قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : إِنَّ اللهَ لَا يَقْبَلُ مِنَ الْعَمَلِ إِلَّا مَا كَانَ لَهُ خَالِصًا وَابْتُغِيَ بِهِ وَجْهُهُ. (ن)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : الله تعالى آنجق إخلاصلى اولرق و سادجه كندى رضاسى كوزتلرك يابلان عملى قبول أدر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Allâhü Teâlâ ancak ihlâslı olarak ve sadece kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder.”
(Sünen-i Nesâî)
Hicrî: 24 Rebîulâhir 1445 Fazilet Takvim
ALLAH İÇİN OLMAYAN HER AMEL BÂTILDIR
Hûd Sûresi’nin 15. ve 16. âyet-i kerîmeleri, Allâhü Teâlâ’ya iman etmediği hâlde dünyada servet ve ihtişam içinde rahat yaşayanlar hakkındadır. Bu âyet-i kerîmeler şöyle tefsir edilmiştir:
Ameller, niyet ile mütenasiptir. Onun için muradı sırf dünya olanların çalışma ve gayretlerinin karşılığı, bu dünyada bütün değeriyle, hattâ fazlasıyla verilir, bitirilir. Yani, her kim Allâh’a ve Resûlüne inanmayıp, dînî, uhrevî bir gaye takip etmeden sadece dünya hayatını ve ziynetini isterse, muradı ve niyeti hep bu olur, buna çalışırsa amellerinin karşılığını bu dünyada muhakkak alır.
Bundan “Onların hepsinin bütün dünya muradları hâsıl olur.” gibi bir mana çıkarılmamalıdır. Bundan anlaşılan şudur ki her çalışan, gayret ve ameli karşılığında muhakkak bir netice elde eder. Bu isteği, muradı kadar olmasa bile amelinin değerinden de aşağı olmaz. Çalışmalarının neticesi olarak onlar, dünyada sıhhate, makam ve mevkiye, geçim bolluğu vesaireye kavuşurlar. Allâh’a ve Resûlüne inanmadıkları hâlde bu imkânlarla fakirlere yardım etmiş, yollar, köprüler, çeşmeler yaptırmış olsalar bile bunların kendilerine âhirette bir faydası olamaz. Cenâb-ı Hak, onlara bu amellerinin karşılığını dünyada verir.
Onun için en büyük muratları, fânî olan dünya hayatı ve ziynetinden ibaret bulunanların yaptıklarının karşılığı da dünya hayatından ileri geçmez. Bâkî olan âhiret hayatına ermez. Bunlar, maksat ve niyetlerine göre gayret ve amellerinin bütün mükâfatını dünyada almış, tüketmiş bulunurlar. Âhirette kendilerine ateşten başka hiçbir şey yoktur. Çünkü dünya hayatı haddizâtında fânî olduğundan onu tutmak veya tezyin etmek için her ne yapılsa boştur. Ecel gelince hepsini siler süpürür, götürür. Daha açıkçası Allah’tan başka her şey fânî olduğundan sırf Allah rızası için yapılmayan her amel de bâtıldır.
Hicrî: 24 Rebîulâhir 1445 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder