19 Eylül 2020 Cumartesi

ŞEYTANIN VESVESELERİ

 

 

 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: أَعْجَزُ النَّاسِ مَنْ عَجَزَ فِي الدُّعَاءِ وَأَبْخَلُ النَّاسِ مَنْ بَخِلَ بِالسَّلَامِ. (طس)

رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر  ، "  إنسانلرين أن عاجزى ، دعاء أتمكته عاجز اولاندر . إنسانلرين أن جمريسى ده سلام ورمكته جمريلك أدندر   . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “İnsanların en âcizi, duâ etmekte âciz olandır. İnsanların en cimrisi de selam vermekte cimrilik edendir.”

(Taberânî, el-Mu’cemu’l-Evsat)

        Hicrî:   02    Safer     1442  Fazilet Takvim       

 

 ŞEYTANIN VESVESELERİ

 

Hazret-i Allah, Bakara Sûresi’nin 168. âyet-i kerîmesinde şöyle buyurdu: (meâlen) “Ve şeytanın adımlarına tâbi olmayınız. Şüphe yok ki o, sizin için pek açık bir düşmandır.”
Şeytanın birinci gayesi, insanları küfre düşürmektir. Bunda muvaffak olamayınca sırasıyla diğer hususları yaptırmak için vesvese verir.
Şeytanın, insanoğluna verdiği vesvese altı mertebededir:
1) Küfür, şirk ve Resûlullâh’a düşmanlık. Bu hususlarda muvaffak olunca, avaneleri ile birlikte rahatlar. Çünkü bunlar yapabileceklerinin nihayetidir. Şeytanın insanlardan ilk talebi budur.
2) Bid’attır. Bid’at, şeytana ma’sıyetten ve günahtan daha sevimlidir. Çünkü insan günahtan tevbe eder fakat bid’attan tevbe etmez. Zîrâ bid’at sâhibi, onu doğru zanneder.
3) Çeşitli büyük günahlara sevk etmek. Zîrâ büyük günahlar, kişiyi helâk eder.
4) Toplanıldığında büyük olacak olan küçük günahlara sevk etmek.
5) Kişiyi, kendisinde sevap ve günah olmayan şeyler ile meşgul etmek. Buradaki kazancı ise kişiyi sevap kazanacağı fiillerden alıkoymak olur.
6) İnsanı, daha fazîletli ameller var iken fazîlet ve sevabı daha az olan ameller ile meşgul etmek. Buradaki kazancı ise kişiyi, amellerin fazîletlilerinden uzaklaştırıp onların sevabından mahrum etmektir. 

(Tefsîr-i Ruhu’l-Beyan)
Cenâb-ı Hak şöyle buyuruyor: (meâlen) Ey imân etmiş olanlar! Şeytanın adımlarına uymayın ve her kim şeytanın adımlarına uyarsa elbette ki o, çirkin ve inkâr edilmiş şeyler ile emreder. Ve eğer üzerinizde Allâh’ın fazlı ve merhameti olmasa idi sizden hiçbir kimse ebediyyen temize çıkamazdı, velâkin Allah dilediğini temize çıkarır ve Allah hakkıyla işiticidir, bilicidir. 

(Nûr Sûresi, âyet 21)

     Hicrî:   02    Safer     1442  Fazilet Takvim       

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder