قَالَ رَسُولُ اللهِ ﷺ : قَالَ اللهُ أَنْفِقْ يَا ابْنَ آدَمَ أُنْفِقْ عَلَيْكَ. (ق)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : الله تعالى ، ’ أى آدم اوغلى ، سن ، إنفق أت ( صدقه ور ) كى بنده صنه إنفق أده يم ( دنيا و آخرتده بول رزق وره يم ) . ‘ بيورمشدر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: Allâhü Teâlâ, ‘Ey âdemoğlu, sen, infak et (sadaka ver) ki ben de sana infâk edeyim (dünya ve âhirette bol rızık vereyim).’ buyurmuştur.”
(Müttefekun Aleyh)
Hicrî: 02 Muharrem 1445 Fazilet Takvim
SADAKA VERMEK BÜYÜK BİR NİMETTİR
Bakara Sûresi’nin, “Allâh’ın rızasını aramak ve kendilerini veya kendilerinden bir kısmını Allah yolunda pâyidâr kılmak için mallarını infâk edenlerin hâli, bir bahçenin hâli gibidir ki, ona çokça yağmur yağar da meyvelerini iki kat olarak yetiştirir. Ona çokça, yağmur değil de çiğ isabet etse yine kifayet eder. Ve Allâhü Tealâ, amellerinizi (yapacağınız şeyleri) gözetiyor.” meâlindeki, 265. âyet-i kerîmesi, Allah rızası için verilen sadakaların, sahiplerine ne kadar faydalı olacağını bildirmektedir ki şöyle tefsir edilmiştir:
Hâlis müminler, minnetsiz olarak, Allâh’ın rızasını talep için infâkta bulunurlar. Ve bu sayede kendilerini, mallarını, amellerini, kardeşlerini Allah yolunda tutarlar. Yani, imanda sebat etmek ve cömertlikle vasıflanarak hayır ve hasenat yapmak, ibadet ve itaatin kendisinde değişmez bir haslet olması ve her nevi fazilet ve ibadetleri kolaylıkla yapmak için infâkta bulunurlar. Bunların bu infâka ait hâli ise yüksek bir tepedeki latif, güzel, güzîde bir bahçenin hâli gibidir. Bu bahçe her hâlde meyve verir, sahibine faydalı olur. Ona çokça yağmur yağar da meyvelerini iki kat verir. Bir yeri, kaya gibi topraksız bırakan o yağmur, bu tepede bir rahmet olur. Maamâfîh o bahçe öyle verimlidir ki; ona çokça yağmur değil de yalnız çiğ, bir rutubet, en zayıf bir yağmur isabet etse vereceğini yine verir; yine onun meyveleri kat kat yetişir.
Artık buna göre hareket ediniz! Gösteriş yapmayınız, gizlide de aşikârda da ihlâstan, hüsnüniyetten ayrılmayınız. Biliniz ki; Allâhü Teâlâ, yapacağınız şeyleri görür ve ona göre mükâfat veya ceza verecektir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Müminin sadakası, kıyamet gününde onun gölgesi olur.” buyurmuştur. Bir müminin dünyada iken ihtiyaç sahiplerine sadaka vermesi, onları himaye etmesi, onların huzur ve rahatına hizmet eylemesi, yarın âhirette latif bir gölge gibi tecelli edecek, onu, kıyamet gününün ateşinin hararetinden koruyacaktır. Yani o sadakanın mükâfatı bu sûretle verilecektir.
Bu vesileyle, hâli vakti yerinde olanlar, sadaka vermeyi büyük bir nimet bilmelidirler.
Hicrî: 02 Muharrem 1445 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder