddet sonra ayılınca ona “Bir şey hissettin mi?” diye sordular. O da:
“Allâhü Teâlâ’ya muhabbetimin serinliği, bana bıçağın harâretini hissettirmedi.” dedi. 
(Târih-i Dımaşk)
 
ZÜHD; DÜNYAYA RAĞBET ETMEMEK
 
Zühd, Allâhü Teâlâ’nın yasakladığı şeylerden kaçınıp dünyâ varlığına ve lezzetlerine rağbet etmemek; Hakk’ın rızâsına ve âhiret nîmetlerine kavuşmak için çalışmaktır.
Zühd, kazancı ve çalışmayı terk ederek atâlet (tembellik) içinde olmak değildir. Zühd eldeki bütün eşyayı bırakmak, bunları kullanmamak değil, sahip olduğu dünyalığa kalben bağlı olmamak, dünya malını elde etmek için meşrû olmayan yollara başvurmamaktır. Hikmet sahibi bir zat şöyle demiştir: “Dünyaya karşı zühd dörttür:
    •    Allâhü Teâlâ’nın vaat ettiği (üstlendiği rızık vs. gibi) dünya ve âhiret işlerinde Allâhü Teâlâ’ya tam itimat etmek.
    •    İnsanların kendisini övmesi ve kötülemesi, kendi nazarında müsâvî olmak.
    •    Amellerinde ihlâslı olmak.
    •    Kendisine zulmedenleri affetmek, emri altındakilere öfkelenmemek, halîm (yumuşak huylu) ve gayet sabırlı olmak.” 
(Tenbîhü’l-Gâfilîn)
Hicrî:   07   Rebiulevvel   1441  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder