14 Haziran 2020 Pazar

FIKIH: MESBÛK’UN NAMAZI



عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ ذَكَرَ الصَّلَاةَ يَوْمًا فَقَالَ: مَنْ حَافَظَ عَلَيْهَا كَانَتْ لَهُ نُورًا وَبُرْهَانًا وَنَجَاةً مِنَ النَّارِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ. (قط)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )    ،:  "  بر كون نمازدان بحس أتديلر و بيوردولركى : كيم نمازه دوام أدرسه ، قيامت كونى اونون إيجن نور ، ( ديكر عبادتلرى نيك صاغلام اولديغونه ) دليل و جهنم دن قورطولوشونه ( وسيله ) اولور  ."
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem bir gün namazdan bahsettiler ve buyurdular ki: “Kim namaza devam ederse, kıyâmet günü onun için nur, (diğer ibâdetlerinin sağlam olduğuna) delil ve cehennemden kurtuluş(una vesîle) olur.
(Sünen-i Dârekutnî)
Hicrî:   22  Şevval  1441  Fazilet Takvimi

FIKIH: MESBÛK’UN NAMAZI

Mesbuk, imama namazın başında değil de arasında veya sonunda meselâ; bir, iki veya üç rekât kılındıktan sonra veya son oturuşta yetişip uyan kimsedir.
Mesbuk, kaza edeceği rekâtlarda münferit gibidir. Meselâ bir kimse sabah namazının ikinci rekâtinin kıyamında imama uyacak olsa mesbuk olmuş olur. Bu hâlde tekbir alıp sükût eder. İmam ile beraber son oturuşta sadece ‘Ettehıyyâtü’ okur, imam selam verince kendisi ayağa kalkar, imam ile kılamadığı birinci rekâtı kılmaya başlar, Sübhâneke ve Eûzü besmeleden sonra Fâtiha-i şerîfe ile birlikte bir zamm-ı sûre veya birkaç âyet okur, usûlü üzere rükûa ve secdelere gider, sonra oturup Ettehıyyâtü, Salli, Bârik ve Rabbenâ duâlarını okuyarak selam verir.
Mesbuk, kaçırdığı rekâtlerin kazasına her zaman birinci rekâttan başlar. Meselâ: Akşam namazının son rekâtının kıyâmında imama uyan kimse ‘Sübhâneke’yi okur, imamla beraber o rekâtı kılıp teşehhüde oturur, sadece ‘Ettehıyyâtü’yü okur. İmam selam verdikten sonra kalkar, (namazların ilk rekâtinde olduğu gibi) Sübhâneke’den sonra Eûzü Besmele ile Fâtiha-i şerîfe ve bir zammı sûre veya birkaç âyet okur, rükû ve secdeden sonra oturur yalnız ‘Ettehıyyâtü’ okur ve Allâhü ekber diyerek ayağa kalkar, Besmele ile Fâtiha-i şerîfe ve bir miktar Kur’ân-ı Kerîm okur. Rükû ve secdeden sonra oturur. Ettehıyyâtü, Salli, Bârik ve Rabbenâ duâlarını okuyup selam verir.
İmama rükûda iken uyan kimse o rekâte yetişmiş olur. Ama imam rükûdan kalktıktan sonra uyan kimse o rekâte yetişmiş sayılmaz.
İmam daha selam vermeden mesbûk, ‘Ettehıyyâtü’yü okuyup bitirmiş olsa bir rivâyete göre kelime-i şehâdeti tekrar eder. Diğer bir kavle göre ise sükût eder. Bu hususta sahih olan mesbûkun tahiyyâtı yavaş yavaş okumasıdır.
Mesbuk cehren okunan namazlarda imama uyunca ‘Sübhâneke’yi okumaz, geriye kalan rekâtleri kazaya kalkınca okur. Hafî (sessiz) okunan namazlarda ise imama uyunca hemen okur.
Mesbuk, imam ile beraber sehven selam verse namaza devam eder ve kendisine sehiv secdesi lazım gelmez.
Hicrî:   22  Şevval  1441  Fazilet Takvimi


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder