21 Aralık 2018 Cuma

İMÂM ŞÂFİÎ HAZRETLERİNİN CÖMERTLİĞİ



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ اللهَ تَعَالَى يُدْخِلُ الْعَبْدَ الْجَنَّةَ بِالسُّنَّةِ تَمَسَّكَ بِهَا. (الشفا)
رسول الله  أفندمز  ( صلى الله عليه وسلم )  بويوردولر  ,"  الله تعالى قولونى بنم سنتمه صريلب عمل أتمسى سببيله جنته كرديرير ."
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Allâhü Teâlâ, kulunu benim sünnetime sarılıp amel etmesi sebebiyle cennete girdirir.
(eş-Şifâ bi-Ta’rîf-i Hukûki’l-Mustafa)
Hicrî:   13  Rabiulahir   1440  Fazilet Takvimi 

İMÂM ŞÂFİÎ HAZRETLERİNİN CÖMERTLİĞİ

İmâm Ebû Abdullah Muhammed bin İdrîs eş-Şâfiî Hazretleri, Kureyşlidir. Dedesi Şâfiî (rah.) gençliğinde Resûlullah Efendimizin (s.a.v.) sohbetinde bulunmuş; onun babası Sâib (r.a.) Bedir günü Müslüman olmuştur. İmâm Şâfiî (rh.), Gazze’de hicrî 150 (M. 767) târihinde doğmuş, hicrî 204 (M. 820) senesinde Mısır’da vefât etmiştir.
Muhammed bin Abdülhakem anlattı: İmâm Şâfiî (rahmetullâhi aleyh) hânemize müsâfir olmuştu. Bana: “Şu bineğime bin” dedi. Bindim. Sonra: “Onunla şöyle bir ileri bir geri git bakalım” dedi. Dediğini yaptım. Bana: “Bu bineğin sana yakıştığını görüyorum. Al, bu senindir” dedi. Devamlı şöyle söylerdi: “Cömertlik dünyadaki ayıpları örttüğü gibi âhiretteki ayıpları da örter.”
İmâm Şâfiî (rahmetullâhi aleyh) şöyle anlattı:
Bir bayram günü geldi, yanımda da hiç param yoktu. Âilem bana: “Akrabâ ve yakınlarına çok iyilik ettin. Şimdi onlardan bir miktar bir şeyler ödünç alsan” dedi.
Ben de onlardan yetmiş dînâr ödünç aldım. Yetmiş dînârın yirmisini âilem için ayırdım, kalanını da ihtiyaç sahiplerine dağıttım. Bu sırada Kureyşli bir yakınım gelip ihtiyaç içerisinde olduğundan bahsetti. Ona sıkıntılı hâlimden bahsedip elimde kalan yirmi dinarı arzettim ve: “Dilediğin kadarını al” dedim. O: “Bana bunun tamamı bile yetmez” dedi. Hepsini ona verdim, alıp gitti. O akşam yanımda hiçbir kuruş kalmamış halde evime döndüm. Evde iken gece kapı çaldı. Halîfe Hârûn Reşîd’in vezîrinin elçisi geldi, “Vezîr seni çağırıyor, gel” dedi. Onunla birlikte saraya gittik.
Vezîr bana: “Bu gece senin başına ne hal geldi? Ne zaman başımı yastığa koysam bana “Şâfiî’ye yetiş” diye seslenildiğini işitiyorum” dedi.
Ona halimi anlattım, bana beş yüz dînar verdi, sonra: “Artırıyorum” deyip iki bin dînâr oluncaya kadar beşyüzer dînâr ilave etti. 
(Menâkıbü’l-İmâm eş-Şâfiî, Fahrüddin Râzî)
Hicrî:   13  Rabiulahir   1440  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder