30 Aralık 2018 Pazar

BAŞKALARINA BENZEMEMEK



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: خَيْرُ شَبَابِكُمْ مَنْ تَشَبَّهَ بِكُهُولِكُمْ وَشَرُّ كُهُولِكُمْ مَنْ تَشَبَّهَ بِشَبَابِكُمْ. (الجامع الصغير)
رسول الله  أفندمز  ( صلى الله عليه وسلم )  بويوردولر  ,"  كنجلرينزيك أك خيرلسى ، اولغون ياشه كلنلرينزه بنزميه جالشان در . اولغون ياشده اولانلرينزين أك شرلسى ده كنجلرينزه بنزميه جالشان در ."
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Gençlerinizin en hayırlısı, olgun yaşa gelenlerinize benzemeye çalışandır. Olgun yaşta olanlarınızın en şerlisi de gençlerinize benzemeye çalışandır.” 
(Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr)
Hicrî:   23  Rabiulahir   1440  Fazilet Takvimi 

BAŞKALARINA BENZEMEMEK

 
Bir kimse, bir kavmin, bir zümrenin hayat tarzını taklide çalışırsa, bu hususta onlara benzerse, onlara kalben sevgi ve muhabbet beslediğini göstermiş olur. Binaenaleyh onlardan sayılır.
Bir Müslüman, sâlih zâtlara benzemeye çalışmalı; fâsık, fâcir kimselere ve başka milletlere benzemekten sakınmalıdır. Zîrâ selâmet bundadır.
Hiç şüphe yok ki, bizim selâmetimiz ve saâdetimiz kendi dînimize riâyet ile, kendi dînimizi muhâfaza iledir. Biz dînî terbiyemizi ihmal edersek, diğer milletlerin sanatlarını, ticâretlerini bırakır da millî âdâbımıza uymayan bir takım hevâî hallerini taklîde tenezzül edersek, artık bizim için selâmet ve saâdete nâiliyet imkânı kalmaz. Bütün kâinat, lisân-ı hâl ile bizlere hitabederek der ki:
Ey Müslümanlar!.. Siz Kur’ân-ı Mübîn’de “hayrü’l-ümem (en hayırlı ümmet)” olmak üzere medh ü senâ olunuyorsunuz. Siz iyiliği emredip kötülükten nehyetmekle vazifeli olup bütün insanları ıslah ve irşâda çalışmakla mükellef bulunuyorsunuz. Hâl böyle iken şimdi ne oldu sizlere? Sizler neden bu kadar geri kaldınız?. Siz şimdi feyzinizi, terakkinizi neden yabancıların verecekleri terbiyeden bekliyorsunuz? Hani sizin o muazzam, o şa’şaadâr mâzîniz?
Artık ey İslâm milleti, uyanalım, dinimizin ulvî emirlerine, tavsiyelerine riâyet edelim. İslâm tarihinin o parlak levhalarına karanlık sahifeler ilâve etmeyelim, atâlet bucağına can atmayalım, etrafımızdaki milletlerin ne yolda çalıştıklarını gözden uzak tutmayalım. Onların zararlı âdetlerini, ictimâî kötülüklerini taklîde çalışmayalım. Hem dünyaya hem de âhirete âit vazifelerimizi ihmal eylemeyelim.
İslâmiyetin neşretmiş olduğu irfan ve hikmet ziyâlarına karşı, gözlerimizi yummayalım. Sonra pişmanlık fayda vermez, te’dîb-i ilâhîden kendimizi kurtaramayız. Allâhü Azîmüşşan Hazretlerinden bizleri rızâsına muvâfık hareketlere nâil kılmasını niyaz ederiz.
Hicrî:   23  Rabiulahir   1440  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder