قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِذَا كَثُرَتْ ذُنُوبُ الْعَبْدِ
وَلَمْ يَكُنْ لَهُ مَا يُكَفِّرُهَا مِنَ الْعَمَلِ اِبْتَلَاهُ اللهُ عَزَّ
وَجَلَّ بِالْحُزْنِ لِيُكَفِّرَهَا عَنْهُ. (حم)
رسول
الله أفندمز ( ﷺ )
بيوردولر ،: " قولون كوناحلرى جوغالديغى و كوناحلره كفارت
اولاجق عملى ده بولنماديغى زمان كوناحلرينه كفارت اولماسى إيجن الله عزَّ و جلله او
قولى حزونله مبتلا قلار ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kulun
günahları çoğaldığı ve o günahlara keffâret olacak ameli de bulunmadığı zaman
günahlarına keffâret olması için Allah Azze ve Celle o kulu hüzünle mübtelâ
kılar.”
(Müsned-i Ahmed bin Hanbel)
Hicrî: 14 Muharrem 1441 Fazilet
Takvimi
HAYRI OLMAYANLARI BIRAKTIM
Mûsâ Aleyhisselam, Rabbine şöyle münâcâtta bulundu: “Yâ Rabbi, mahlûkâtı yarattın, onları nîmetinle terbiye ettin, sonra kıyâmet günü onları cehenneme atacaksın.”
Allâhü Teâlâ, Mûsâ Aleyhisselam’a: “Yâ Mûsâ! Kalk, bir tarlaya ekin ek.” diye vahyetti. Hz. Mûsâ tarlaya ekin ekti, onu suladı ve yetişinceye kadar gözetti. Sonra da hasat edip harman yaptı.
Allâhü Teâlâ: “Yâ Mûsâ, ekinini ne yaptın?” diye sordu.
Hazret-i Mûsâ: “Harmanı yaptım ve kaldırdım.” dedi.
Allâhü Teâlâ: “Geriye ne bıraktın?” diye sordu.
Hz. Mûsâ: “Yâ Rabbi! Faydası olmayanları bıraktım.” dedi.
Allâhü Teâlâ: “Ey Mûsâ! Ben de, kendinde hayır olmayanları cehenneme koyarım. Bunlar “Lâ ilâhe illallah” demekten yüz çeviren kimselerdir.” buyurdu. (T. Rûhu’l-Beyan)
Allâhü Teâlâ, Mûsâ Aleyhisselam’a: “Yâ Mûsâ! Kalk, bir tarlaya ekin ek.” diye vahyetti. Hz. Mûsâ tarlaya ekin ekti, onu suladı ve yetişinceye kadar gözetti. Sonra da hasat edip harman yaptı.
Allâhü Teâlâ: “Yâ Mûsâ, ekinini ne yaptın?” diye sordu.
Hazret-i Mûsâ: “Harmanı yaptım ve kaldırdım.” dedi.
Allâhü Teâlâ: “Geriye ne bıraktın?” diye sordu.
Hz. Mûsâ: “Yâ Rabbi! Faydası olmayanları bıraktım.” dedi.
Allâhü Teâlâ: “Ey Mûsâ! Ben de, kendinde hayır olmayanları cehenneme koyarım. Bunlar “Lâ ilâhe illallah” demekten yüz çeviren kimselerdir.” buyurdu. (T. Rûhu’l-Beyan)
NAMAZIN MEKRUHLARINDAN
Kabre karşı namaz kılmak,
Aralarında bir adam sığacak kadar açık yer bulunmaksızın bir kadınla yan yana durarak ayrı ayrı namaz kılmak,
Tuvalete gitme ihtiyacı varken sıkışık olarak namaz kılmak,
Secdeden kalkarken özürsüz olarak dizlerini ellerinden evvel kaldırmak,
Secdede iken bir ayağını kaldırmak,
İmamdan evvel rükû’a gitmek, rükû’dan kalkmak, secdeye gitmek, secdeden kalkmak,
Secdeye giderken özürsüz olarak ellerini dizlerinden evvel yere koymak veya özürsüz, yere veya duvara dayanarak kalkmak,
Namazda alnından toprak silmek,
Bir rekâtte okuduğu sûre veya âyet ile bir sonraki rekâtte okuduğu sûre veya âyet arasında sadece bir sûre veya âyet bırakmak,
Bir sonraki rekâtta, evvelki rekâtte okuduğunun yukarısından (öncesinden) sûre veya âyet okumak,
Farz namazlarda bir sûreyi bir rekâtta iki defa okumak veya bir sûreyi her iki rekâtte okumak,
Farzın ikinci rekâtinde, birinci rekâtte okuduğundan üç âyet fazla okumak.
Aralarında bir adam sığacak kadar açık yer bulunmaksızın bir kadınla yan yana durarak ayrı ayrı namaz kılmak,
Tuvalete gitme ihtiyacı varken sıkışık olarak namaz kılmak,
Secdeden kalkarken özürsüz olarak dizlerini ellerinden evvel kaldırmak,
Secdede iken bir ayağını kaldırmak,
İmamdan evvel rükû’a gitmek, rükû’dan kalkmak, secdeye gitmek, secdeden kalkmak,
Secdeye giderken özürsüz olarak ellerini dizlerinden evvel yere koymak veya özürsüz, yere veya duvara dayanarak kalkmak,
Namazda alnından toprak silmek,
Bir rekâtte okuduğu sûre veya âyet ile bir sonraki rekâtte okuduğu sûre veya âyet arasında sadece bir sûre veya âyet bırakmak,
Bir sonraki rekâtta, evvelki rekâtte okuduğunun yukarısından (öncesinden) sûre veya âyet okumak,
Farz namazlarda bir sûreyi bir rekâtta iki defa okumak veya bir sûreyi her iki rekâtte okumak,
Farzın ikinci rekâtinde, birinci rekâtte okuduğundan üç âyet fazla okumak.
(Muhtasar İlmihal, Fazilet Neşriyat)
Hicrî: 14 Muharrem 1441 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder