2 Mart 2020 Pazartesi

ŞÂH-I NAKŞİBEND (K.S.) HAZRETLERİNİN SÖZLERİNDEN



قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: لَا تَجْلِسُوا عِنْدَ كُلِّ عَالِمٍ إِلَّا عَالِمٍ يَدْعُوكُمْ مِنَ الْخَمْسِ إِلَى الْخَمْسِ: مِنَ الشَّكِّ إِلَى الْيَقِينِ وَمِنَ الْكِبْرِ إِلَى التَّوَاضُعِ وَمِنَ الْعَدَاوَةِ إِلَى النَّصِيحَةِ وَمِنَ الرِّيَاءِ إِلَى الْإِخْلَاصِ وَمِنَ الرَّغْبَةِ إِلَى الزُّهْدِ. (كر)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر   ،:  "  هر عالميك صحبتنده بولنماينز آنجق سزى ( فنا اولان ) بش شيدن ( إيى اولان )  بش شىء دعوت أدن عالملريك صحبتنده بولونونز : شكدن يقينه ( ترددت دن كوزلر كورور كبى إنانمايه ) ، كبردن تواضعه ، دشمانلقدان نصيحته ( دوسطليغه ) ، ريادان إخلاصه ، ( دنيايه ) رغبتدن زهده ( دنيا سوكسنى قلبه قويمايه )  ."
Peygamberimiz (s.a.v.) buyurdular: “Her âlimin sohbetinde bulunmayınız. Ancak sizi (fena olan) beş şeyden (iyi olan) beş şeye davet eden âlimlerin sohbetinde bulununuz: Şekden yakîne (tereddütten gözle görür gibi inanmaya), kibirden tevâzua, düşmanlıktan nasîhate (dostluğa), riyâdan ihlâsa, (dünyaya) rağbetten zühde (dünya sevgisini kalbe koymamaya).” 
(Târîh-i Dımaşk)
Hicrî:   07   Recep   1441  Fazilet Takvimi

ŞÂH-I NAKŞİBEND (K.S.) HAZRETLERİNİN SÖZLERİNDEN

 
    •    Bizim yolumuz (Tarîkat-ı Aliyye-i Nakşibendiye yolu) nâdir yollardandır ve urvetü’l-vüskâdır (sağlam kulptur). Bütün irâde ve gayretiyle Hz. Muhammed Mustafa’nın (sallallâhü aleyhi ve sellem) sünnet-i seniyyesine sımsıkı sarılmaktır, onun Ashâb-ı Kirâmı’nın yoluna tâbi olmaktır. Cenâb-ı Hak, sırf fazlıyla bizi bu yola getirdi. Başlangıçtan sonuna kadar Mevlâ’nın ihsânını müşâhade etmekteyim. Bu kendi amelim değildir. Bu yolda azıcık amel çok fütûhâta vesîledir. Sünnet-i seniyyeye lâyıkıyla riâyet etmenin kârı büyüktür.
    •     “Siz bu mertebeyi ne ile elde ettiniz?” diye sual ettiler: “Resûlullah Efendimize (sallallâhü aleyhi ve sellem) tâbi olmakla elde ettim” buyurdular.
    •    Bizim yolumuz sohbet yoludur. Uzleti (yalnızlığı) seçmekte şöhret vardır. Şöhret ise âfettir.
    •    Bizim sohbetimize erişenlerden bazıları vardır ki kalplerinde muhabbet tohumu bulunmasına rağmen, dünyevî alâkalar sebebiyle muhabbetleri gelişip artamaz. Biz, bu dünyevî alâkalardan onların kalplerini temizleriz. Ve bazıları da vardır ki kalplerinde muhabbet tohumundan eser yok. Biz, onların kalplerinde muhabbet peydâ etmeye gücümüzü sarf ederiz.
    •    Kim ki gönlü bize meylederek muhabbet ederse o kişi ister bizden çok uzak olsun ister bize yakın olsun; her gece ve gündüz bizim teveccühümüz o kimseye devam eder, şefkat ve terbiye menbaımızdan ona feyz suyu dâima erişir. Eğer o kimse kendi hâline vâkıf olursa kendisine akan feyzin mecrâsını dünyevî çerçöpten temizlemeye gayret sarf eder.
    •    Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: “İnsanların görüp de hoşlanmadığı şeyleri yalnız iken de yapma.” Bu hadîs-i şerîfte dervişlerin uyması îcâb eden bazı hususlara işâret vardır. Derviş olan, hiç kimsenin olmadığı yeri bile insanlarla dopdolu bilmeli ve halkın içindeyken riâyet ettiğine yalnızken de riâyet etmelidir.
Hicrî:   07   Recep   1441  Fazilet Takvimi


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder