20 Ağustos 2022 Cumartesi

PEYGAMBER EFENDİMİZİN DÜŞMANLARINDAN MÜNAFIKLAR -2


قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ أَحْسَنَ الصَّلَاةَ حَيْثُ يَرَاهُ النَّاسُ ثُمَّ أَسَاءَهَا حِينَ يَخْلُو فَتِلْكَ اِسْتِهَانَةٌ اِسْتَهَانَ بِهَا رَبَّهُ. (عب)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر :  إنسانلريك كورديكى يرده نمازنى كوزل قليب ده صكره تك قلديغى يرده دقت أتمين كمسنيك بو يابطغى ، نمازى خفيفه آلمقدر .بويله يابمق ده حقيقتده ربنى خفيفه آلمق اولور . "

Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:   İnsanların gördüğü yerde namazını güzel kılıp da sonra tek kıldığı yerde dikkat etmeyen kimsenin bu yaptığı, namazı hafife almaktır. Böyle yapmak da hakikatte Rabb’ini hafife almak olur.”

(Musannef-i Abdürrezzak)

Hicrî:  22   Muharrem   1444 Fazilet Takvim

 

PEYGAMBER EFENDİMİZİN DÜŞMANLARINDAN MÜNAFIKLAR -2

 

Müslümanlar, Tebük Harbi için hazırlanırken, münafıkların başı olan Abdullah bin Übeyy, “Muhammed (s.a.v.), Roma Devleti’ni oyuncak mı sanıyor? Onun, Ashâb’ıyla beraber tutulup esir olacaklarını gözle görmüş gibi biliyorum.” diyerek insanlara korku veriyordu. Hicret’in 9. senesi Receb ayında Hâtemü’l-Enbiyâ Hazretleri, ordusuyla Medîne’den çıktı. Abdullah bin Übeyy, münafıklardan bir grupla bu seferden mazeretsiz geri kalıp Resûl-i Ekrem’in emrine karşı geldiler.

Tebük Seferi’nden dönerken Resûl-i Ekrem’in devesini Ammâr bin Yâsir (r.a.) çeker ve Huzeyfe bin Yemân (r.a.) geriden sürerdi. Münafıklardan on iki mel‘ûn, aralarında gizlice anlaşarak geceleyin Akabe’den geçerken suikast yapmak üzere, Resûlullâh’ın geçeceği yerde durup fırsat gözetiyorlardı. Onların bu suikastı vahiyle bildirilmiş olduğundan Resûl-i Ekrem (s.a.v.), Hazret-i Huzeyfe’ye münafıkların suikast için geldiklerini haber verdi. Hz. Huzeyfe de onları uzaklaştırdı. Ertesi gün Üseyd bin Hudayr (r.a.) bu vakadan haberdar olunca orduda ne kadar münafık var ise idam ettirmek istedi. Lâkin Resûl-i Ekrem (s.a.v.), ona râzı olmadı. “Mâdem ki lisanlarıyla kelime-i şehadet getiriyorlar; onları öldürmek de câiz olmaz.” buyurdular.

Resûl-i Ekrem (s.a.v.), münafıkların kimler olduğunu bilmesine rağmen açığa çıkarmazdı. Yalnız Hz. Huzeyfe’ye söylerdi. Hazret-i Huzeyfe de münafıkları tanırdı. Lâkin bu gibi sırları gizlerdi. Çünkü Hz. Huzeyfe, Resûl-i Ekrem’in mahrem-i esrârı (sırdaşı) idi. Hattâ dünyada ne kadar olmuş olacak şeyler varsa Resûl-i Ekrem (s.a.v.) ona bildirmişlerdir.

Hicretin dokuzuncu senesi Şevvâl ayında Müslümanlar hakkında büyük bir belâ olan münafıkların başı Abdullah bin Übeyy öldü. Resûl-i Ekrem’e (s.a.v.) hemen vahy-i ilâhî geldi. “Öyle küfür üzerine ölüp gidenlerden birisi için dua ve istiğfâr etme ve kabrine gitme.” (Tevbe Sûresi, âyet 84) buyuruldu. Ölümüyle Müslümanlar, onun şer ve fesâdından kurtuldu. Onun ölümü üzerine bin kadar münafık tevbe edip samimi Müslüman oldular.

Hicrî:  22   Muharrem   1444 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder