قَالَ اللهُ تَعَالَى: نَحْنُ نَقُصُّ عَلَيْكَ اَحْسَنَ الْقَصَصِ بِمَٓا اَوْحَيْنَٓا اِلَيْكَ هٰذَا الْقُرْاٰنَ وَاِنْ كُنْتَ مِنْ قَبْلِهِ لَمِنَ الْغَافِلِينَ. (سورة يوسف، ۳)
الله تعالى شويله بيوردى ( مئآلا ) : بز صنه ، بو قرآنى ( بو سوره ي ) وحيتممزله صنه ( كجمش أمتلره آئت ) قصه لريك أك كوزلينى نقلديورز . حالبوكى سن ، بوندان أول ألبتده بوندان خبردار اولمايانلرداندين . "
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu(meâlen): “ Biz sana, bu Kur’ân’ı (bu sûreyi) vahyetmemizle sana (geçmiş ümmetlere ait) kıssaların en güzelini naklediyoruz. Hâlbuki sen, bundan evvel elbette bundan haberdar olmayanlardandın.”
(Yûsuf Sûresi, âyet 3)
Hicrî: 13 Cemaziyelahir 1443 Fazilet Takvim
YAKUB VE YÛSUF ALEYHİMESSELÂM -1
Yakub aleyhisselâm’ın on iki oğlu vardı. İçlerinden Yûsuf aleyhisselâm’ı çok severdi. Yûsuf (a.s.), gördüğü bir rüyasını babasına anlattı. Babası, bu rüyasından Cenâb-ı Hakk’ın onu, kardeşlerine üstün kılacağını anladı.
Zamanla Hz. Yûsuf’un büyük kardeşleri ona hased ettiler. Bir gün onu kıra götürüp kuyuya attılar. Dönünce, “Yûsuf’u kurt yedi” diye yalan söylediler. İçlerinden birisi ona acıyıp yemek götürmüştü. Oradan geçen kervandaki birilerinin Hz. Yûsuf’u kuyudan çıkarttıklarını gördü. Hemen kardeşlerini çağırdı. Kardeşleri, “Bu, bizim kölemizdi, kaçtı.” diyerek Hz. Yûsuf’u onlara az bir paraya sattılar.
Yûsuf (a.s.), Allâh’a tevekkül ederek kervana katılıp gitti. Kervan, Mısır’a vardı. Mısır hükümdarının Azîz’i (maliye nâzırı), onu satın aldı. Yûsuf aleyhisselâm’ın güzellikte eşi ve benzeri yoktu. Olgunluk ve anlayışça akran ve emsâlinden üstündü. Yüzünde nur parıldardı. Sonra Yûsuf (a.s.), bir iftiraya uğradı. Hiç suçu yokken zindana konuldu. Yedi sene zindanda kaldı.
Mısır hükümdarı, bir rüya görmüş ve tabirciler, rüyayı tabir edememişlerdi. Zindana gidip Hz. Yûsuf’a sordular. O, rüyayı şöyle tabir etti: “Yedi yıl bolluk olacak. Biçtiğiniz ekinlerden, yiyeceğiniz kadarını alıp gerisini gelecek sıkıntılı seneler için saklayınız. Sonra yedi yıl kıtlık olacak. O zaman, evvelki yedi sene içinde biriktirmiş olduğunuz zahîreleri (erzakı) yersiniz. Ondan sonra yine bolluk olacaktır.”
Bu tabiri, hükümdara söyledikleri zaman, “O zâtı bana getirin, kendi hizmetime alayım.” dedi.
Yûsuf (a.s.), hükümdarla görüşüp sohbet etti. Hükümdar, onun olgunluk ve kabiliyetini fevkalâde beğendi. Bu arada Azîz ölmüştü. Onun yerine Yûsuf aleyhisselâm’ı kendisine vezir yapıp maliye nâzırı tayin etti. Azîz’in hanımı Züleyha’yı da nikâh ile ona verdi.
Hazret-i Yûsuf (a.s.), Mısır’da ziraatı artırdı ve yedi sene içinde pek çok zahîre biriktirdi. Ondan sonra yedi sene süren kıtlık ve pahalılık seneleri başladı. Şam tarafında da kıtlık ve pahalılık vardı. Mısır’ın devlet ambarlarından başka bir yerde zahîre bulunmaz olmuştu. Lüzumundan fazla zahîre alınmaması için herkesin nüfusuna göre zahîre verilmeye başlandı. (Devamı var)
Hicrî: 13 Cemaziyelahir 1443 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder