18 Ekim 2021 Pazartesi

SALLİ-BÂRİK’TE İBRAHİM ALEYHİSSELÂM’IN ZİKREDİLMESİNİN HİKMETİ

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : أَحِبُّوا اللهَ لِمَا يَغْذُوكُمْ مِنْ نِعَمِهِ وَأَحِبُّونِي بِحُبِّ اللهِ وَأَحِبُّوا أَهْلَ بَيْتِي بِحُبِّي. (ت)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  :  سزه نعمتلرندن إحسان أتديكى إيجن الله تعالى يا محبت بسلين ، الله تعالى نيك محبتى سببيله بانا محبت بسلين ، بنم محبتم سببيله ده أهل بيتمه محبت بسلين  . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:   Size nimetlerinden ihsân ettiği için Allâhü Teâlâ’ya muhabbet besleyin, Allâhü Teâlâ’nın muhabbeti sebebiyle bana muhabbet besleyin, benim muhabbetim sebebiyle de Ehl-i Beyt’ime muhabbet besleyin.”

(Sünen-i Tirmizî)

Hicrî:   12   Rebiulevvel   1443    Fazilet Takvim

 

SALLİ-BÂRİK’TE İBRAHİM ALEYHİSSELÂM’IN ZİKREDİLMESİNİN HİKMETİ

 

Namazlarda Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’e salevât okunurken, “kemâ salleyte alâ İbrâhîme” diye İbrâhim aleyhisselâm’ın isminin zikredilmesinin birçok hikmeti vardır.

İbrâhim aleyhisselâm, kendisine indirilen on Suhuf’ta Ümmet-i Muhammed zikredildiğinden ve methedildiğinden, Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’in ümmetine hayran olup, ümmet-i Muhammed’in dilinde hayır ile yâd olunmayı Hazret-i Allah’tan niyaz etti.

Nitekim Allâhü Teâlâ, Kur’ân-ı Kerîm’de İbrâhim aleyhisselâm’ın dualarını beyan edip (meâlen): “Ve sonraki (ümmet)ler arasında beni hayırla anacak lisân nasip kıl!” (Şuarâ Sûresi, âyet 84) buyurdular. Allâhü Teâlâ, bu münâcâtı kabul buyurup ‘Habîbim Muhammed sallallâhü aleyhi ve sellem üzerine getirdikleri salevatta seni de zikrettireyim’ diye vaad buyurdu.

 Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem de ümmetine salevât-ı şerîfeyi öğretirken ‘kemâ salleyte alâ İbrâhîme’ demelerini emir buyurdular.

 

HERKESE LAZIM OLAN DÖRT ŞEY

 

Muhakkak hak yol üzere devam etmek isteyen kimselere dört şey lâzımdır:

İtikâdın sahîh olması. Çünkü itikâd, iman demektir. (Sahîh) İman olmayınca hiçbir ibadet makbul olmaz.

Tevbe-i nasuh ile tevbe etmek. Nasıl ki sağılan süt çıktığı yere geri dönmezse, tevbe-i nasuh sahibi de o günahına asla geri dönmemelidir.

Üzerinde hiçbir kimsenin hakkı kalmaması için çalışmak. Kişi bunu temin için her kimin hakkına girdiyse hepsini razı etmeli, hepsiyle helalleşmelidir.

• Hz. Allâh’ın emirlerini yerine getirebilecek dinî ilimleri tahsil etmek. Ancak bu miktar tahsil edilen ve kendisi ile amel edilen ilim, kişiyi kurtaracak olan ilimdir.

Hicrî:   12   Rebiulevvel   1443    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder