قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : وَلَوْ أَنَّ امْرَأَةً مِنْ نِسَاءِ أَهْلِ الْجَنَّةِ اِطَّلَعَتْ إِلَى الْأَرْضِ لَأَضَاءَتْ مَا بَيْنَهُمَا وَلَمَلَأَتْ مَا بَيْنَهُمَا رِيحًا وَلَنَصِيفُهَا - يَعْنِي الْخِمَارَ - خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا. (خ)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر: ’’ وشايت جنت قدنلارندان بر قدين ، دنيايه بر باقسه : يرله كوك آراسنداكى لرى آيدنلاتر واونلارين آراسنى كوزل قوقى إيله دولدوروردى . وألبتده اونون باشنداكى أؤرتوسى ، دنيا وإيجنده كى هر شيدن دها قيمتلى در . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “Ve şâyet cennet kadınlarından bir kadın, dünyaya bir baksa; yerle gök arasındakileri aydınlatır ve onların arasını güzel koku ile doldururdu. Ve elbette onun başındaki örtüsü, dünya ve içindeki her şeyden daha kıymetlidir.”
(Sahîh-i Buhârî)
Hicrî: 08 Zilkâde 1443 Fazilet Takvim
HANIM SAHÂBÎLERDEN ESMÂ BİNTİ UMEYS -2
Esmâ binti Umeys radıyallâhü anhâ şöyle anlatmıştır:
Cafer-i Tayyâr ve arkadaşları radıyallâhü anhüm Mûte Harbi’nde şehit edildikleri gün, Resûlullah sallallâhü aleyhi ve sellem bana geldi.
Ben hamurumu yoğurmuş, çocuklarımın yüzlerini yıkayıp, onları yağlamıştım. Resûlullah (s.a.v.) yanıma gelip “Ey Esmâ, Cafer’in çocukları nerede?” diye sordular. Onları getirdim. Resûlullah (s.a.v.) onlara sarıldı, kokladı. Sonra gözleri yaşardı ve ağlamaya başladı.
Ben, “Yâ Resûlallah, zannederim Cafer’den size bir haber ulaştı” dedim.
“Evet, o bugün şehit edildi.” buyurdular. Kalkıp ağlamaya başladım. Bunun üzerine kadınlar etrafıma toplandı.
Resûlullah (s.a.v.) bana, “Ey Esmâ, kötü söz söyleme ve dövünme.” buyuruyordu. Sonra Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) çıktı ve Fâtıma’nın (r. anhâ) yanına gitti. Fâtıma (r. anhâ) “Vah amcama!” diyordu. Resûlullah (s.a.v.) de “Ağlayanlar, Cafer gibisine ağlasınlar.” buyurdular. Sonra da “Cafer’in ailesine yemek hazırlayıverin. Çünkü onlar, bugün kendilerine bakacak hâlde değiller.” buyurdular.
Resûlullah (s.a.v.), kızı Fâtıma’yı (r. anhâ), Hz. Ali’ye nikâhladığı gün Fâtıma’nın odasına girmişti. Orada bulunan kadınlar hemen kalktılar. Onlarla Resûlullah (s.a.v.) arasında bir perde vardı. Fâtıma’nın (r. anhâ) yanında sadece Esmâ binti Umeys kalmıştı. Resûlullah (s.a.v.) ona kim olduğunu (neden orada bulunduğunu) sordular. O da “Ben, kızınızı kollayıp gözetmekteyim. Çünkü kadınlar için nikâhları esnasında kendilerine yakın duracak, bir ihtiyaçları olduğu zaman isteyebilecekleri bir kadın bulunmalıdır ki o da hemen isteklerini yerine getiriversin.” dedi. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.) “Ben de Rabb’imden, seni önünden, arkandan, sağından ve solundan kovulmuş şeytanın şerrinden muhafaza etmesini istiyorum.” diye ona dua buyurdular.
Hicrî: 08 Zilkâde 1443 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder