قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ زَارَ أَخَاهُ الْمُؤْمِنَ خَاضَ فِي رِيَاضِ الْجَنَّةِ حَتَّى يَرْجِعَ. (طب)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : ( الله تعالى ، نيك رضاسنى إوميت أدجك ) مؤمن قردشنى زيارت أدن كشى ، دونونجيه قدار جنت باحجلرينه كيرمش ( كبى ) اولور . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “(Allâhü Teâlâ’nın rızâsını ümit ederek) mümin kardeşini ziyaret eden kişi, dönünceye kadar Cennet bahçelerine girmiş (gibi) olur.”
(Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)
Hicrî: 01 Şevval 1445 Fazilet Takvim
DİN KARDEŞİNİ ZİYARET ETMENİN FAZİLETİ
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurmuşlardır ki: “Allah rızâsı için, isteyerek ve özleyerek bir Müslüman kardeşini ziyarete giden her kimsenin ardından bir melek: ‘Sen de güzelsin, ziyaretin de güzel. Cennet de güzel bir yer olarak senin için hazırlanmıştır!’ diye seslenir.”
Yine diğer bir hadîs-i şerîfte bildirildiği üzere, bir din kardeşini sırf Allah rızâsı için sevdiğinden dolayı ziyaret eden kimseye, bir melek şöyle hitap eder:
“Ben, Allâhü Teâlâ’nın sana gönderdiği bir vazifeliyim. Malumun olsun ki nasıl sen, o kardeşini seviyorsan Allâhü Teâlâ da seni sevmektedir.”
Müslüman, din kardeşlerini Allah rızâsı için ziyaret etmeye niyetlenmeli, onların hâllerini yoklamalıdır. Çünkü ziyaretçi, ziyaretinden iki fayda elde eder:
- Ziyareti sebebiyle âhiretteki sevabı tam olur. Selef-i sâlihîn derlerdi ki: “Bir kimse din kardeşini ziyaret ettiğinde, gökteki bütün melekler, o kimseyi, benzeri görülmemiş sûrette selamlayıp duada bulunurlar.”
- Din kardeşiyle ülfet ve muhabbet lezzetini alır.
Evliyâdan Utbetü’l-Gulâm Hazretleri, şehirden çıkıp ıssız yerlere gider, oralarda devamlı ibadet ve zikirle meşgul olurdu. Cuma günü olunca Basra şehrinde cuma namazını kılıp namazdan sonra din kardeşleriyle selamlaşır, onlarla görüşüp sohbet ederdi.
Tâbiîn’den Âmir bin Kays (rah.) dedi ki: “Basra’ya şu sebeplerden dolayı hasret duyuyorum: Müezzinlerine icâbet ederim, hicrânımı dindiririm, çünkü orada din kardeşlerim var, ayrıca orası benim vatanımdır.”
Hadîs âlimi Firyâbî (rah.) anlattı: “Vekî’ bin Cerrâh (rah.), umreye giderken Beytülmakdis’te yanıma geldi. Bana, ‘Yolum, aslında senin yanından geçmiyordu. Ama sırf seni ziyaret etmek ve sana misafir olmak istedim.’ dedi. Bir gece müsafirim oldu. Abdullah bin Mübârek Hazretleri de umre için yola çıktığında Beytülmakdis’de üç gün müsâfirim oldu. Kendisinden on gün kalmasını istedim de ‘Olmaz, müsafirlik üç gündür.’ dedi.”
Hicrî: 01 Şevval 1445 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder