قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : كُلُّ مُسْكِرٍ حَرَامٌ. (ق)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : سارحوشلق ورن هر شى حرامدر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Sarhoşluk veren her şey haramdır.”
(Müttefekun Aleyh; Sahîh-i Buhârî ve Müslim )
Hicrî: 09 Şevval 1445 Fazilet Takvim
ASHÂB-I KİRÂM’DAN BOYU EN UZUN OLAN ZÂT
Hazret-i Enes (r.a.) şöyle anlatmıştır: “Ensâr’dan yirmi genç dâima Resûlullah (s.a.v.) Efendimizin yanında bulunur, ona hizmet ederlerdi. Resûlullah Efendimiz (s.a.v.), bir iş olduğu zaman o işi yapması için onlardan birini veya birkaçını gönderirdi.”
Bu zâtlardan birisi de Kays bin Sa‘d bin Ubâde (r.a.) Hazretleridir. Hazret-i Enes (r.a.), onun hakkında şöyle demiştir: “Kays bin Sa‘d’ın, Resûlullah (s.a.v.) Efendimizin yanındaki mertebesi, emîrin yanındaki zaptiye âmirinin mertebesi gibiydi.”
Kays (r.a.), çok uzun boylu idi. Anlatıldığına göre uzun boylu bir adam, onun yanında durduğu zaman boyu ancak beli hizasına kadar gelirdi. Hz. Muâviye (r.a.), onun şalvarını Bizans hükümdarına göndermiş ve ona, “Sizde bu şalvarı giyebilecek uzunlukta bir adam var mı?” diye sormuş. Bizans hükümdarı da bunu görünce çok hayrette kalmıştı.
Kays Hazretleri, cömert, methe lâyık, görüşlerinde isabetli ve dehâ sahibi bir zât idi.
Kays Hazretleri, Hazret-i Muâviye’nin (r.a.) hilâfetinin son zamanlarında Medîne-i Münevvere’de vefat etmiştir.
NÜKTE: KIYMETİNİ BİLMEK
Köylünün biri, bazı yiyecekler hazırladı ve hediye olarak götürüp bir beye takdim etti. Bey, köylüye birçok iltifatta bulunduktan sonra, kahyasını çağırarak köylünün hediye ettiklerinin değerinden çok daha fazla bir meblağın, ona hediye edilmesini emretti. Bir müddet sonra kahya gelerek şaşırmış bir vaziyette:
“Aman efendim, bu adamın köyden getirdiği şeylere, neden değerinin çok fazlasını verdiniz?” dedi.
Bey, şöyle cevap verdi: “Çünkü bunlar bizim kısmetimizmiş, rızkımızmış. Ya o adam bunları ekip yetiştirmese buraya getirmeseydi de bizim ekip yetiştirmemiz veya oraya gidip almamız gerekseydi? Elbette bu verdiğimiz meblağın çok daha fazlasını harcayacaktık. Hem de rahatımızdan olacaktık. Hâlbuki bu adam, bunları buraya getirmekle bizi birçok masraftan ve zahmetten kurtarmış oldu.”
Hicrî: 09 Şevval 1445 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder