25 Eylül 2019 Çarşamba

İSLÂM’DA İLK CUMA HUTBESİNDEN



قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ مِنْ أَفْضَلِ أَيَّامِكُمْ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَأَكْثِرُوا عَلَيَّ مِنَ الصَّلَاةِ فِيهِ فَإِنَّ صَلَاتَكُمْ مَعْرُوضَةٌ عَلَيَّ. (د)
رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر ،:  "    محقق سزيك أك فضيلتلى كونلرينزدن برى ده جمعه كونى در أؤيله إيسه او كونده بانه صلوات اوقوماي جوغالطين ، جونكى سزيك صلواتنز ، محقق بانه عرض اولونور ."
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak sizin en fazîletli günlerinizden biri de cuma günüdür. Öyle ise o günde bana salevât okumayı çoğaltın, çünkü sizin salevâtınız, muhakkak bana arz olunur.” 
(Sünen-i Ebû Dâvud)
Hicrî:   21   Muharrem   1441  Fazilet Takvimi 

İSLÂM’DA İLK CUMA HUTBESİNDEN

 
Resûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.v.), hicretleri esnâsında bir Cuma günü devesine bindi, yüz Müslüman ile Kubâ’dan hareket ederek Medîne-i Münevvere’ye doğru yola çıktı. Yolda Sâlimoğulları yurdunda Rânûna denilen vâdînin üst tarafında konakladı ve orada gâyet belîğ bir hutbe okuyup Cuma namazı kıldırdı. Hâtemü’l-Enbiyâ’nın (s.a.v.) kıldırdığı ilk Cuma namazı ve İslâm’da ilk Cuma hutbesi budur.
Peygamberimiz (s.a.v.) kalkıp Allâhü Teâlâ’ya hamd ve senâ ettikten sonra şöyle buyurdular:
Sizlere takvâyı; her türlü günahlardan sakınarak Allâh’ın korumasına girmenizi tavsiye ederim. Muhakkak Müslümanın Müslümana yaptığı en hayırlı tavsiye onu âhireti için hazırlık yapmaya teşvîk etmek ve ona Allah’tan korkup emrine muhâlefet etmekten sakınmasını emretmektir.
Allâhü Teâlâ’nın korkuttuğu azâbından korkunuz. Bundan hayırlı zikir yoktur. Muhakkak takvâ: Rabbinden korkarak ve titreyerek amel işleyen kimsenin âhiret işleri ve istekleri için en sâdık yardımcısıdır… Takvâ: Allâh’ın gazab ve azâbına giriftar olmaktan sakınmaktır, kıyâmette yüz aklığıdır. Takvâ, Rabbinizin rızâsını kazandırır, derecelerinizi yükseltir. Sizler ondan hissenizi alın da Allâh’a karşı fazlaca kusurlar işlemeyin. Muhakkak Allah size kitâbını öğretti, yolunu apaçık gösterdi ki onu tasdîk edenler ve inkâr edenler kendilerini bilsinler.
Allâhü Teâlâ’nın sizlere ihsanda bulunduğu gibi şükrederek, onun emirlerine itâat ederek ihsanda bulunun. Onun düşmanlarına düşman olun. Ve Allah uğrunda hakkıyla cihâd eyleyin. Sizi o seçti ve size Müslüman ismini o Allah verdi...
Allâh’ı çok zikredin ve bilin ki Allâh’ı zikir, dünya ve içindekilerin tamamından hayırlıdır. Ölümden sonrası için amel işleyin. Muhakkak kim kendi ile Allah arasını ıslâh eder, güzel yaparsa, Allâhü Teâlâ da onunla insanlar arasındaki her hususta o kimseye kâfî gelir. Zîra Allâh’ın insanlara verdiği hüküm hak olur. İnsanların elinde bu hususta bir şey yoktur. O bütün mülkün ve insanların meliki, sâhibidir, hükümdarıdır. İnsanlar onun sâhibi değildirler. Velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîm.
Hicrî:   21   Muharrem   1441  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder