قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّكُمْ فِي زَمَانٍ مَنْ تَرَكَ مِنْكُمْ عُشْرَ مَا أُمِرَ بِهِ هَلَكَ ثُمَّ يَأْتِي زَمَانٌ مَنْ عَمِلَ مِنْكُمْ بِعُشْرِ مَا أُمِرَ بِهِ نَجَا. (ت)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) بيوردولر ، " محقق سز اؤيله بر زمانداسنز كه ، سزدن برينز أمراولنديغى نون اونده برينى ترك أتسه ، هلاك اولور . صكره أؤيله بر زمان كلجك كه ، سزدن كيم ، أمراولنديغونك اونده برى ايله عمل أتسه قورتولر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak siz öyle bir zamandasınız ki, sizden biriniz emrolunduğunun onda birini terk etse, helâk olur. Sonra öyle bir zaman gelecek ki, sizden kim, emrolunduğunun onda biri ile amel etse kurtulur.”
Hicrî: 08 Safer 1442 Fazilet Takvim
ALLÂHÜ TEÂLÂ’NIN EN SEVDİĞİ DUÂ
“Allâhü Teâlâ’nın en sevdiği duâ, kulun: Allâhümmerham ümmete Muhammedin (sallallâhü aleyhi ve sellem) rahmeten âmmeten.” demesidir. (Manası: Allâhım! Muhammed aleyhisselâm ümmetine, tamamına rahmet eyle.)
Miftâhu’l-Kulûb kitabında şöyle yazılıdır:
Duâ ettiğiniz vakit, doğudan batıya bütün Ümmet-i Muhammed’e birden duâ ediniz. Yalnız kendinize duâ etmeyiniz. Bir beldeye yağmur yağdığında, o beldede olan bütün bağlar, bahçeler, tarlalar sulandığı gibi Allah katında makbûl olan bir duâ sebebiyle Cenâb-ı Hak bütün halkı, ilâhî ihsânına mazhar eyler.
Bu sebeple, bütün Müslümanlara duâ eyle ki belki senin duân Allah katında makbûl olur da bütün halkın ihyâsına, faydalanmasına sebep olmuş olursun. Bundan büyük nimet mi olur? Cenâb-ı Hak cümlemizi, duâsı makbûl ve râzı olduğu kullarından eyleye. Âmin. (Âdâb ve Fazîletleriyle Duâlar, Fazilet Neşriyat)
DİN NASÎHATTİR -1
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem): “Din nasîhattir.” buyurdular. “Kim için, yâ Resûlallah?” denildi. “Allâhü Teâlâ için, onun kitâbı için, Resûlü için, Müslümanların imamları için ve bütün Müslümanlar için.” buyurdular.
Bu hadîs-i şerîf şöyle îzah edilmiştir:
Allâhü Teâlâ için nasîhattir: Bu, Allâhü Teâlâ’ya ve onun birliğine îman etmekle, bütün kemâl ve cemâl sıfatlarıyla vasfedip, şânının yüceliğine lâyık olmayan noksan sıfatlardan onu tenzîh etmekle olur. Yapılan ibâdette ihlâslı olmakla, itâat etmek ve ona karşı isyandan kaçınmak hususlarında bütün gücünü sarfetmekle olur. Ona itâat edenleri dost ve ona isyan edenleri düşman bilerek Allah için sevmek ve Allah için buğzetmekle olur. Bütün nimetlerini itiraf edip şükrünü edâ etmeye gayret etmekle, bütün mahlûkâtına şefkatli olup onlara hayır duâ etmekle olur. (Devamı yarın)
Hicrî: 08 Safer 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder