قَالَ اللهُ
تَعَالَى: ...وَلِلهِ عَلَى النَّاسِ حِجُّ الْبَيْتِ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ
سَبِيلًا... (سورة آل عمران, ٩٧ )
الله تعالى
بيوردى ( مئآلاً ) " ... يولونه كوجى يتن هر كمسه نين او بيتِ ( كعبهء
مُعَظَّماي ) حاجتمه سى ده إنسانلر اؤزرينه اللهيك بر حقى در ."
Allâhü Teâlâ buyurdu (meâlen) “…Yoluna gücü yeten her kimsenin o
beyti (Ka’be-i Muazzama’yı) haccetmesi de insanlar üzerine Allâh’ın bir
hakkıdır…”
(Âl-i İmrân sûresi, âyet 97)
Hicrî: 03 Zilkâde 1438 Fazilet
Takvimi
HAC GÜNAHLARA KEFFÂRETTİR
Allâhü Teâlâ Hz. Âdem’e (a.s.): “Ey Âdem! Benim için yeryüzünde, gökteki Beyt’imin hizâsında bir Beyt yap ki melekler Arş’ımın etrafında tavâf ettikleri gibi, sen ve çocukların da onun etrafında tavaf ederek bana ibâdet ediniz.” buyurdu.
Âdem Aleyhisselâm Mekke’ye gidip Beytullâh’ı inşa etti. Sonra Cenâb-ı Hakk’a şöyle yalvardı: “Yâ Rabbi! Şüphesiz her çalışanın bir ücreti vardır, benim de bir ücretim vardır.” Allâhü Teâlâ da: “Evet, vardır. Dile benden ne dilersen.” buyurdu.
Hz. Âdem: “Yâ Rabbi! Beni tekrar cennete gönder.” dedi. Allâhü Teâlâ: “Bu, senin için (âhirette) gerçekleşecektir” buyurdu. Hz. Âdem: “Yâ Rabbi! Ben hatalarımı itiraf ettiğim gibi, zürriyetimden günahlarını itiraf edip sana yalvararak bu Beyt’i (Ka’be’yi) tavaf edenleri de affetmeni istiyorum.” dedi. Cenâb-ı Allah: “Ey Âdem! Ben seni affettim. Senin zürriyetinden, bu Beyt’i ziyâret edip günahlarından tevbe edenleri de affettim.” buyurdu.
Nûh Tufanı’ndan İbrahim (a.s.) zamanına kadar Ka’be’nin yeri bilinmedi. Allâhü Teâlâ, İbrahim (a.s.)’a, Ka’be’yi inşâ ve insanları hacca davet etmesini emir buyurdu.
İbrahim (a.s.) “Ya Rabbi! Buna sesim yetmez.” dedi. Hz. Allah: “Sen davet et, duyurmak bize âittir.” buyurdu. Bunun üzerine Hz. İbrahim, Makâm-ı İbrahim’in üzerine çıkıp baktı ve bütün yeryüzünü, dağları, taşları, ovaları, kara ve denizleri, insan ve cinleri ile beraber hepsinin, gözünün önünde toplandığını gördü. İki parmağını kulaklarına koyarak doğuya, batıya, kuzey ve güneye doğru dönerek şöyle seslendi:
“Ey insanlar! Beytü’l-Atîk’i (Ka’be’yi) ziyâret etmek siz-lere farz kılındı, Rabb’inizin dâvetine icâbet edin, gelin.”
İbrahim (a.s.) zamanından günümüze kadar haccetmeye muvaffak olanlar, İbrahim (a.s.)’ın dâvetine “Lebbeyk Lebbeyk!” diyenlerdir.
Bir kimse o vakit İbrahim Aleyhisselâm’ın davetine kaç kere “Lebbeyk” diyerek cevap vermişse o kadar haccetmek nasib olur. (Lebbeyk: ‘Emrine âmâdeyim’ demektir.)
Hicrî: 03 Zilkâde 1438 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder