16 Aralık 2022 Cuma

İBRAHİM EN-NEHAÎ RAHİMEHULLÂH


قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : يَبْعَثُ اللهُ الْعِبَادَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ثُمَّ يُمَيِّزُ الْعُلَمَاءَ فَيَقُولُ: يَا مَعْشَرَ الْعُلَمَاءِ إِنِّي لَمْ أَضَعْ فِيكُمْ عِلْمِي لِأُعَذِّبَكُمْ اِذْهَبُوا فَقَدْ غَفَرْتُ لَكُمْ. (طس)

بيغمبر أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر :  الله تعالى قيامت كونى ، قللارنى ديريلتر . صكره ( حقيقى ) عالملرى آيرير و اونلاره شويله بيورور : أى عالملر ! بن ، علميمى سزه عذاب أتمك إيجن ورمه ديم . حيدى كيدين جنته ، سزى مغفرت أتديم  . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Allâhü Teâlâ kıyamet günü, kullarını diriltir. Sonra (hakîkî) âlimleri ayırır ve onlara şöyle buyurur: Ey âlimler! Ben, ilmimi size azâb etmek için vermedim. Haydi, gidin cennete, sizi mağfiret ettim.”

(Taberânî, el-Mucemü’l-Evsat)

Hicrî:  21   Cemaziyelevvel    1444 Fazilet Takvim

 

İBRAHİM EN-NEHAÎ RAHİMEHULLÂH

 

İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe Hazretlerinin ilim silsilesindeki hocalarından olan İbrahim bin Yezîd en-Nehaî Hazretleri, Hicrî 46 (Miladî 666) tarihinde Kûfe’de doğmuştur. Künyesi Ebû İmrân’dır.

Kendisi Tâbiîn’in büyüklerinden olup Ebû Saîd el-Hudrî radıyallâhü anh ve Ümmehât-ı Mü’minîn’den Âişe-i Sıddîka radıyallâhü anhâ gibi Ashâb-ı Kirâm’dan birçok zâtlar ile görüşmüştür.

Tâbiîn’in büyüklerinden Mesrûk, Yezîd en-Nehaî, Şüreyh bin Hâris, A’meş, Hammâd bin Ebû Süleyman rahimehümullâh gibi birçok zât, kendisinden hadîs-i şerîf rivâyet etmişlerdir.

Tâbiîn’in büyüklerinden A‘meş rahimehullâh, “İbrâhim en-Nehaî’ye hangi hadîs-i şerîfi sorduysam mutlaka o hadîs-i şerîf hakkında bana bir malumat vermiştir.” dedi.

Şöhretten son derece kaçınırdı. Kendisine bir şey sorulmadığı müddetçe konuşmaz, bir mesele sorulduğu zaman da sualin cevabından fazla bir şey söylemezdi.

İbrahim en-Nehaî ve Şa’bî (rah.), zamanlarının en önde gelen fakîhleri idiler. Hicrî 96 senesinde Kûfe’de vefat etmiştir.

Abdullah bin Habhâb demiştir ki: İbrahim en-Nehaî rahimehullâh’ı defnettikten sonra Şa’bî rahimehullâh’ın yanına gittim. Bana, “Siz, insanların en fakîhini (fıkıh ilmini en iyi bilenini) defnettiniz. O, bütün Basra, Kûfe, Şam ve Hicaz ehlinden daha fakîh idi.” dedi.

Verâ ve takvâ sahibi idi. Sene boyunca bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı.

Ölüm hastalığında iken ağlamıştı. Kendisine neden ağladığını soranlara “Şu anda ben, Rabb’im tarafından gelecek ölüm meleğini beklemekteyim. Onun benim, cennetlik mi yoksa cehennemlik mi olduğumu söyleyeceğini bilmiyorum.” demişti.

Hicrî:     21 Cemaziyelevvel   1444 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder