قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِذَا أَحَبَّ أَحَدُكُمْ أَخَاهُ فَلْيُعْلِمْهُ ذَلِكَ. (س)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) بيوردولر ، " ( يا أبا رافى ) ، الله تعالى نين سنين ايكى ألين ( واسطه سيله ) بر كشيه هدايت أتمسى ، سنك ايجين أؤزرينه كونشين دوغوب باطديغى هر شيدن خيرلى در . "
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “(Yâ Ebâ Râfi’), Allâhü Teâlâ’nın senin iki elin (vasıtasıyla) bir kişiye hidâyet etmesi, senin için üzerine güneşin doğup battığı her şeyden hayırlıdır.”
Hicrî: 27
Muharrem 1442 Fazilet
Takvim
HİKMETLİ SÖZLER
“İlim, nûr-ı ilâhîdir. İnsan ise kovan. Kirli bir kovanda arının durmadığı gibi, isyan ve zulmetle kirlenmiş vücud ve kalpte de ilim durmaz.”
“Peygambere ‘elçi’ demek çok çirkindir. Nebî; cennet, cehennem ve bütün hâdiseleri bizzat görerek, gelip haber verendir. İlimleri şuhûdîdir. Bizim nebimiz, cennet cehennem dâhil bütün ulviyyâtı, bizzat görmüştür. Diğer peygamberân-ı ızâm ise rûhen gördüler. Bizim nebimizin vârisleri de rûhen görür.”
“İyi rüya görüldüğü zaman, bir Fatiha üç İhlâs-ı şerif okuyup Resûlullah (s.a.v.)’e hediye edilir. Uzak zamanda gelecekse yakında zuhuruna sebep olur.”
“Her koyunu kendi bacağından asarlar.’ sözü yanlıştır. Dinimizde neme lâzım demek yok, bana lâzım demeli.”
“Vaktinde kılınan namazda, cemâl-i ilâhî, rızâ-i ilâhî ve mağfiret-i ilâhî vardır. Geç kılınan namazda bunlar birer birer zâil olup, sadece mağfiret kalır.”
“İnsanda bulunan 360 mafsaldan dolayı, farz ibadetlerden gayri, nafilelerle de teşekkür lâzım.”
“Şefâat ikidir. Biri kendi amelinin iktizası, diğeri ise Resûlümüzün zâtına âit olan şefâattir. Bundan mahrum olmamak lâzım. Şefâat; mahşerde, arasatta, sıratta, cehennemden çıkıp cennete girmeye. Bir de cennette derecâtın terfiine şefaat vardır.”
“İlim, muhabbet, kâmil itikad ve havf (Allah korkusu), isyana mânidir.”
“Mîde tehî tendürüst, kîse tehî dindürüst” demişler.” (Mide boşsa beden rahat olur, kese boşsa azgınlık yapamaz, din rahat olur.)
“Edeb, akıl ve şerîata muvâfık hal ve harekete denir.”
“Rızka değil, Rezzâk’a bağlanmalı. Sebebe bağlanmak, sebebin sahibi olan Cenâb-ı Hak’tan uzak kılar.”
“Bir işi, birkaç kere tarif etmektense bir kere tatbik etmek, daha tesirli olur; Oğlum, bardak şöyle dolar, böyle tutulur, su şöyle verilir, diye tariften ziyade, bir defa tatbik ederek göstermek, daha tesirlidir.”
Hicrî: 27 Muharrem 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder