İMÂM BİRGİVÎ HAZRETLERİ

قَالَ اللهُ تَعَالَى: أَيْنَمَا تَكُونُوا يُدْرِكْكُمُ الْمَوْتُ وَلَوْ كُنْتُمْ فِي بُرُوجٍ مُشَيَّدَةٍ... (سورة النساء,   ٧۸ )

الله تعالى شويله بيوردى  ( مئآلاً  : "...هرنره ده اولورسانز اولون اؤلوم سزه يتشر ، يوكسك و مُسْتَحْكَمْ قله لرده دخى بولونسه نز ( ينه كليب بولور ) ."

Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “Her nerede olursanız olunuz ölüm size yetişir, yüksek ve müstahkem kalelerde dahi bulunsanız (yine gelip bulur).”
(Nisâ Sûresi, âyet 78)

Hicrî:   18 Cemaziyelevvel  1439  Fazilet Takvimi 

İMÂM BİRGİVÎ HAZRETLERİ

Kânûnî Sultan Süleyman devri âlimlerinden Muhammed bin Ali el-Birgivî Hazretleri, 1523’te Balıkesir’de doğdu. İlk tahsilini müderris olan babasında yaptı. Sonra ileri seviyede ilim tahsili için İstanbul’a gitti. Müderrislik pâyesine ulaştı. Bu sırada Bayrâmî şeyhlerinden Karamanlı Abdurrahman Efendi’ye intisap ile tasavvuf yoluna girdi. Bundan sonra dünyâ işlerinden büsbütün elini eteğini çekmek istemiş ise de şeyhinin ısrarı üzerine ders okutup vaazlarında halkı Kur’ân ve sünnete dâvet etmeye devam etti.
Bu sırada Sultan İkinci Selim’in hocası Atâullah Efendi’nin, Ödemiş’in Birgi kasabasında yaptırdığı medreseye tâyin edildi. Pek çok talebe yetiştirdi. Ömrünün sonuna kadar Birgi’de tedris, irşâd ve telîf faâliyetinde bulunduğu için Birgivî adıyla şöhret buldu. 1573 yılında vefât etti, kabri Birgi’dedir. (Rahmetullâhi aleyh)
Fıkıh, Kırâat, Hadîs, Ferâiz, Nahiv vesâir sâhalarda birçok meşhur kitabı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Tarîkat-ı Muhammediyye: Ehl-i Sünnet îtikâdı üzere akâid, ibâdet ve ahlâk bilgilerini bir araya topladığı bu kıymetli eseri asırlarca İslâm âleminde îtibar görmüştür.
Vasiyetnâme: Ehl-i Sünnet akâidini ve İslâm ahlâkını muhtasar olarak beyân eden eseridir.
Muaddilü’s-Salât (Namaza dâir), İmtihânü’l-Ezkiyâ (Kâfiye şerhi), Tecvîd risâlesi.
Avâmil ve İzhar: Nahiv (Arapça gramer)e dâir bu iki kitabı Osmanlı medreselerinde ders kitabı olarak okutulmuştur ve hâlen de okutulmaktadır.
Avâmil kitabındaki misallerden bâzılarının mânâsı şöyledir: “Günah, cennetten uzaklaştırır. Ama itâat ona yaklaştırır. Nerede olursan ol ölüm seni bulur. Hangi âlim kibirlenirse Allah ona buğzeder. Her haset edenin hasedi amelini yakar. Allâhü Teâlâ kulunun, bir fakîre, kendisi için bir dirhem vermesini sever. Allâhü Teâlâ muhakkak her şeyi bilir. İlmiyle âmil olmayan âlimler helâk oldu. Kibirlenmek âlime yaraşmaz, haset etmek de helâl olmaz. Evliyâ ve (hakîki) âlimler kıyâmet gününde şefâat ederler. Onların bize şefâat etmelerini ve bizden yüz çevirmemelerini ümid ederiz…”

Hicrî:   18 Cemaziyelevvel  1439  Fazilet Takvimi 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"