قَالَ اللهُ تَعَالَى: وَاِذَا حُيّيتُمْ بِتَحِيَّةٍ فَحَيُّوا بِاَحْسَنَ مِنْهَآ اَوْ رُدُّوهَا اِنَّ اللهَ كَانَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ حَسِيبًا. (سورة النساء، ۸٦ )
الله تعالى شويله بيوردى ( مئآلا ) : " بر سلام إيله سلاملانديغينز وقت ، سز اوندان دها كوزلى إيله سلامى آليك ويا اونى آينيله قارشلاينز . شبهه سزكى الله ، هر شيئك حسابنى حقى ايله كورمكده در . "
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “Bir selam ile selamlandığınız vakit, siz ondan daha güzeli ile selamı alın veya onu ayniyle karşılayınız. Şüphesiz ki Allah, her şeyin hesabını hakkıyla görmektedir.”
(Nisâ Sûresi, âyet 86)
Hicrî: 25 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
SELAM VERMEK
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdular:
“Muhakkak Selâm, Allâhü Teâlâ’nın isimlerindendir. Onu yeryüzüne indirmiştir. Siz, onu aranızda yayınız. Bir Müslüman, bir topluluğun yanından geçerken onlara selam verse, onlar da selamına mukâbelede bulunsalar; o selam veren kimse, selamı onlara hatırlatmış olduğundan, elbette diğerlerinden yüksek bir derece elde etmiş olur. Eğer onun selamını almazlarsa, o topluluktan daha hayırlı ve daha temiz bir topluluk (yani melekler) o kimsenin selamını alırlar.”
Selamı, halk arasında yaymalıdır. Zira din kardeşine selam veren kişi, bir köle âzâd etmiş gibi sevap kazanır. Selam, devamlı verildiğinde kalpte gizli olan kini ve husûmeti giderir, ayrılıkları ve düşmanlıkları keser, kardeşliği daha samimî hâle getirir.
Selamı önce veren kimse için, iki cihetten güzellik vardır: “es-Selâm” ism-i şerîfini hatırlatmış olduğundan Cenâb-ı Hak tarafından ona bir derece ihsan olunur. Verilenler eğer gafletleri sebebi ile selamını almaz iseler, Melâike-i Kirâm onun selamını alırlar.
Tâbiîn’den meşhur hadîs âlimi Zübeyd el-Yâmî (rah.) buyurmuştur ki: “İnsanların en cömerdi, karşılık beklemeden malından ihsanda bulunandır. İnsanların affetmek cihetinden en iyisi, istediğini yapmaya gücü yetmesine rağmen affedendir. İnsanların en üstünü ise kendisi ile alâkasını kesen akrabasına iyilik edip barışandır. İnsanların en cimrisi de selamda cimrilik edendir.”
Ammâr bin Yâsir (r.a.) buyurmuşlardır ki: “Üç şey her kimde bir arada bulunursa onun imanı kemâle ermiş olur:
Kendi aleyhine bile olsa insâfı elden bırakmamak.
Herkese selam vermek.
Fakir iken de infâk eylemek.”
Bir Müslüman, din kardeşiyle karşılaştığında ona hiç olmazsa tebessüm ederek selam vermelidir. Hadîs-i şerîflerde bildirildiği üzere, böyle yapan kimsenin günahları, kuruyan ağacın yapraklarının döküldüğü gibi dökülür.
”Hicrî: 25 Cemâziyelevvel 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder