قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: لَا تَكُونُوا عَيَّابِينَ، وَلَا
مَدَّاحِينَ، وَلَا طَعَّانِينَ، وَلَا مُتَمَاوِتِينَ. (مسند الشهاب)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) ،" جوق
آيبلايجى جوق مدهدجى جوق زممه دجى ( كوتوليجى ) و كندينى ( ريا إيله عبادت أتمكدن
بتكين دوشرك ) اؤلى كبى كوسترنلردن اولماينز ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Çok ayıplayıcı, çok medhedici, çok zemmedici (kötüleyici) ve kendini (riyâ ile ibâdet etmekten bitkin düşerek) ölü gibi gösterenlerden olmayınız.”
(Kuzâî, Müsnedü’ş-Şihâb)
Hicrî: 08 Şevval 1440 Fazilet
Takvimi
ÎMÂNI KEMÂLE ERDİRECEK NASÎHATLER
Muhammed bin Ka’b el-Kurazî (rah.), Halîfe Ömer bin Abdülaziz’e şöyle nasîhatte bulundu:
“Ey Mü’minlerin Emîrî! Muhakkak dünya, bir çarşıdır. İnsanlardan bazıları oradan kendilerine fayda veren şeylerle, bazıları da zarar veren şeylerle çıkarlar.
Nice topluluklar vardır ki bizim gibi dünyaya aldandılar. Ölüm kendilerine geldiğinde ise âhiretleri için kendilerine fayda verecek azık, zarar verecek şeylere karşı koruyucu bir kalkan hazırlamaksızın, Allâhü Teâlâ’nın gadabına uğramış oldukları hâlde dünyadan çıktılar. Topladıkları şeyleri, sevmedikleri kimselerle paylaşmak ve artık özürlerini kabul etmeyecek bir kimseye gitmek zorunda kaldılar.
Bize yakışan, insanları teşvik ettiğimiz hayırlı amelleri işlemekte onlara öncülük etmemiz ve onları sakındırdığımız amellerden kendimiz de yüz çevirmemizdir.
Allah’tan kork ey Mü’minlerin Emîrî! Kalbini iki şeye hazırla:
• Rabbinin huzuruna çıktığın zaman yanında olmasını istediğin şeye bak ve onu önceden hazırla.
• Yine Rabbinin huzuruna çıktığın zaman yanında olmasını istemediğin şeye bak ve imkân varken onu hayırlı bir bedel ile değiştir.
Allah’tan kork ey Mü’minlerin Emîrî! Kapıları aç, perdeleri kaldır, mazlumlara yardım et, zâlimlerden yüz çevir. Bil ki şu üç şey kimde bulunursa Allâhü Teâlâ’ya karşı îmânını kemâle erdirmiş olur:
Hoşuna gittiği şey kendisini bâtıla sevk etmeyen,
Öfkelendiği zaman öfkesi kendisini haktan çıkarmayan,
Gücü yettiği hâlde kendisine âit olmayan şeye el uzatmayan kimse.
“Ey Mü’minlerin Emîrî! Muhakkak dünya, bir çarşıdır. İnsanlardan bazıları oradan kendilerine fayda veren şeylerle, bazıları da zarar veren şeylerle çıkarlar.
Nice topluluklar vardır ki bizim gibi dünyaya aldandılar. Ölüm kendilerine geldiğinde ise âhiretleri için kendilerine fayda verecek azık, zarar verecek şeylere karşı koruyucu bir kalkan hazırlamaksızın, Allâhü Teâlâ’nın gadabına uğramış oldukları hâlde dünyadan çıktılar. Topladıkları şeyleri, sevmedikleri kimselerle paylaşmak ve artık özürlerini kabul etmeyecek bir kimseye gitmek zorunda kaldılar.
Bize yakışan, insanları teşvik ettiğimiz hayırlı amelleri işlemekte onlara öncülük etmemiz ve onları sakındırdığımız amellerden kendimiz de yüz çevirmemizdir.
Allah’tan kork ey Mü’minlerin Emîrî! Kalbini iki şeye hazırla:
• Rabbinin huzuruna çıktığın zaman yanında olmasını istediğin şeye bak ve onu önceden hazırla.
• Yine Rabbinin huzuruna çıktığın zaman yanında olmasını istemediğin şeye bak ve imkân varken onu hayırlı bir bedel ile değiştir.
Allah’tan kork ey Mü’minlerin Emîrî! Kapıları aç, perdeleri kaldır, mazlumlara yardım et, zâlimlerden yüz çevir. Bil ki şu üç şey kimde bulunursa Allâhü Teâlâ’ya karşı îmânını kemâle erdirmiş olur:
Hoşuna gittiği şey kendisini bâtıla sevk etmeyen,
Öfkelendiği zaman öfkesi kendisini haktan çıkarmayan,
Gücü yettiği hâlde kendisine âit olmayan şeye el uzatmayan kimse.
(Hilyetü’l-Evliyâ)
Hicrî: 08 Şevval 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder