قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: لَا تَكُونُ زَاهِدًا حَتَّى
تَكُونَ مُتَوَاضِعًا. (فيض)
رسول الله أفندمز ( صلى الله عليه وسلم ) بويوردولر ," متواضع
اولمادقجه زاهد ( زهد و تقوى أهل ) اولامازسين ."
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Mütevâzî olmadıkça zâhit (zühd ve takvâ ehli) olamazsın.”
(Feyzu’l-Kadîr)
Hicrî: 09 Rabiulahir 1440 Fazilet
Takvimi
HALİFE’NİN OĞLUNDAKİ TEVÂZÛ
Halîfe Ömer bin Abdülaziz’in (rah.) vezirlerinden Meymûn bin Mihrân, halîfenin oğlu Abdülmelik’i ziyâretini şöyle anlatır:
Abdülmelik’e maîşetini nereden karşıladığını sordum. Dedi ki:
“Bir şahsın babasından kendisine kalan tarlayı, içerisinde haram şüphesi olmayan para ile satın aldım. O aldığım tarlanın gelirinden maîşetimi karşılıyorum.”
“Ne yiyip, ne içiyorsun?” diye sordum:
“Bir gece et, bir gece mercimek ve zeytinyağı, bir gece de sirke ve zeytinyağı. Bu şekilde yaşamaya yetecek kadar yiyecek yiyorum.” dedi.
“Sende kendini beğenmişlik var mı?” diye sordum. Dedi ki:
“Bende biraz kendini beğenmişlik vardı. Fakat elhamdülillâh babam bu hususta bana nasihat ederek hakîkatleri gösterdi, o fiili bana kötüledi ve gözümden düşürdü. Allâhü Teâlâ böyle hayırlı bir babadan râzı olsun.”
Abdülmelik’e maîşetini nereden karşıladığını sordum. Dedi ki:
“Bir şahsın babasından kendisine kalan tarlayı, içerisinde haram şüphesi olmayan para ile satın aldım. O aldığım tarlanın gelirinden maîşetimi karşılıyorum.”
“Ne yiyip, ne içiyorsun?” diye sordum:
“Bir gece et, bir gece mercimek ve zeytinyağı, bir gece de sirke ve zeytinyağı. Bu şekilde yaşamaya yetecek kadar yiyecek yiyorum.” dedi.
“Sende kendini beğenmişlik var mı?” diye sordum. Dedi ki:
“Bende biraz kendini beğenmişlik vardı. Fakat elhamdülillâh babam bu hususta bana nasihat ederek hakîkatleri gösterdi, o fiili bana kötüledi ve gözümden düşürdü. Allâhü Teâlâ böyle hayırlı bir babadan râzı olsun.”
SAKINILACAK DÖRT ŞEY
Hazret-i Ali (kerremallâhü vecheh) buyurdu:
Kim nefsini şu dört şeyden alıkoymaya güç yetirebilse, onun başına hoşuna gitmeyen hal gelmez:
1- İnatçılık,
2- Acele,
3- İşlerini görmekte gevşeklik ve tembellik,
4- Ucub; kendini beğenmek.
İnatçılığın neticesi hayrettir. (İnatçı kişi hayrette kalır, ne yapacağını bilemez.)
Acelenin neticesi pişmanlıktır. (Acele ile iş yapan neticesinde pişman olur.)
Gevşekliğin neticesi zillettir. (Tembel kimse muvaffak olamaz.)
Kendini beğenmenin neticesi düşmanlıktır. (Kendini beğenen, herkesi kendisine düşman eder).
(Esrâru’l-hukemâ, Yâkut el-Müsta‘simî)
Kim nefsini şu dört şeyden alıkoymaya güç yetirebilse, onun başına hoşuna gitmeyen hal gelmez:
1- İnatçılık,
2- Acele,
3- İşlerini görmekte gevşeklik ve tembellik,
4- Ucub; kendini beğenmek.
İnatçılığın neticesi hayrettir. (İnatçı kişi hayrette kalır, ne yapacağını bilemez.)
Acelenin neticesi pişmanlıktır. (Acele ile iş yapan neticesinde pişman olur.)
Gevşekliğin neticesi zillettir. (Tembel kimse muvaffak olamaz.)
Kendini beğenmenin neticesi düşmanlıktır. (Kendini beğenen, herkesi kendisine düşman eder).
(Esrâru’l-hukemâ, Yâkut el-Müsta‘simî)
Hicrî: 09 Rabiulahir 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder