قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لَا أَحَدَ أَصْبَرُ عَلَى أَذًى يَسْمَعُهُ مِنَ اللهِ عَزَّ وَجَلَّ إِنَّهُ يُشْرَكُ بِهِ وَيُجْعَلُ لَهُ الْوَلَدُ ثُمَّ هُوَ يُعَافِيهِمْ وَيَرْزُقُهُمْ. (م)
رسول الله أفندمز ( ﷺ ) بيوردولر ، " هج كمسه إشتديكى أزيت ورجى سوزلره ، الله عز و جل دن دها صبرلى دكلدر . زيرى كندسنه شرك قوشولور ، جوجق إسناد أديلرده بونه راغمن حضرت الله اونلره ( دنياده ) عافيت و رزق إحسان أدر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hiç kimse işittiği eziyet verici sözlere, Allah Azze ve Celle’den daha sabırlı değildir. Zira kendisine şirk koşulur, çocuk isnâd edilir de buna rağmen Hz. Allah, onlara (dünyada) âfiyet ve rızık ihsân eder.”
(Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 17 Cemâziyelahir 1442 Fazilet Takvim
KÂİNATTA KUDRET SAHİBİ ALLAH’TIR
Allâhü Teâlâ, Kasas Sûresi’nin 71, 72 ve 73. âyet-i kerîmelerinde bu kâinattaki tasarrufunu, kulları üzerindeki lütfunu bildirerek hamd ve senâya müstehak bulunduğunu bildirmektedir. Gecelerin ve gündüzlerin muntazam bir şekilde birbirlerini takip etmesindeki hikmet ve faydaya, husûsiyle de bunların bir merhamet eseri olduğuna şöyle işaret buyurmaktadır (meâlen):
“(Ey Habîbim!) De ki: Eğer Allah, üzerinizde geceyi tâ kıyamete kadar fâsılasız devam ettirirse Allah’tan başka size bir ziyâ (ışık) getirecek ilah kimdir? Bana haber verin. Hâlâ dinlemeyecek misiniz?
(Ey Habîbim!) De ki: Eğer Allah, üzerinizde gündüzü kıyamet gününe dek mütemadiyen devam ettirirse size içinde dinleneceğiniz bir geceyi Allah’tan başka getirecek kimdir? Bana haber verin. Hâlâ görmeyecek misiniz?
Onun rahmetindendir ki, O, sizin faydanıza olmak üzere, içinde istirahat etmeniz için geceyi ve fazl u kereminden (rızkınızı) aramanız için de gündüzü yaratmıştır. Umulur ki şükredersiniz.”
İşte Cenâb-ı Hak, bu husustaki vaad ve tehdidini kullarına bildiriyor ki; uyansınlar, hareketlerini, itikatlarını, amel ve ahlâklarını düzeltsinler. Böyle bir hareket ise sırf kulların menfaatleri icabıdır. Yoksa Cenâb-ı Hak, kullarının şükretmesine ve ibadetlerine -hâşâ- muhtaç değildir.”
TAVUĞUN TEMİZLENMESİNDE MÜHİM HUSUS
Bir Müslüman tarafından besmele ile boğazlanan, fakat kolay yolmak için bağırsakları çıkarılmadan kaynar suya atılan tavuk, asla temiz ve helâl olmaz. (Çünkü içerisindeki pislik, etine de sirâyet etmiş olur.)
Tüylerini kolay yolmak için tavuğu sıcak suya atmadan önce, içini ve tavuk üzerinde kan ve sâir pislik var ise onu temizlemek lâzımdır.
(ed-Dürrü’l-Muhtar; Nimet-i İslam)
Hicrî: 17 Cemâziyelahir 1442 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder