8 Ekim 2021 Cuma

AZILI KÂFİR EBÛ LEHEB’İN HELÂKİ -1-


 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ أَعَانَ ظَالِمًا سَلَّطَهُ اللهُ عَلَيْهِ. (فيض)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  :  كيم ، بر ظالمه ياردمجى اولورسه ، الله تعالى ، او ظالمى اونه ده مصللات أدر  . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:   Kim, bir zalime yardımcı olursa, Allâhü Teâlâ, o zalimi ona da musallat eder.”

(Münâvî, Feyzu’l-Kadîr)

Hicrî:   02   Rebiulevvel   1443    Fazilet Takvim

 

AZILI KÂFİR EBÛ LEHEB’İN HELÂKİ -1-

 

Resûlullah Efendimizin İslâm dinine davetine, yalnız Ebû Leheb muhâlefette bulundu: ‘Yâ Muhammed! Sen bizi bunun için mi buraya topladın.’ diyerek hemen yerden, ellerine iki taş alarak ‘tebben leke’ yani helâk olasın, ben seni helâk ederim diye hücûm etmek ve ellerini yukarı kaldırıp taşları atmak istedi. Fakat elleri yukarıda iken Cebrâîl aleyhisselâm arkadan iki elini tuttu. Ebû Leheb bağırdı çağırdı ise de taşları yere atmaktan başka çare bulamadı. O zaman dedi ki: ‘Eğer Muhammed’in dediği çıkarsa, ben malımla canımla ona mukâbele ederim.’ Yani beni, malım ve evlatlarım kurtarır, diye bir eliyle malına, diğer eliyle de evladına işaret etmişti ki iki eli de helâk oldu. Bunun üzerine ‘Ebû Leheb’in iki eli kurudu, helâk oldu…’ meâlindeki Tebbet Sûresi nâzil oldu. 

Ebû Leheb, İslâm dininin âleme yayılmasına ve Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’in davasının akîm kalmasına, herkesten ziyâde çalışanlardan birisidir. Resûlullah Efendimiz’in sesini, davetini duyup hakikati anlamak üzere Mekke’ye gelenler, kavmin reisi ve Resûlullâh’ın (s.a.v.) amcası olmak münâsebetiyle evvelâ Ebû Leheb’i görürlerdi. Ebû Leheb, Resûlullâh’ı (s.a.v.) kötüleyerek ve peygambere yakışmayacak birçok şeyler isnat ederek gelenleri nefrete sevk ederdi. Binâenaleyh, Ebû Leheb’i gören niceleri, Resûlullâh’ı (s.a.v.) görmeden döner giderdi. Bu şekilde, İslâm dininin Arap Yarımadası’nda yayılmasına mâni olmaya çalışırdı.

Allâhü Teâlâ, Tebbet Sûresi’nin evvelinden âhirine kadar Ebû Leheb ve karısı Ümmü Cemil’i zemmetmiştir. Ebû Leheb bu zemme tahammül edemeyip düşmanlığını açıkça ilana başladı. Bunun üzerine herkes, onun Resûlullâh’a (s.a.v.) olan hasedini ve düşmanlığını anladı. Ebû Leheb’in, Resûlullah (s.a.v.) hakkında söylediği asılsız sözler, hiç kimseye tesir etmemeye başladı. Hatta ona karşı herkesin buğz ve düşmanlığı arttı ve herkesin nefretini kazandı.

-Devamı yarın-

Hicrî:   02   Rebiulevvel   1443    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder